FİLİSTİN'E DESTEK PLATFORMU'NDAN 'SİZİ BEKLİYORLAR' ÇAĞRISI
Türkiye’nin önde gelen sivil toplum kuruluşları, savaş ve kriz bölgelerindeki insani trajedilere dikkat çekmek ve yardım çağrısında bulunmak için “Sizi Bekliyorlar” projesiyle güçlerini birleştirdi. 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda açıklamalarda bulunan Manisa Filistin’e Destek Platformu Dönem Sözcüsü Dr. Muzaffer Yurttaş zalimlerin karşısında durmaya devam edeceklerini söyledi.
"DÜNYADA SAVAŞLAR BİTMİYOR"
Yurttaş, “Savaşın ve krizlerin oluşturduğu insani trajediler, dünya genelinde milyonlarca insanı temel ihtiyaçlardan yoksun bırakıyor. Türkiye’nin önde gelen çok sayıda sivil toplum kuruluşu, “Sizi Bekliyorlar” projesiyle güçlerini birleştirerek bu zor durumdaki insanlara umut olmaya devam ediyor. Türkiye'deki sivil toplum kuruluşları, bugüne kadar savaş ve kriz bölgelerinde yürüttükleri çalışmalarıyla milyonlarca hayatı etkileyen projelere imza attılar. Bu kuruluşlarımız Suriye, Filistin, Doğu Türkistan Lübnan, Yemen, Afganistan, Somali gibi çatışma ve krizlerin sürdüğü bölgelerde ve savaş dolayısıyla göç eden insanların sığındığı topraklarda, insanların en temel ihtiyaçlarını karşılamak için büyük bir özveriyle çalışmaktadır. Barınma desteği sağlayarak yüz binlerce insanın soğuk ve olumsuz hava koşullarından korunmasını amaçlayan çadır kentler, konteyner evler ve geçici barınma alanları kurmuşlar ve kurmaya devam etmektedirler. Acil ihtiyaçları karşılamak adına milyonlarca ton gıda yardımı ulaştırılmış, mobil klinikler, sahra hastaneleri ve ilaç yardımlarıyla hasta ve yaralıların tedaviye erişimi sağlanmıştır. Çatışmalardan en çok etkilenen çocukların eğitimlerine devam edebilmesi için okullar inşa edilmiş, eğitim materyalleri temin edilmiş ve ailesini kaybetmiş çocuklar için yetimhaneler inşa edilip, bakımları üstlenilmiştir. Ayrıca savaşın travmatik etkilerine maruz kalan bireyler, özellikle çocuklar için terapi merkezleri kurulmuş ve rehabilitasyon programları başlatılmıştır. Bu çalışmalar, yalnızca fiziksel ihtiyaçları karşılamakla kalmamış, aynı zamanda insanların güven ve umut duygularını yeniden inşa etmeye katkı sağlamıştır. Dünyada savaşlar bitmiyor, kriz bölgelerinde durum her geçen gün kötüleşmeye devam ediyor. İnsanlar savaşın, göçlerin, yoksulluğun ve hastalıkların gölgesinde yaşam mücadelesi verirken bölgelerdeki insani ihtiyaçlar da her geçen gün artmaya devam etmektedir.” dedi.
SAVAŞ VE KRİZ BÖLGELERİNDE NELER OLUYOR?
Yurttaş, “Birkaç savaş ve kriz bölgesinden durumu aktaracak olursak; Filistin: Gazze’de devam eden saldırılar, 45 bine yakın Filistinlinin hayatını kaybetmesine, 101 bin 827 kişinin yaralanmasına yol açmıştır. Bombardıman nedeniyle binlerce aile yok oldu, yüzbinlerce ev kullanılamaz hale gelmiştir. Filistin’de savaşın yıkıcı etkisi, özellikle kadınlar ve çocuklar üzerinde derin izler bırakmaktadır. Doğu Türkistan: Çin hükümetinin, Uygur Müslümanlarına uyguladığı baskılar ve zorunlu eğitim kampları gibi politikalar uluslararası toplumda endişe ortamı oluşturmaktadır. İnsan hakları ihlalleri ve dini özgürlüklerin kısıtlanması devam etmektedir. Lübnan: Ekim 2023'ten itibaren Lübnan, İsrail’in saldırılarıyla sarsılmaktadır. 6.000'i aşkın saldırı sonucu 3.287 kişi hayatını kaybederken, 14.222 kişi yaralanmıştır. Binlerce ev tamamen yıkılmış, yüz binlercesi hasar görmüştür. Sudan: 15 Nisan 2023’te başlayan iç savaş, Sudan’da büyük bir insani kriz oluşturmuş, 8,3 milyon kişi yerinden edilmiş, 12 milyon insan göç etmek zorunda kalmıştır. 20 binin üzerinde sivil hayatını kaybederken, 50 binden fazla kişi yaralanmıştır. Salgın hastalıklar can almaya devam etmektedir. Arakan gibi bölgelerde de insanlar çatışma, baskı ve insan hakları ihlalleriyle mücadele etmektedir. Milyonlarca kişi, güvenli bir yaşam sürmek için uluslararası toplumun desteğine ihtiyaç duymaktadır.” dedi.
"ZALİMLERİN KARŞISINDA OLMA TAVRIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ"
Yurttaş, “Türkiye’nin sivil toplum kuruluşları, tüm zorluklara rağmen bu çağrıya yanıt vererek savaşın ve krizlerin yarattığı karanlık tabloyu değiştirmek için çaba sarf etmektedir. Zorlu koşullara rağmen, savaş bölgelerine ulaşmak, yardımları ulaştırmak ve en kritik alanlarda faaliyet göstermek, sivil toplum çalışanlarının fedakarlığı ve dayanışma ruhunun bir göstergesidir. Yıkımın ve acının en derin hissedildiği anlarda bile, barınma, sağlık, gıda ve eğitim gibi temel ihtiyaçları karşılayarak insanlara yalnızca yardım değil, aynı zamanda umut da taşımaktadırlar. Bu özverili çalışmalar, savaşın izlerini silmek, mağdurların hayatlarını yeniden kurabilmelerine destek olmak ve insanlığın vicdanını canlı tutmak için yürütülmektedir. Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları olarak, dünyanın dört bir yanında bizi bekleyen mazlumlara umut olmaya, devam edeceğiz! Kimse soğuktan donmasın, hiç bir çocuk açlıktan ve ilaçsızlıktan ölmesin, analar evlatlarından ayrı düşmesin, babalar evsiz barksız kalmasın diye gayret gösteren, destek veren, el uzatan, yüreği sızlayan ve duyarlılık göstererek burada ben de olmalıyım, tarafımı belli etmeliyim diyerek katılım sağlayan herkese teşekkür ediyoruz. Mazlumların yanında zalimlerin karşısında olma tavrımızı sürdüreceğiz." diyerek sözlerine son verdi.Serdar Fazlı Atalanlılar