Ramazan Duman
Köşe Yazarı
Ramazan Duman
 

YEREL SEÇİMLER VE KOMPLO TEORİLERİ

Hadi bugün sesli düşünelim biraz. Herkesin 31 Mart yerel seçimlerine odaklandığı bugünlerde, gelin senaryonun bir de diğer tarafından bakalım olaylara. Bugün yazdıklarıma saçmalık diyebilirsiniz ya da tamamen kurgu diyebilirsiniz. Ama kaynağımın sağlam olması, beni rahatlatan en büyük etken. Şimdi bu konuları size uzun uzun yazmak istemiyorum. Çünkü okuduktan sonra, benim için amma da karanlık bir tablo çizmiş diyebilirsiniz. Evet son günlerde yaşadıklarımız ve Türkiye'nin içinde bulunduğu stratejik önem, konunun şu an yerel seçimler olsa da, ben konunun diğer tarafını yani seçimden sonra yaşanabilecek senaryolar üzerinde durmak istiyorum. AK PARTİ İÇİN EN KRİTİK SEÇİM 31 Mart yerel seçimlerinde AK Parti'nin bazı büyük illeri kaybetmesi sonucunda mesela Ankara, Adana, İstanbul, Aydın, Antalya, Urfa gibi illerin olası kaybedilmesi, AK Parti'nin yerel seçim heyecanını bir anda kırabilir. Zaten son genel seçimlerde istediği başarıyı elde edememiş bir parti var. Bu da o partinin tek başına karar almada ve kanun çıkarmada yeterli olmaması, AK Parti'nin canını sıkıyor olması demek. Bu başarısızlığın üzerine gelen bir yerel seçim ve kaybedilen iller de eklenince, bu durumu kurtarmanın tek çaresi erken seçimmiş gibi geliyor bana. Tabi bunlara birer senaryo ve önsezi diyelim. AK Parti'de Sayın Cumhurbaşkanı'nın başarılarının arkasına gizlenmiş ve tamamen onun şimdiye kadar partiye vermiş olduğu başarıların meyvesini yiyen ve sonra da yan gelip yatan binlerce siyasetçi var çevremizde. Hal böyle olunca, Reis de bir yere kadar sabredip, seçimlerde olası başarısızlık durumunda yeni oluşumlara gidilir mi? Sorusu sorulmaya başlandı bile. Evet sonuçta yerel bir seçim olsa da, AK Parti için devam ya da sıfırdan yenilenme seçimi olacaktır. EKONOMİK HAYAT SEÇİMİ BELİRLEYİCİ KONUMDA Çok sevdiğim bir Fransız atasözü vardır. "Karnı doymayanın kulağı da duymazmış." İçinde bulunduğumuz ekonomik sıkıntıları anlatan harika bir deyim. Zaten belediye başkanlarının vaatlerine bakılırsa, ilk yapmak istedikleri şeyler, gıda ürünlerini ucuza mal etmek ve üreticiden tüketiciye aracısız gıda ürünleri zincirlerini halkın hizmetine sunmak olmasıdır. Tabi biz nasıl ucuza meyve sebze yeriz diye düşünürken, emperyal güçler de seçimden sonra nasıl bir karışıklık olur da, döviz alır başını gider, biz de ceplerimizi doldururuz gibi ucuz ve basiretsiz beklentiler içinde olabilirler. BU SEÇİM FARKLI OLACAK Evet bu seçim farklı olacak. Çünkü, muhalefet iktidar partisine karşı yılların vermiş olduğu kaybetme duygusuyla seçimi asılacak. Bu tartışmaların en büyük belirtisi Ankara'da yaşanıyor. Özhaseki ve Mansur Yavaş çekişmesi, seçimin kaderini belirleyen ve hatta çıkacak kargaşanın en büyük nedenlerinden biri olabilir. Mansur Yavaş'ın seçimi alması, hükümeti harekete geçirebilir hatta Yavaş'ın iddia edilen suçlardan suçlu bulunması durumunda, yerine kayyum atanabilir. Bu durumda da protestolar ve gerginlikler başlayabilir. Bir taraftan 17 yıldır hizmet veren AK Parti, diğer taraftan yıllardır girmiş olduğu her seçimi kaybeden muhalefet partileri. Durum bu kadar kritik olunca, seçimin neler getirip neler götüreceğini kestirmek mümkün değil. Olası yerel seçimlerde başarısız bir AK Parti çıkarsa, yerini doldurmak için farklı oluşumların önüne geçmek zor olacaktır. 17 yıldır büyük başarılara imza atmış girdiği her seçimden büyük başarı ile çıkmış olan AK Parti, bu seçimde işlerin yolunda gitmemesiyle birlikte zor zamanlar geçireceği aşikardır. HER İKİ TARAFIN DA AKLISELİM İNSANLARA İHTİYACI VAR Zor günler geçirdiğimiz bu günlerde, tüm partilerin aklıselim insanlara ihtiyacı var. Özellikle bu seçimin, bir belediye başkanlığı seçimi olduğunu asla unutmamamız gerekiyor. Şehre hizmet konusundan başka hiçbir sorumluluğu olmayan bu seçimlerin bu kadar büyütülmesine hiç gerek yok.  Benim yaşadığım şehri kim istiyorsa o yönetsin. Ama benim ülkemi, aklı başında ve ülke için her türlü stratejik kararları alabilen, ülkenin milli bir ve beraberlik konusunda vatandaşa en iyi hizmeti sunanlar yönetsin istiyorum. Madem seçime gidiyoruz, o zaman sandıktan çıkana razı olmalı ve kazananın nasıl hizmetler yaptığına bakmalıyız. Kimse, sandıktan çıkan sonuca müdahale etmemeli ve böyle yaparak büyük bir demokrasi ayıbı içinde olmamalıdır. Saygılar..  
Ekleme Tarihi: 27 Mart 2019 - Çarşamba
Ramazan Duman

YEREL SEÇİMLER VE KOMPLO TEORİLERİ

Hadi bugün sesli düşünelim biraz. Herkesin 31 Mart yerel seçimlerine odaklandığı bugünlerde, gelin senaryonun bir de diğer tarafından bakalım olaylara. Bugün yazdıklarıma saçmalık diyebilirsiniz ya da tamamen kurgu diyebilirsiniz. Ama kaynağımın sağlam olması, beni rahatlatan en büyük etken.
Şimdi bu konuları size uzun uzun yazmak istemiyorum. Çünkü okuduktan sonra, benim için amma da karanlık bir tablo çizmiş diyebilirsiniz. Evet son günlerde yaşadıklarımız ve Türkiye'nin içinde bulunduğu stratejik önem, konunun şu an yerel seçimler olsa da, ben konunun diğer tarafını yani seçimden sonra yaşanabilecek senaryolar üzerinde durmak istiyorum.
AK PARTİ İÇİN EN KRİTİK SEÇİM
31 Mart yerel seçimlerinde AK Parti'nin bazı büyük illeri kaybetmesi sonucunda mesela Ankara, Adana, İstanbul, Aydın, Antalya, Urfa gibi illerin olası kaybedilmesi, AK Parti'nin yerel seçim heyecanını bir anda kırabilir. Zaten son genel seçimlerde istediği başarıyı elde edememiş bir parti var. Bu da o partinin tek başına karar almada ve kanun çıkarmada yeterli olmaması, AK Parti'nin canını sıkıyor olması demek. Bu başarısızlığın üzerine gelen bir yerel seçim ve kaybedilen iller de eklenince, bu durumu kurtarmanın tek çaresi erken seçimmiş gibi geliyor bana. Tabi bunlara birer senaryo ve önsezi diyelim.
AK Parti'de Sayın Cumhurbaşkanı'nın başarılarının arkasına gizlenmiş ve tamamen onun şimdiye kadar partiye vermiş olduğu başarıların meyvesini yiyen ve sonra da yan gelip yatan binlerce siyasetçi var çevremizde. Hal böyle olunca, Reis de bir yere kadar sabredip, seçimlerde olası başarısızlık durumunda yeni oluşumlara gidilir mi? Sorusu sorulmaya başlandı bile. Evet sonuçta yerel bir seçim olsa da, AK Parti için devam ya da sıfırdan yenilenme seçimi olacaktır.
EKONOMİK HAYAT SEÇİMİ BELİRLEYİCİ KONUMDA
Çok sevdiğim bir Fransız atasözü vardır. "Karnı doymayanın kulağı da duymazmış." İçinde bulunduğumuz ekonomik sıkıntıları anlatan harika bir deyim. Zaten belediye başkanlarının vaatlerine bakılırsa, ilk yapmak istedikleri şeyler, gıda ürünlerini ucuza mal etmek ve üreticiden tüketiciye aracısız gıda ürünleri zincirlerini halkın hizmetine sunmak olmasıdır. Tabi biz nasıl ucuza meyve sebze yeriz diye düşünürken, emperyal güçler de seçimden sonra nasıl bir karışıklık olur da, döviz alır başını gider, biz de ceplerimizi doldururuz gibi ucuz ve basiretsiz beklentiler içinde olabilirler.
BU SEÇİM FARKLI OLACAK
Evet bu seçim farklı olacak. Çünkü, muhalefet iktidar partisine karşı yılların vermiş olduğu kaybetme duygusuyla seçimi asılacak. Bu tartışmaların en büyük belirtisi Ankara'da yaşanıyor. Özhaseki ve Mansur Yavaş çekişmesi, seçimin kaderini belirleyen ve hatta çıkacak kargaşanın en büyük nedenlerinden biri olabilir. Mansur Yavaş'ın seçimi alması, hükümeti harekete geçirebilir hatta Yavaş'ın iddia edilen suçlardan suçlu bulunması durumunda, yerine kayyum atanabilir. Bu durumda da protestolar ve gerginlikler başlayabilir. Bir taraftan 17 yıldır hizmet veren AK Parti, diğer taraftan yıllardır girmiş olduğu her seçimi kaybeden muhalefet partileri. Durum bu kadar kritik olunca, seçimin neler getirip neler götüreceğini kestirmek mümkün değil.
Olası yerel seçimlerde başarısız bir AK Parti çıkarsa, yerini doldurmak için farklı oluşumların önüne geçmek zor olacaktır. 17 yıldır büyük başarılara imza atmış girdiği her seçimden büyük başarı ile çıkmış olan AK Parti, bu seçimde işlerin yolunda gitmemesiyle birlikte zor zamanlar geçireceği aşikardır.
HER İKİ TARAFIN DA AKLISELİM İNSANLARA İHTİYACI VAR
Zor günler geçirdiğimiz bu günlerde, tüm partilerin aklıselim insanlara ihtiyacı var. Özellikle bu seçimin, bir belediye başkanlığı seçimi olduğunu asla unutmamamız gerekiyor. Şehre hizmet konusundan başka hiçbir sorumluluğu olmayan bu seçimlerin bu kadar büyütülmesine hiç gerek yok.  Benim yaşadığım şehri kim istiyorsa o yönetsin. Ama benim ülkemi, aklı başında ve ülke için her türlü stratejik kararları alabilen, ülkenin milli bir ve beraberlik konusunda vatandaşa en iyi hizmeti sunanlar yönetsin istiyorum.
Madem seçime gidiyoruz, o zaman sandıktan çıkana razı olmalı ve kazananın nasıl hizmetler yaptığına bakmalıyız. Kimse, sandıktan çıkan sonuca müdahale etmemeli ve böyle yaparak büyük bir demokrasi ayıbı içinde olmamalıdır.
Saygılar..

 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.