BAŞKAN YALVAÇ ACI TABLOYU AÇIKLADI

Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, ETV'den canlı olarak yayınlanan Gündem Özel programına konuk oldu. Programda Belgin Koçak'ın sorularını yanıtlayan Başkan Yalvaç, Salihli'de yaşanan don olayının ve geçtiğimiz günlerde elektriğe gelen zam sonrası çiftçinin zor duruma düştüğünü dile getirdi.

ETV'den canlı olarak yayınlanan ve Manisalıların yakından takip ettiği Gündem Özel programına Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç konuk oldu. 2024 yılında çiftçilerin zor bir dönemden geçtiğini ifade eden Başkan Yalvaç her geçen gün üreticilerin olumsuz koşullar altında hizmet vermeye devam ettiğini söyledi. Gençlerin çiftçilik mesleğini bıraktığını da vurgulayan Başkan Yalvaç devletin daha fazla destek olması gerektiğini dile getirdi. "2024 FELAKET BİR YIL OLDU" Çiftçilerin sesi olmak için çalıştıklarını ifade eden Yalvaç, "2024 senesi çiftçi için felaket bir yıl oldu çünkü ne kavunumuz ne karpuzumuz ne domatesimiz ne de diğer ürünlerimiz para yaptı. Girdi maliyetlerimiz çok yüksek olduğu için çiftçilerimiz zarar etti. 'Köylü milletin efendisidir' diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün torunlarıyız. Atatürk'ün de dediği gibi tekrardan efendi olmak istiyoruz. Bizim tekrardan efendi olmamız için devletimizin elimizden tutması lazım. Devletimizin yaptığı destekler ise yetersiz kaldı. Devletin vermiş olduğu destekler bizim için devede kulak kalıyor." ifadesinde bulundu. "GENÇLERİMİZ ÇİFTÇİLİĞİ BIRAKTI" Salihli'nin çok verimli topraklar üstüne kurulduğunu ifade eden Yalvaç, "Salihli'deki ürün çeşitliliği çok fazla diyebiliriz. Ayrıca ilçemizdeki çiftçilerimiz ise çok bilinçlidir. Çiftçimizin en büyük sorunu ne ekeceğini bilemiyor. Ayrıca çiftçimiz fidanını toprağa buluşturduğu andan itibaren ürününün ne kadar fiyat edeceğini de tahmin edemiyor. Ortada çok büyük bir belirsizlik mevcut. Ne ekileceğine dair devletimiz tarafından bir planlama yapılmadığı için çiftçilerimiz ne ürün yetiştireceğini bilemiyor. Bu belirsizlik sonucu gençlerimiz çiftçiliği bıraktı ve köylerimizde tarlalara bakacak genç kardeşlerimiz kalmadı. Evin tek oğlu 50 dönüm tarlası olmasına rağmen ya OSB'de işe giriyor ya da devlet hastanesinde güvenlikçi olarak görev alıyor." açıklamasında bulundu. "BAĞLARIN YÜZDE 90'I GİTTİ" Salihli'de yaşanan don olayının çiftçiyi çok olumsuz etkilediğini dile getiren Yalvaç, "Salihli'deki vatandaşlarımızın yüzde 70'i tarım ile geçiniyor. 21, 22 ve 23 Mart tarihlerinde sabaha karşı saatlerde ovanın genelinde -2 ila -4 arası dereceleri gördük. Bağlarımızın yüzde 50'si ile kayısı ve erik gibi ürünlerimizin yüzde 90'ı gitti. Ben de bir çiftçiyim ve benim de kayısılarımın hiçbiri kalmadı. Kayısı ve erikteki kaybın telafisi olmaz ama bağlarımızdaki kaybı telafi edebiliriz. Bağlardaki hasarı tespit etmek için gelecek olan eksperin işinden anlaması gerekiyor. Tarım sigortası böyle afetlere karşı çok önemli bir rol üstleniyor ama üreticilerimize pahalı geldiği için maalesef yapamıyorlar." değerlendirmesinde bulundu. "GIDAYA ULAŞIM PAHALANACAK" Gelen elektrik zammı ile üreticilerin şaşkına döndüğünü söyleyen Yalvaç, "Meskenlere yüzde 25 zam geldi ama tarımsal elektriğe ise yüzde 12.4 zam geldi. Sadece tarım olarak bakmamak lazım çünkü seracılık ve buzhane işi ile uğraşan üreticilerimiz var ve onlar da elektriği yoğun bir şekilde kullanıyor. Bazıları için yüzde 12.4'lük zam küçük görünebilir ama bizim için çok büyük bir zam. Biz devletimizden yüzde 40-50 arası bir sübvanse beklerken elektrik zammı ile karşı karşıya kaldık. Tarımsal elektriğe gelen zam otomatik olarak tüketiciye yansıyacak. Bu zam sonrası pazardan ve manavdan ürün alırken yüzde 25 daha pahalıya ürün alacaksınız. Üreticinin en büyük gider kalemlerinden biri olan elektriğe gelen zam sonrası gıdaya ulaşım daha da pahalanacak." dedi. "SU BİZİM OLMAZSA OLMAZIMIZ" Kuraklık riski ile karşı karşıya olduklarını vurgulayan Yalvaç, "Tarımın en can alıcı noktası sudur. Vahşi sulama ise tarıma en çok zarar veren konudur ve bu yöntemden acilen vazgeçmemiz lazım. Kapalı devre sulama sistemine vakit kaybetmeden geçmemiz lazım. Bu sistemle birlikte hem harcadığımız miktarı bileceğiz hem de tasarruf etmiş olacağız. Su bizim olmazsa olmazımız ve tasarruf etmek için elimizden gelen her şeyi yapmaya hazırız." diye konuştu. "ÇİFTÇİLERİMİZİN ARASINDA BAĞDA OLACAĞIM" Çiftçilerin arasında olmaya devam edeceklerini söyleyen Yalvaç, "Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar'ın 'çiftçiye hizmet ibadettir' mottosunu benimseyerek üreticilerimizin sorunlarını çözmek için var gücümüzle çalışacağız. Oda başkanımız bize her zaman destek olmuştur ve verdiği değeri de göstermiştir. Sağlığım, gücüm ve enerjim yettiği sürece çiftçilerimizin arasında bağda olacağım." ifadesinde bulundu. "KOLTUK VE MAKAM DÜŞKÜNLÜĞÜM OLMADI" 2028 yılında yapılacak olan Genel Seçimlerde milletvekili aday adayı olduğunu açıklayan Yalvaç, "23 yılı aşkın süredir Cumhuriyet Halk Partisi'nin içinde bulunuyorum. Bunca yıllık siyaset geçmişimde şunu öğrendim; siyasetçi istemeyecek, siyasetçiye teklif edilecek. Tarım konusunda iyi bir noktaya geldiğimi düşünüyorum ve Manisa ovasında tarımı daha iyi bir yere taşımayı hedefliyorum. Manisa ovasındaki tarım sorununu tamamen çözmek için siyasete aktif olarak girmeyi istiyorum. Koltuk ve makam düşkünlüğüm hiçbir zaman olmadı. Ankara'da görev üstlenip göreve başlarsam gerekirse bakanın kapısında yatarım ama sorunu çözüme kavuştururum. Bu göreve talibim çünkü çiftçimizin sorunlarına hâkimim." diyerek sözlerine son verdi. Belgin Koçak