Basın bayramı; demeçler, ziyaretler, toplantınlar ile bir yıl daha yaşlandı. Sansürün kaldırılışını sansürsüz kutlayabildik mi? Özgürlük isterken özgür müydük? Kendimiz için istediğimiz özgürlük hakkını başkalarına tanıyor muyuz?
Ne kadar sansür, ne kadar özgürlük
-Çocuklarımızın üzerinden sansürleri kaldırabiliyoruz mu?
-Çocuklarımız bizim denetim ve yönetimimizde ne kadar özgürler?
-Bizler ne kadar özgür bireyleriyiz?
-Biz sansürsüz bir yaşam sürdürebiliyor muyuz?
-Kendi özgürlük alanlarımızı belirlemede ne kadar söz sahibiyiz?
-Kendi yaşamımızı sansürsüz olarak ortaya koymada ne kadar cesuruz?
-Toplumsal özgürlüğümüz var mı?
-Toplum olarak sansürsüz yaşayabiliyoruz mu?
-Devlet yasaları özgürlükçü mü?
-Devlet uygulamaları sansürsüz mü?
-Hükümetler özgürlükçü idare içinde olabiliyorlar mı?
-Hükümetler sansürsüz şeffaf yönetim sürdürebiliyorlar mı?
-Yerel yönetimler özgürlükçüler mi?
-Yerel yaşam alanları ne kadar sansürsüz?
-Sigortasız işçi çalıştıran bir işveren sansüre karşı olabilir mi?
-Sendikasız çalışan bir isçi özgürlükten bahsedebilir mi?
Özgürlükçümüyüz?
Biz özgür müyüz?
Devletimiz özgür mü?
Milletimiz özgür mü?
İnançlarımızda özgür müyüz?
Bireyler, topluluklar, uluslar, devletler düşüncelerini sansürsüz ifade edebilecek kadar gelişmemişse özgürlükten nasıl bahsedebilirler?
Sansürlenmiş, özgürlük alanları, daraltılmış, yasaklar ve korkular ile kontrol altına alınmış insan yaşamında mercekle arasınız insani değer bulamazsınız. Her birey kendi yaşam alındıdaki sansürlenmiş, köleleştirilmiş insani değerinin üzerindeki sansürü bertaraf ederek özgürleştirmeli.
Çok mu zor?
İnsan kalmak istiyorsa hayır
Hadi hayırlısı…