"Sınıfından alınan çocuk askeri cemse ile evine götürülürken korkulu gözleri ile etrafı izliyor."
Baba 40 yıllık dostları ile muhabbet ettiği kahvede 13.00 ajansını izlerken masaya yığıldı. Çatışmaların sürmesinden dolayı babasının doğduğundan beri göremediği üç aylık Barış annesinin memesini iştahla emerken aniden bırakıp çığlık attı. Anne kalbine ok saplanmış Ceylan gibi Yunan köylerini balkondan gören Edirne'deki evinde sırt üstü düştü ilmeklerini tek tek göz nuru ile atıp çeyizinde getirdiği el dokuması halının üzerine.
Ölümleri durdurun!
BARIŞ! HEMEN ŞİMDİ
Şehirlerin karanlığında canilerin sinsi planı işliyor. Baba kızı ile barbi bebek almak için sokakta. Mahallenin üç güler yüzlü kızı ve yaramazı kıvırcık Ali kitapları elinde okula gidiyorlar. Yeni atanan Ayşe öğretmenin görevinde ilk haftası. Fatma ana yastık altı bileziklerini 60 yaşında ev sahibi olmak için kuyumcuya bozdurmaya getirdi. Mahmut amca 30 yıldır ekmek teknesi boyacı sandığında ayakkabı boyuyor... Canilerin Türkiye aydınlığını karartmak, kardeşliğini düşmanlaştırmak, halkların birliğini ayrıştırmak için tuzaklanmış bombalarını patlatılıyor.
Malatya'da kayısı çiçekleri bahar güneşine küskün açtı. Manisa'da kiraz çiçeklerini doğudan esen yel döküyor. Isparta'da gülleri yükselen acı feryatlara dayanamayarak soluyor. Artvin'de dereler çağlamadan sesiz akıyor. Erzurum'da ağıtların dalga dalga yayılışından çığ düştü, Antalya'da deniz insan ayağının değdiği sahillerinden çekiliyor...
Kürtler
Türkler
Ermeniler
Rumlar
Lazlar
Çerkezler
Araplar...
Türkiye ağlıyor.
AĞITLARI DURDURUN
Silopi'de keskin nişancı ateşi ile yavuklusunun resmini koyduğu göğsünün üzerinden vuruldu iki yıllık Polis. Dicle, Fırat durgun akıyor. Gediz küskün, Seyhan'da balıklar karaya vurdu, Kızıl ırmak siyah...
Ağrı dağının eteklerinden yükselen kürtçe ağıtlara Toroslardan Türkmen gelini Türkçe ağıt katıyor. Erciyes'in yamaç köyünden yükselen çerkez kızının ağıtlarına Spil'den yörük kadın ses kattı. Kaçkarlardan Akdeniz'e yayılan Lazca ağıtlara Çukurova'dan Arapça, Ermenice, Ege'den Rumca ağıtlar katılıyor.
Türkçe
Kürtçe
Arapça
Lazca
Gürcüce
Rumca
Ermenice
Zazaca... ağıtlar birleşerek insanlık ağlıyor. Anadolu ağlıyor.
ÇATIŞMALARI DURDURUN!
Berfin geçen yıl mevsimlik işçi olarak pamuk toplayarak alın teri ile Adana'dan aldığı kırmızı çizmesini kışın giymek için özenle annesinin çeyiz sandığına saklamıştı. Berfin dört aydır giremediği Sur'da ki evine yaşamında ilk defa sahip olduğu kırmızı çizmesine kavuşmak için koştu. Berfin, kurşunlar, bombalarla ile yıkılan, yakılan evinin enkazını küçücük elleri ile ayıklayarak kırmızı çizmesini arıyor.
Çatışmalarda mavi bisikletinin üzerindeyken kafasından vurulan 9 yaşındaki çocuğun kanlı bisikleti ile atılan el bombası ile yanan zırhlı polis aracı gözlerinden oluşan damlacıkların sisi ile netleştirmeye çalışarak fotoğrafladı gazeteci.
Tarihimiz yok oluyor.
Tarihsel değerlerimiz yok oluyor.
Tarihsel derinliklerden gelen kardeşliğimiz yok oluyor.
Evlerimiz,
Sokaklarımız,
Mahallelerimiz,
Şehirlerimiz... enkaz! Yaşam yok oluyor.
İnsanlık ölüyor... İNSANLIK!
Çatışmalara, savaşa hayır!
Barışa, kardeşliğe, birlikte yaşama el uzatalım.
Biz farklılıklarımıza harmanlayıp ülkemizi kültürel zenginliklerimizle birlikte yaşayan Türkiye halklarıyız.
Hadi hayırlısı...