"Türk milleti yüce gönüllü bir millettir" diyerek başlamak istiyorum, bu haftaki köşe yazıma. MANİSA TEK YÜREK YARDIM İÇİN ÇALIŞIYOR Manisa Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü'nün tahsis ettiği 75. Yıl Gençlik Merkezi'nde, Manisa Valiliği'nin de destekleri ile Manisalı vatandaşlarımızın, üniversiteli ve liseli gençlerimizin bir araya gelerek imece usulü, eş dost, tanıdık, akrabadan ve de yardımsever vatandaşlardan topladıkları yardım malzemelerini, depremzedelere dağıtmalarına şahit olduk iki gün önce. Depremzede vatandaşlarımızın ve gönüllü gençlerimizin anlattıkları karşısında hem hüzünlendik, hem de gece gündüz, yer yer uyumadan yaptıkları çalışmalar karşısında onur duyduk. Daha çok gıda ve hijyen ürünlerine ihtiyaç olduğunu dile getiren gönüllülerin verdiği mesajlar insanı derinden duygulandırdı. GENÇLERİMİZİN SEFERBERLİĞİ Spor bölümü üniversite öğrencisi olan iki gencimize mikrofon uzattım. Halil ve Buğra. Çalışmalarından bahsederken ağlamaklı ve duygu dolulardı. "6 Şubat'tan bu yana sabahlara kadar 1-2 saatlik uyku ile hem okulumuza gidiyoruz, hem de deprem bölgesine giden TIR'ları hazırlıyoruz. Son günlerde ise şehrimize gelen depremzedelere ihtiyaçları olan gıda, hijyen, giyim kuşam vs. ürünleri yardımsever vatandaşlarımızdan temin ederek, onlara ulaştırmaya çalışıyoruz. Gençlik Merkezi'nin bahçesinde bulunan yemek çadırına bizler için gelen yemekleri bazen yemeden, aç olan depremzedelerimize veriyoruz. Onlar aç iken biz o yemekleri bile yiyemiyoruz," diyen bu gençlerimizi görünce, "Ne mutlu ki böyle duyarlı, bilinçli, vicdanlı bir kültüre sahibiz" diyoruz. LİSELİ ÇOCUKLARIMIZ VE YARDIM ANLAYIŞI Depremzedeler için yapılan yardım çalışmalarını incelerken, birkaç liseli çocuklarımızla karşılaştım ve içlerinden bir kız çocuğu "Ben konuşmak istiyorum," dedi. Mikrofon uzattım ve "Biz, birçok arkadaşımız ile birlikte okulumuzdan izin alarak merkeze geliyoruz, burada, deprem bölgesinden gelenlere yardımcı olmaya çalışıyoruz. Onların mutlu olduğunu gördükçe, bizler daha çok zevkle çalışıyoruz," dedi. Bu afet sürecinde, örnek alınacak bir insanlığı sergiliyoruz milletçe ve tüm dünyaya. İRANLI BIR KADIN EMLAKÇININ FERYADI Röportajımız esnasında önümüze gelen bir kadın emlakçı "Ben de konuşmak ve sesimi duyurmak istiyorum," diyerek, başladı konuşmaya. "Deprem bölgesinden gelen vatandaşlarımız ev bulmakta zorlanıyor. Ben de emlakçıyım ve ev sahiplerinden bazı ailelere kira vermeyecekleri şekilde yardımlar aldık. Ancak bazı ev ev sahipleri, emlakçılar depremzedelere ev vermek istemiyor. Bazıları da ev kiralarını iki, üç kat artırdı. Bu kadar vicdansız olmayalım. Hep birlikte bu süreci kolay bir şekilde atlatalım. Geçici bir süreçteyiz, lütfen elinizi vicdanınıza koyun" diye feryat edercesine anlattı piyasada dönen fırsatçılığı. Tabii ki millet olarak yardımsever bir anlayışa sahibiz ancak, zaman zaman art niyetli insanlar da çıkabiliyor aramızdan. *** Daha çok el birliği ile, duyarlılık ile bu sıkıntıları illa ki atlatacağız. Gün birlik ve beraberlik günü. Başka Türkiye yok. Ülkemizin her bir parçası, her bir insanı bizim. Toprağımıza, insanımıza daha çok sahip çıkacağımız bir yeni dünya düzeninin zor fazlarından gelip geçiyoruz. Ne kadar güçlü olursak, o kadar bütünlüğümüzü koruruz. Tam da bu süreçte dünyaya, Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünü gösterme zamanı" diyerek; bu bilinçle hareket etme zamanı. Birlik ve beraberliğimizin sonsuza kadar sürmesi dileklerimle.