Azmi Açıkdil. Mimar ve Manisa Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı.       Manisa’da yaşayan küçük büyük herkesin yakından tanıdığı bir isimdir Azmi Açıkdil.       İki kez belediye başkanlığına adayı olduğunu biliyorum. Bilgi birikimi, deneyimi ve tecrübesiyle Manisa’yı analiz edebilecek, 10 kişiden biridir.       Azmi Bey sakin görünüşü ve insanlara güven veren duruşuyla da ağzından çıkan veya köşe yazılarında anlattığı her şey Manisalılar tarafından doğru kabul edilir.       Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün aralıksız olarak Azmi Bey ile çalışması benim bu sözlerimi doğruluyor. Azmi Bey geçen hafta Manisa’da Denge Gazetesi’nde çıkan köşe yazısında Manisa’nın gelişmeye açık, büyük mahallelerinden biri olan; Uncubozköy Semti’ni anlatarak şunları sormuş; Dağın eteğindeki toprak kayması olabilecek yerlere, 3 kat yerine 5 kat + kot farkından kazanılan bir kat fazlası nasıl verilmiş? Bunlar yetmiyormuş gibi çatı arasına bir kat daha sıkıştırılmış. Bu kadar karmaşık olan bir semte yol açmak için ve o semti rahatlatmak için 11’e yakın kerpiç ev kamulaştırmaya gidiliyor ve Manisa Belediyesi hak etmediği şikayetler alıyor. Ve ben buna çok üzülüyorum diyor Azmi Açıkdil. Şimdi ben Sayın Açıkdil’e soruyorum. 1-Bu çarpık kentleşmede kimlerin ihmali var? 2-Hangi belediye başkanına bu imar sorununu sormalıyım? 3-Sizin belediyede olduğunuz dönemde hangi yanlışlara “dur” denildi? 4- Bundan sonra 3 belediye tarafından yönetilecek Manisa’yı hangi sorunlar bekliyor? Sayın Azmi Açıkdil’in söylediği her cümleye katılıyorum ama önceki dönemlerde yapılan hatalar düzeltilmiyorsa halimiz harap. Gelecek cevapları aynen sizlere yansıtacağım. Bir milyon dört yüz bin nüfusu ilgilendiren imar problemlerini çözmezsek çocuklarımızı büyütecek yer bulamayız. Azmi Başkan’dan ricam bu konuyu masaya yatırıp uzmanlarla konsiltasyon yaparak Manisalılara bilgi verilmesi. Kendisinin de yazdığı gibi insanların aklı karışık veya karıştırılıyor. Tüm başkanlarla beraber geleceğe umutla bakan, problemleri öngörülmüş, şeffaf bir Manisa yaratılmalı. ÇERÇİ KONUŞTU BÜYÜKŞEHİR CEVAP VERDİ Eyvah. Hem de büyük bir eyvah çektim bu yazılanları okuyana. Nedeni ise çok açık. İnsanlar basın aracılığı ile konuşmaya başlarsa araya hizip girmiş demektir. Veya insanlar karşı karşıya gelmek istemiyorlardır. Halbuki durum ortada. Manisa koalisyon ile idare edilen bir şehrimiz ve inanıyorum ki ortaklar birbirleriyle ne kadar çok konuşurlarsa problemler o kadar çabuk çözülüyor. Son belediye meclisi beni çok mutlu etmişti. Büyükşehir Belediye Başkanı ile beraber çarşı esnafıyla kahvaltı yapmışlardı. Meclis toplantılarında alınan kararlar oy birliği ile alınıyordu. Mal paylaşımı ile ilgili de kavga etme yerine; olayı adalete teslim ederek, herkes üzerine düşen görevi yapmıştı. 4- Cengiz Ergün 360 bine yakın oy almış deneyimli bir belediye başkanı.      5- Mehmet Çerçi 11 yıl milletvekilliği yapmış çok deneyimli bir bürokrat. Ömer Faruk Çelik, yıllardır belediyede partisinin grup başkanvekilliği yapmış çok deneyimli bir politikacı. Peki biz ne istiyoruz? Halkın oylarıyla seçilen bu değerli başkanların uyum içerisinde çalışarak Manisa’yı örnek bir vilayet olarak Türkiye’ye tanıtmak. Peki çok mu zor? Hayır. Bu başkanlarla çok kolay. Yeter ki birbirleriyle irtibatı koparmasınlar. Çünkü onlar da Manisa’yı çok seviyor. O zaman Manisalılara bu sevgilerini göstersinler! MANİSA BAROSU Evet yıllardır Manisa’da sivil toplum örgütleri ve dernekler ile haşır, neşir olan biri olarak baro çalışanlarını yakından takip ediyorum. Ve Başkan Zeynel Balkız ve ekibini ayakta alkışlamak istiyorum. Neden mi? Yaptıkları etkinliklerle baronun varlığını hissettirdiler. Yapılan ve yapılamayan atamalarda Ankara’ya bilgi verdiklerini biliyorum. Soma olaylarında vatandaşın yanında oldular ve infiali önlediler. Bilgilendirme konularında tüm avukatları harekete geçirerek iki taraf için de yasal prosedürü anlatıp bilgilendirdiler. Vatandaşın başı sıkıştığında Zeynel Balkız ve ekibine rahatça gidebiliyor. Evet bu yazdıklarımın birkaç tanesini daha önce de yazmıştım. Ama bu tempoyla çalışma yapılırsa önümüzdeki günlerde baroyu defalarca daha yazacağım; hem de büyük bir keyif alarak. HAFTANIN SÖZÜ: Yaşam bir güç oyunudur. Oyunun tek kuralı ise ne istediğini bilmek ve onu ele geçirmektir.