Bugün bakıyorum da tüm dünya da eğitim sistemleri zaman zaman değişimlere uğratılarak her ülke kendi ülkelerinin sistemlerini uygulamaktadırlar.
Bu eğitim sistemleri toplumların devamlılığı için gerekli olduğu kadar, zorunlu hale de gelmektedir.
Çağımız da; içinde bulunduğu sürece ekonomik yapı, eğitim de yenileşmelere gereksinim duyurmaktadır.
Pek doğaldır ki;
Bir ülkenin ekonomik yapısı ne ise, eğitim programları da ona göre yapılandırılmaktadır.
Aslına bakarsak bundan doğal da bir şey yoktur.
Bir ülke hangi sistemde yönetilirse yönetilsin, toplumların da nasıl bir insan istediğini, uyguladıkları eğitim müfredatlarıyla ortaya koymaktadırlar.
Bugün bakıyoruz da ülkemizde de, bu uygulama aynen geçerli hale getirilmeye çalışılmaktadır.
Bugün yaratılmaya çalışılan insan tiplerini belirlemek, dönemin ekonomik ve sosyal olaylarıyla sıkı sıkıya bağlı olarak koşullandırılmaktadır.
Bugünkü uygulanmakta olan eğitim sistemimiz de, öğrenci merkezli eğitim anlayışı olarak sunulmakta olan sistem, öğrencilerde ki öğrenme, bir eğitimci olarak bana göre tamamen tesadüflere bırakılmaktadır.
Bu eğitim sistemimizin bilimle, uygulamayla, felsefeyle alakalı olduğunu bir eğitimci olarak düşünemiyorum, inanmak bile istemiyorum.
Bu gün eğitimimiz de TOPLAM KALİTE YÖNTEMİ dediğimiz sıfır hatasız üretim yaklaşımına gidilememektedir.
Eğitimimiz de tamamen tesadüflere ve karmaşık bir durumu doğru hızla yol almaktadır. Diyorum.
Bu eğitim sistemiyle öğrenciler isterlerse birey olarak yeni bilgiler elde etmeye çalışabilecekler midir?
Bunun sonucun da bu istemediği eğitim şekline, sarmal bir durum ortaya çıkacaktır. Sonuçta KAOS ortamı doğacaktır.
Dünya da ve Türkiye’ de estirilmeye çalışılan rüzgara bağlı olarak, ekonomik politikaların bir sonucun da ortaya çıkan eğitim programları, okullar da uygulanmaya çalışılmaktadır.
Bugün ülkemiz de böyle ekonomik politikalar uygulanıyorsa bu ekonomik politikalarla da eğitim sistemimiz yönlendirilmektedir.
Yani eğitim sistemimiz piyasa ekonomik sistemi doğrultusunda gitmektedir.
Cumhuriyet tarihimiz süresince;
Ülkemiz de uygulanmakta olan eğitim sistemimiz iktidarlarda olan siyasilerin egemenliğinde,
Kademeli olarak piyasaların istekleri doğrultusunda eğitime hazırlamışlar ve uygulamaya çalışmışlardır.
Eğer bir ülkede liberal ekonomik politikalar uygulanıyorsa, her şey de olduğu gibi eğitimi de piyasalar belirlemeye çalışmaktadır.
Bizim ülkemizde, nasıl bir insan istenildiği düşünülüyorsa ancak, bunun faturası emekçi kesimlere yıkılmış durumdadır.
Emekçiler açısından ise bu uygulamanın hazmedilip, hazmedilmeyeceği noktası tartışılır halde yaşanmaktadır.
Her şeyi yönetenler nezdinde olumlu gitmekte gibi görünse de, yönetilenler açısından bunu söylemek pek mümkün görünmemektedir.
Bu eğitim sistemi;
Makyajı çok güzelmiş gibi görünse de, herkesin ağzının suyunu akıtan bir etkinlik gibi görünse de,
Makyajın altın da yatan asıl gerçeği görmek eğitime harcayacak parası olmayanların hayati görevidir.
Bu gün yaşanan eğitim anlayışımız;
Sosyal Devlet anlayışından uzaklaşarak, dinci, liberal bir eğitim anlayışına doğru iteklenmektedir.
Bizim gibi ülkelerdeki demokrasilerde siyasetçilerin;
Ya; Her yaptıklarını, tanrı kelamı gibi algılamalarından,
ya da topluma hizmet için değil de, belli bir ideolojik amacı gerçekleştirmek için siyaset yaptıklarından,
Bu vesile ile aykırı ses istemediklerinden.
Eleştiriye tahammül edemezler.
Eleştiriyi yapanlara da “İDEOLOİK DAVRANMAKLA” suçlamaktadırlar..
Siyasetin bir başka cilvesi de;
Milli Eğitim Bakanlarının her an değişebileceği göstergesidir.
Göreve yeni başlayan Sayın Milli Eğitim Bakanım.
Talim Terbiyenin Kurulunun en üst katından gelen birisi olarak, kısacası içimizden gelen birisi olarak.
Var mısınız? Eğitim modelimize yüceltmeye.
Var mısınız?... Ulusçu, ahlaki, laik, cumhuriyetçi, demokrat, toplam kaliteye ön plana çıkaran, uygulamalı eğitim modelini tüm yurt sathın da uygulamaya.
Bilimsel eğitim modelini sergileyen,
Liyakatlı öğrenciler yetiştirmeye amaç edinen,
Kız öğrenci, erkek öğrenci ayırt etmeden eğitim anlayışını geliştiren modele.
Haydi hayırlısı.
Umudumuz siz olun. Geleceğimizi siz şekillendirin.
Esen kalınız efendim.
Anasayfa
Yazarlar
Bülent Orakoğlu
Yazı Detayı
Bu yazı 797+ kez okundu.
MAKYAJLI EĞİTİM Mİ?...
Bugün bakıyorum da tüm dünya da eğitim sistemleri zaman zaman değişimlere uğratılarak her ülke kendi ülkelerinin sistemlerini uygulamaktadırlar.
Bu eğitim sistemleri toplumların devamlılığı için gerekli olduğu kadar, zorunlu hale de gelmektedir.
Çağımız da; içinde bulunduğu sürece ekonomik yapı, eğitim de yenileşmelere gereksinim duyurmaktadır.
Pek doğaldır ki;
Bir ülkenin ekonomik yapısı ne ise, eğitim programları da ona göre yapılandırılmaktadır.
Aslına bakarsak bundan doğal da bir şey yoktur.
Bir ülke hangi sistemde yönetilirse yönetilsin, toplumların da nasıl bir insan istediğini, uyguladıkları eğitim müfredatlarıyla ortaya koymaktadırlar.
Bugün bakıyoruz da ülkemizde de, bu uygulama aynen geçerli hale getirilmeye çalışılmaktadır.
Bugün yaratılmaya çalışılan insan tiplerini belirlemek, dönemin ekonomik ve sosyal olaylarıyla sıkı sıkıya bağlı olarak koşullandırılmaktadır.
Bugünkü uygulanmakta olan eğitim sistemimiz de, öğrenci merkezli eğitim anlayışı olarak sunulmakta olan sistem, öğrencilerde ki öğrenme, bir eğitimci olarak bana göre tamamen tesadüflere bırakılmaktadır.
Bu eğitim sistemimizin bilimle, uygulamayla, felsefeyle alakalı olduğunu bir eğitimci olarak düşünemiyorum, inanmak bile istemiyorum.
Bu gün eğitimimiz de TOPLAM KALİTE YÖNTEMİ dediğimiz sıfır hatasız üretim yaklaşımına gidilememektedir.
Eğitimimiz de tamamen tesadüflere ve karmaşık bir durumu doğru hızla yol almaktadır. Diyorum.
Bu eğitim sistemiyle öğrenciler isterlerse birey olarak yeni bilgiler elde etmeye çalışabilecekler midir?
Bunun sonucun da bu istemediği eğitim şekline, sarmal bir durum ortaya çıkacaktır. Sonuçta KAOS ortamı doğacaktır.
Dünya da ve Türkiye’ de estirilmeye çalışılan rüzgara bağlı olarak, ekonomik politikaların bir sonucun da ortaya çıkan eğitim programları, okullar da uygulanmaya çalışılmaktadır.
Bugün ülkemiz de böyle ekonomik politikalar uygulanıyorsa bu ekonomik politikalarla da eğitim sistemimiz yönlendirilmektedir.
Yani eğitim sistemimiz piyasa ekonomik sistemi doğrultusunda gitmektedir.
Cumhuriyet tarihimiz süresince;
Ülkemiz de uygulanmakta olan eğitim sistemimiz iktidarlarda olan siyasilerin egemenliğinde,
Kademeli olarak piyasaların istekleri doğrultusunda eğitime hazırlamışlar ve uygulamaya çalışmışlardır.
Eğer bir ülkede liberal ekonomik politikalar uygulanıyorsa, her şey de olduğu gibi eğitimi de piyasalar belirlemeye çalışmaktadır.
Bizim ülkemizde, nasıl bir insan istenildiği düşünülüyorsa ancak, bunun faturası emekçi kesimlere yıkılmış durumdadır.
Emekçiler açısından ise bu uygulamanın hazmedilip, hazmedilmeyeceği noktası tartışılır halde yaşanmaktadır.
Her şeyi yönetenler nezdinde olumlu gitmekte gibi görünse de, yönetilenler açısından bunu söylemek pek mümkün görünmemektedir.
Bu eğitim sistemi;
Makyajı çok güzelmiş gibi görünse de, herkesin ağzının suyunu akıtan bir etkinlik gibi görünse de,
Makyajın altın da yatan asıl gerçeği görmek eğitime harcayacak parası olmayanların hayati görevidir.
Bu gün yaşanan eğitim anlayışımız;
Sosyal Devlet anlayışından uzaklaşarak, dinci, liberal bir eğitim anlayışına doğru iteklenmektedir.
Bizim gibi ülkelerdeki demokrasilerde siyasetçilerin;
Ya; Her yaptıklarını, tanrı kelamı gibi algılamalarından,
ya da topluma hizmet için değil de, belli bir ideolojik amacı gerçekleştirmek için siyaset yaptıklarından,
Bu vesile ile aykırı ses istemediklerinden.
Eleştiriye tahammül edemezler.
Eleştiriyi yapanlara da “İDEOLOİK DAVRANMAKLA” suçlamaktadırlar..
Siyasetin bir başka cilvesi de;
Milli Eğitim Bakanlarının her an değişebileceği göstergesidir.
Göreve yeni başlayan Sayın Milli Eğitim Bakanım.
Talim Terbiyenin Kurulunun en üst katından gelen birisi olarak, kısacası içimizden gelen birisi olarak.
Var mısınız? Eğitim modelimize yüceltmeye.
Var mısınız?... Ulusçu, ahlaki, laik, cumhuriyetçi, demokrat, toplam kaliteye ön plana çıkaran, uygulamalı eğitim modelini tüm yurt sathın da uygulamaya.
Bilimsel eğitim modelini sergileyen,
Liyakatlı öğrenciler yetiştirmeye amaç edinen,
Kız öğrenci, erkek öğrenci ayırt etmeden eğitim anlayışını geliştiren modele.
Haydi hayırlısı.
Umudumuz siz olun. Geleceğimizi siz şekillendirin.
Esen kalınız efendim.
Ekleme
Tarihi: 22 Ekim 2018 - Pazartesi
MAKYAJLI EĞİTİM Mİ?...
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.