Anımsamak gerekir ki;
Ülkemizin toplumsal konuların da, yıllardır yapılan hatalar, yanlışlar zincirinin hala devam ettiğini görüyoruz.
… ve de bugün bunları hala sürdürüyoruz.
Bu hata ve yanlışların onarılması, yerli yerine oturtulması süreç içerisin de uzun yıllardan bu yana uğraşılsa da hala yerine getirilemediğini görmekteyiz.
Ülkemizde eğitim ve öğretim sorunumuz,
Kılık kıyafet durumumuz,
İnsan değerlerinin yargıda alt üst olması konumuz,
Ekonomik ve siyasi krizler sorunumuz,
Bu ve buna benzer konularımız;
Ülkemiz insanlarının sorunlarının güncelliğini koruması anlamına gelmektedir.
Kuşkusuz;
Bizim gibi “EMPERYALİZME” her yönüyle “ TAM BAĞIMLI” olan ülkelerde,
…ve gelişmekte olan ülkeler de, söz konusu edilen yanlışları onarma ve yerli yerine koyma işini üstlenecek olan;
LAİK, ÇAĞDAĞ, DEMOKRAT düşünen ilerici kuşakların yetiştirilmesi de, üzerinde önemle durulması gereken unsurlar olmaktadır.
Bu durum da;
Sosyo - Ekonomik,
Siyasal,
Eğitsel ve kültürel yönlü,
Çalışmalar birçok sorunları da beraberinde getirmektedir.
Bu sorunların başın da Cumhuriyet Tarihimiz süresince;
Temelden çözülmesi gereken Laik, Demokratik eğitim sorunumuz.
Dinsel eğitim sistemimiz,
Okuma yazma ve öğretmen yetiştirme yöntemimiz.
Barış ve eşitlik olgumuz.
Demokrasi ve insan hakları düzenlememiz.
… gibi birçok sorunlarımız hala güncelliğini koruması ve hatta giderek bunların siyasi arenada etkin olarak tartışılır bir durumda olması güncelliğini korumaktadır.
Şüphesiz ki;
Temel etken olan çağdaş, laik, demokratik bir eğitim anlayışından uzaklaşarak saplantılara gidilmesinden olduğu anlaşılmaktadır.
Bu temel sorunların üstesinden gelinmesinde rol oynayacak olan insanlarımız da bizim içimizden çıkanlarımız olmaktadır.
Halkımız, milletimiz isterse ayrışma yapmadan;
Demokrasi,
Barış,
Kardeşlik,
Eşitlik,
… ve insan temel haklarını ilke edinen tam bağımsız ve demokratik bir TÜRKİYE yaratabilir.
Bu uğurda birleşilmesi gereken ana ögemiz de;
Emperyalizme karşı olunması,
Petrole karşı savaş açılması,
Vatan toprakları satılamaz diyebilmesi,
Amerikan kuklası olmak istemiyoruz diyen bir fikirdaş yaratabilmesi,
Misak-ı Milli sınırlarımızda yaşayan halkımızın, milletimizin bir mozaik olduğunu, bir bütün olduğunu inanması gerekmektedir.
İşte o zaman kamuoyumuz da, halkımız ve milletimiz de, etkin bir biçim de sesini duyurmaya çalışan insanlar topluluğunu oluştururlar.
Doğru söyleyenler de dokuz köyden kovulurlar.
Öyle değil mi?
Ülkem insanlarının bilmecelerle, bulmacalarla artık uğraşmasının hiçbir anlamı yok.
Gerçekçi olunması, iyi eğitilir olması, iyi düşünen bir toplum olunması gerekmiyor mu?
İşte o zaman, birliktelik ruhu, gerçek demokrasi ruhu kendiliğinden ortaya çıkar.
Birliğimiz için, güzel günler görebilmek için hep birlikte omuz omuza gelinmesi gerekir.
Esen kalınız efendim.
Anasayfa
Yazarlar
Bülent Orakoğlu
Yazı Detayı
Bu yazı 1607+ kez okundu.
ÜLKEMİN TOPLUMSAL KONULARI ÜZERİNE…
Anımsamak gerekir ki;
Ülkemizin toplumsal konuların da, yıllardır yapılan hatalar, yanlışlar zincirinin hala devam ettiğini görüyoruz.
… ve de bugün bunları hala sürdürüyoruz.
Bu hata ve yanlışların onarılması, yerli yerine oturtulması süreç içerisin de uzun yıllardan bu yana uğraşılsa da hala yerine getirilemediğini görmekteyiz.
Ülkemizde eğitim ve öğretim sorunumuz,
Kılık kıyafet durumumuz,
İnsan değerlerinin yargıda alt üst olması konumuz,
Ekonomik ve siyasi krizler sorunumuz,
Bu ve buna benzer konularımız;
Ülkemiz insanlarının sorunlarının güncelliğini koruması anlamına gelmektedir.
Kuşkusuz;
Bizim gibi “EMPERYALİZME” her yönüyle “ TAM BAĞIMLI” olan ülkelerde,
…ve gelişmekte olan ülkeler de, söz konusu edilen yanlışları onarma ve yerli yerine koyma işini üstlenecek olan;
LAİK, ÇAĞDAĞ, DEMOKRAT düşünen ilerici kuşakların yetiştirilmesi de, üzerinde önemle durulması gereken unsurlar olmaktadır.
Bu durum da;
Sosyo - Ekonomik,
Siyasal,
Eğitsel ve kültürel yönlü,
Çalışmalar birçok sorunları da beraberinde getirmektedir.
Bu sorunların başın da Cumhuriyet Tarihimiz süresince;
Temelden çözülmesi gereken Laik, Demokratik eğitim sorunumuz.
Dinsel eğitim sistemimiz,
Okuma yazma ve öğretmen yetiştirme yöntemimiz.
Barış ve eşitlik olgumuz.
Demokrasi ve insan hakları düzenlememiz.
… gibi birçok sorunlarımız hala güncelliğini koruması ve hatta giderek bunların siyasi arenada etkin olarak tartışılır bir durumda olması güncelliğini korumaktadır.
Şüphesiz ki;
Temel etken olan çağdaş, laik, demokratik bir eğitim anlayışından uzaklaşarak saplantılara gidilmesinden olduğu anlaşılmaktadır.
Bu temel sorunların üstesinden gelinmesinde rol oynayacak olan insanlarımız da bizim içimizden çıkanlarımız olmaktadır.
Halkımız, milletimiz isterse ayrışma yapmadan;
Demokrasi,
Barış,
Kardeşlik,
Eşitlik,
… ve insan temel haklarını ilke edinen tam bağımsız ve demokratik bir TÜRKİYE yaratabilir.
Bu uğurda birleşilmesi gereken ana ögemiz de;
Emperyalizme karşı olunması,
Petrole karşı savaş açılması,
Vatan toprakları satılamaz diyebilmesi,
Amerikan kuklası olmak istemiyoruz diyen bir fikirdaş yaratabilmesi,
Misak-ı Milli sınırlarımızda yaşayan halkımızın, milletimizin bir mozaik olduğunu, bir bütün olduğunu inanması gerekmektedir.
İşte o zaman kamuoyumuz da, halkımız ve milletimiz de, etkin bir biçim de sesini duyurmaya çalışan insanlar topluluğunu oluştururlar.
Doğru söyleyenler de dokuz köyden kovulurlar.
Öyle değil mi?
Ülkem insanlarının bilmecelerle, bulmacalarla artık uğraşmasının hiçbir anlamı yok.
Gerçekçi olunması, iyi eğitilir olması, iyi düşünen bir toplum olunması gerekmiyor mu?
İşte o zaman, birliktelik ruhu, gerçek demokrasi ruhu kendiliğinden ortaya çıkar.
Birliğimiz için, güzel günler görebilmek için hep birlikte omuz omuza gelinmesi gerekir.
Esen kalınız efendim.
Ekleme
Tarihi: 08 Nisan 2019 - Pazartesi
ÜLKEMİN TOPLUMSAL KONULARI ÜZERİNE…
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.