Özgürlüğün kıymetini anlayan insanın, kendine bağlılığı artar. Bu arttıkça herkese fayda sağlanır bir hal alır. Özgürsen güzelsin, özgürsen değerlisin, en önce sahip olman gereken budur.... Prangalı sevilmez, tasmayla mutlu olunmaz. Hayat öyle güzel fark ettiriyor ki bunu, açmalıyız gözleri, gönülleri ve öncelikli olarak kendimize ve de cümlemize kendimiz gibi kıymet vermeliyiz.
Canı olan her şeye güzel bakarak, herkesin eşit hak ve özgürlüklerine son derece duyarlı ve de saygılı olmalıyız.
İnsan, sevdikçe rızkı çoğalır, sahip olduklarını korur, bereketi artar.
Doğayı korursun, geleceğine umutla bakarsın....
Kalbini organize kötülüklerden korursan, daima güzel bir güç tarafından korunduğunu bilirsin.
Samimiyetini hissettirirsen, hep sevilirsin....ve "aşk"ın kendisi olursun, aşık olursun, aşık olunan kişi olursun.....
Nitekim evrene neyi yansıtırsak, evrende bize aynısını projekte edecektir, bundan hiç şüpheniz olmasın....
Hayata anlam katan neyimiz var, mesela?
Haydi şimdi onları sarıp sarmalayalım. Gelecek kaygılarından kurtulup, şu anımızın üzerine çöken o kara bulutları dağıtalım.
Hayatı sevmeye, kendimizi beğenmeye müsaade mi bekliyoruz?
Ne münasebet?
Buyur edin, hayatın en güzel yanlarını kendinize.
Büyük resmi görmek çokta zor değil, görebilmek için biraz tepeden kendinize bakmak yeterli. Göreceksiniz ki; mucizeler ve hazineler kendi içinizde.
Şu kadarım olsun diye kendimizi limitleriz ya hani, işte o görünmez engellerin yolu, koşulsuz, sınırsız, şartsız sevgiyle açılır, bunun farkına vararak abarta abarta sevelim herkesi.
Çünkü; refahın, huzurun, mutluluğun kapısını açacak tek anahtarın sevgi olduğunu unutmazsak ve Dünya kurulduğundan beri, insan yaratıldığından beri doğamızda var olan o güzel duyguyu insani değerlerimiz ile koruyabilirsek yaşamı kaliteli hale getirebiliriz, öyle değil mi?
İçine düştüğümüz en büyük yanılgı ise; Dünya'nın gidişatının kötü olduğu inancı! Bu söylemler ile zihnimizi, ruhumuzu, kalbimizi kirletiyor. Dünya'nın gidişatı hep aynı yöne aslında. Dünya düzenini bozan, yaşamı zorlaştıran insanlar var sadece!
Onlar kim mi?
Onlar; sevgisini yüreğinde yitirmiş, kendi çıkarlarının peşine düşmüş, bencillik boyutunda kendi özünü kaybetmiş,"ben,ben,ben" diyen insanlar elbette.
Oysa insanlığın ereği olan sevgi bilinci ile varlığımızı sürdürebiliriz bu, paylaşmaya değer koskoca ve güzelim Dünya'da....
Bakmaya doyamadığınız güzellikler, duymaya doyamadığınız en sahisinden güzel sözler ve kendinizde tescillediğiniz tüm güzel-özel yanlarınız şereflendirilmiş gerçek sevgi bilinci ile artarak çoğalsın.
Dünyada ki tüm kötülükleri bertaraf edecek, en güzel duygularla bezensin kalbiniz.
Sadece ama sadece sevgide kalınız...
Anasayfa
Yazarlar
Ayşe Yıldız
Yazı Detayı
Bu yazı 936+ kez okundu.
İNSAN, EVRENE NEYİ YANSITIYORSA ONUN ÜRÜNÜDÜR
Özgürlüğün kıymetini anlayan insanın, kendine bağlılığı artar. Bu arttıkça herkese fayda sağlanır bir hal alır. Özgürsen güzelsin, özgürsen değerlisin, en önce sahip olman gereken budur.... Prangalı sevilmez, tasmayla mutlu olunmaz. Hayat öyle güzel fark ettiriyor ki bunu, açmalıyız gözleri, gönülleri ve öncelikli olarak kendimize ve de cümlemize kendimiz gibi kıymet vermeliyiz.
Canı olan her şeye güzel bakarak, herkesin eşit hak ve özgürlüklerine son derece duyarlı ve de saygılı olmalıyız.
İnsan, sevdikçe rızkı çoğalır, sahip olduklarını korur, bereketi artar.
Doğayı korursun, geleceğine umutla bakarsın....
Kalbini organize kötülüklerden korursan, daima güzel bir güç tarafından korunduğunu bilirsin.
Samimiyetini hissettirirsen, hep sevilirsin....ve "aşk"ın kendisi olursun, aşık olursun, aşık olunan kişi olursun.....
Nitekim evrene neyi yansıtırsak, evrende bize aynısını projekte edecektir, bundan hiç şüpheniz olmasın....
Hayata anlam katan neyimiz var, mesela?
Haydi şimdi onları sarıp sarmalayalım. Gelecek kaygılarından kurtulup, şu anımızın üzerine çöken o kara bulutları dağıtalım.
Hayatı sevmeye, kendimizi beğenmeye müsaade mi bekliyoruz?
Ne münasebet?
Buyur edin, hayatın en güzel yanlarını kendinize.
Büyük resmi görmek çokta zor değil, görebilmek için biraz tepeden kendinize bakmak yeterli. Göreceksiniz ki; mucizeler ve hazineler kendi içinizde.
Şu kadarım olsun diye kendimizi limitleriz ya hani, işte o görünmez engellerin yolu, koşulsuz, sınırsız, şartsız sevgiyle açılır, bunun farkına vararak abarta abarta sevelim herkesi.
Çünkü; refahın, huzurun, mutluluğun kapısını açacak tek anahtarın sevgi olduğunu unutmazsak ve Dünya kurulduğundan beri, insan yaratıldığından beri doğamızda var olan o güzel duyguyu insani değerlerimiz ile koruyabilirsek yaşamı kaliteli hale getirebiliriz, öyle değil mi?
İçine düştüğümüz en büyük yanılgı ise; Dünya'nın gidişatının kötü olduğu inancı! Bu söylemler ile zihnimizi, ruhumuzu, kalbimizi kirletiyor. Dünya'nın gidişatı hep aynı yöne aslında. Dünya düzenini bozan, yaşamı zorlaştıran insanlar var sadece!
Onlar kim mi?
Onlar; sevgisini yüreğinde yitirmiş, kendi çıkarlarının peşine düşmüş, bencillik boyutunda kendi özünü kaybetmiş,"ben,ben,ben" diyen insanlar elbette.
Oysa insanlığın ereği olan sevgi bilinci ile varlığımızı sürdürebiliriz bu, paylaşmaya değer koskoca ve güzelim Dünya'da....
Bakmaya doyamadığınız güzellikler, duymaya doyamadığınız en sahisinden güzel sözler ve kendinizde tescillediğiniz tüm güzel-özel yanlarınız şereflendirilmiş gerçek sevgi bilinci ile artarak çoğalsın.
Dünyada ki tüm kötülükleri bertaraf edecek, en güzel duygularla bezensin kalbiniz.
Sadece ama sadece sevgide kalınız...
Ekleme
Tarihi: 16 Ağustos 2019 - Cuma
İNSAN, EVRENE NEYİ YANSITIYORSA ONUN ÜRÜNÜDÜR
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.