İnsanın tamamlanma süreci öyle çok kolay olmuyor. Bu süreç bir hayli yorucudur... Fakat insan, artılarının da, eksilerinin de olduğunu kabul ettiği takdirde, tamamlanma sürecinin yoruculuğunu bir nebze olsun hafifletebilir.
İnsanların kendini kusursuz gördüğü, eleştirileri reddettiği bir çağda yaşıyoruz. İnsanlar kendilerini, kendi dünyasında, mucizevi özelliklerle donatılmış bir şekilde kusursuz olarak görmeye başlamış. Konuyu NARSİSTLİĞE getirmek istemiyorum, orası apayrı bir hezeyan....ve çağın en büyük sorunu.
Sanırım insanlar, "Olmak isteyip de olamadığı" kişiliğe bürünmeye başlamış. Olamadığı kişiliğe bürünme çabası ile de fazla sahte iyimser insanların, sahtekarlığına maruz kalan onlarca insanı bir düşünsenize!
"Olmak isteyip de olamadığı kişilik" sendromunun tıpta bir adı var mı bilemiyorum ama, eğer yoksa bununla ilgili bir çalışma günümüz insanları üzerinde ivedi olarak başlaması gerektiğini düşünüyorum...
Aksi halde bu sendrom artarsak çoğalırsa, kimin GERÇEK, kimin SAHTE olduğunu anlayamayacağız...
Diyeceğim o ki; insanın tamamlanması belli fazlarla gerçekleşir. Yani insan, önce kendini keşfetmeye, tanımaya ve anlamaya çalışması gerekir. Kişi kendini tanımadan, tamamlamadan bir başkasını tanımaya, anlamaya, algılamaya çalışırsa çok da başarılı sonuçlar ortaya çıkmaz.
İnsanlar arasındaki sorunların, uyumsuzlukların belki de bir sebebi de budur. Kendini tanımadan, ne istediğini bilmeden hep karşı taraftan talepte bulunmak, işi çıkmaza sokmaz mı?
Şöyle bakacak olursak; hepimiz eşsiziz ama aynı türdeniz. Sadece farklılıklarımız var ve bu farklılıkları kabul ettiğimizde aynı noktada buluşabiliriz.
İnsanın kendini tamamlaması ise biraz bilgelik gerektirir. Dedim ya! Biraz zordur, yorucudur tamamlanmak ama mümkündür de tabii.
Kendini tamamlamanın tarifini de birkaç madde olarak vermem gerekirse, söyle ki;
Biraz farkındalık
Biraz kendini tanıma-keşfetme
Biraz gerçekçilik
Biraz samimiyet
Biraz dürüstlük
Biraz mütevazılık
Biraz olgunluk
Biraz sabır
Biraz bilgi ve merak
Biraz da her şeyi olduğu gibi kabullenme
Bunları harmanlayıp içinize kattığınız takdirde, olmak istediğinizi olursunuz zaten.
Birileri tarafından sürekli onaylanma isteği, insanı olduğundan daha farklı bir kişiliğe sokar.
Herkesin istediği gibi biri olamayız. Onaylanma beklentisi sürekli farklı kişilik rollerine iter. Kişi her girdiği rolde, biraz daha, biraz daha kendinden, gerçeğinden uzaklaşır... ve belki de bir daha kendisine bile geri dönemez...Tabii bu durum gitgide insanı kimliksizleştirmeye kadar götürür.
Kimliğini yitirmiş birinin ne kendisine, ne bir başkasına faydası olmaz, olamaz.
İnsanı özel kılan en güzel şeylerden biri, "Kendi" olmaktır; eğrisi ile doğrusu ile ve olduğu gibi...
Tamamlanarak, kendiniz olma dileklerim ile...