Lütfi  Vural
Köşe Yazarı
Lütfi Vural
 

OSB’LER GES YATIRIM İMKANLARINI DEĞERLENDİRMELİ

2007 yılına kadar ülkemizde enerjinin büyük bir bölümü hidroelektrik santrallerinden sağlanıyordu. 2006-2007 yıllarında etkili olan kuraklıktan dolayı barajlardaki su azalınca elektrik üretimi düştü. Kalkınmanın ve sanayinin en büyük dinamiği ve ihtiyacı olan enerji üretimi azalınca sanayi üretimi de olumsuz etkilendi. Uzun süren kuraklık ve ciddi enerji düşüşü alternatif enerji sektörlerinde arayışa yöneltti. İlk çare olarak doğalgaza dayalı santraller ve yenilenebilir enerji santralleri için teşvik getirildi. Bu santrallerden üretilen enerji için alım garantisi sağlandı. Yeni doğalgaz elektrik santralleri kuruldu. Hatta eski termik santrallerin bir kısmı doğalgaza çevrildi. Diğer alternatif olan yenilenebilir enerji ise Türkiye için yeni bir sektördü. Gelecek için bazı belirsizlikleri bünyesinde barındırıyordu. Bu tarihlerde yatırım maliyetleri yüksekti. Rüzgar santrallerindeki yatırım maliyeti 11-12 yılda kendisini amorti ediyordu. Kredi bulma sıkıntısı vardı. Diğer taraftan da acil enerjiye ihtiyaç vardı. Uluslararası girişimler sonucu yenilenebilir enerji yatırımları için, geri dönüşümü uzun vadeli krediler bulundu. Enerji alım garantisi ve yatırım kolaylıkları sağlanınca temiz enerji dediğimiz yenilenebilir enerji yatırımlarının önü açıldı. *** Türkiye’de elektrik tüketiminin yaklaşık yüzde 48’i sanayiye ait. 2007 yılından sonra uygulanan yeni enerji politikalarının OSB’lerde de uygulanabilmesi için teşvikler getirildi. Ülkemizde birçok organize sanayi bölgesinde fabrikaların çatısına güneş panelleri kuruldu. Birçok fabrika kendi elektriğini kendi üretir hâle geldi. Hatta ürettiği fazla elektriği devlete dolayısı ile elektrik dağıtım şirketlerine satma imkânı getirildi. Böylece sanayi üretimindeki en büyük maliyetlerden biri olan enerji gideri önemli ölçüde düştüğü gibi fazla elektriği satarak yeni kazanç kapısı açıldı. En önemlisi de küresel ısınmanın nedeni olan karbon salınımının da azaltılması hatta sıfırlanmasının önü açılmış oldu. Organize sanayi bölgelerinde, güneş enerjisine dayalı enerji üretim tesisi, sanayi parselinin en fazla yüzde 25'ine kadar yapılabiliyordu. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan "Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" Resmi Gazete'de 31.3.2022 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe girdi. Böylece, organize sanayi bölgelerinde "güneş enerjisine dayalı enerji üretim tesislerinin sanayi parselinin en fazla yüzde 25'ine kadar yapılabileceği"ne ilişkin sınırlama kaldırıldı. *** Ülkemizdeki yenilenebilir enerji sektöründeki teşvikler ve yatırımlar uygulamaya geçtikten sonra 15 yıl geçti. Bu alandaki yatırım maliyetleri oldukça düştü. En çok maliyet düşüşü güneş enerjisi alanında oldu. Eskiden doğalgaza dayalı santral kurmak daha avantajlı iken, günümüzde güneş panelleri kurmak daha ekonomik hale geldi. Üretim maliyeti açısından da güneş enerjisi eskiden beri zaten daha avantajlıydı. Geçmişe dönük bu 15 yıllık sürece baktığımızda birçok OSB enerji üretimindeki teşvik ve kolaylıklardan yararlanarak yenilenebilir enerjiye yatırım yaptı. Güneş enerjisi, bu yatırımların başında geliyor. Manisa merkez ve ilçelerindeki organize sanayi bölgeleri (OSB) önemli bir üretim potansiyeline sahip.  Aynı zamanda bölgemiz önemli bir güneş enerjisi potansiyeline sahip. Hem yeterli üretim için gerekli olan enerjinin ekonomik olması hem de arıtma tesislerinin ihtiyacı olan enerjinin sağlanması için güneş enerjisi yatırımları bizlere önemli fırsatlar sunuyor. Gelecekte etkileri daha çok artacak olan küresel ısınmanın azaltılması ve daha temiz ve yaşanabilir bir çevrenin oluşturulması için vakit geçirmeden bu imkânlardan yararlanmamız gerekiyor.
Ekleme Tarihi: 16 Ağustos 2022 - Salı
Lütfi  Vural

OSB’LER GES YATIRIM İMKANLARINI DEĞERLENDİRMELİ

2007 yılına kadar ülkemizde enerjinin büyük bir bölümü hidroelektrik santrallerinden sağlanıyordu. 2006-2007 yıllarında etkili olan kuraklıktan dolayı barajlardaki su azalınca elektrik üretimi düştü. Kalkınmanın ve sanayinin en büyük dinamiği ve ihtiyacı olan enerji üretimi azalınca sanayi üretimi de olumsuz etkilendi. Uzun süren kuraklık ve ciddi enerji düşüşü alternatif enerji sektörlerinde arayışa yöneltti. İlk çare olarak doğalgaza dayalı santraller ve yenilenebilir enerji santralleri için teşvik getirildi. Bu santrallerden üretilen enerji için alım garantisi sağlandı. Yeni doğalgaz elektrik santralleri kuruldu. Hatta eski termik santrallerin bir kısmı doğalgaza çevrildi.

Diğer alternatif olan yenilenebilir enerji ise Türkiye için yeni bir sektördü. Gelecek için bazı belirsizlikleri bünyesinde barındırıyordu. Bu tarihlerde yatırım maliyetleri yüksekti. Rüzgar santrallerindeki yatırım maliyeti 11-12 yılda kendisini amorti ediyordu. Kredi bulma sıkıntısı vardı. Diğer taraftan da acil enerjiye ihtiyaç vardı. Uluslararası girişimler sonucu yenilenebilir enerji yatırımları için, geri dönüşümü uzun vadeli krediler bulundu. Enerji alım garantisi ve yatırım kolaylıkları sağlanınca temiz enerji dediğimiz yenilenebilir enerji yatırımlarının önü açıldı.

***

Türkiye’de elektrik tüketiminin yaklaşık yüzde 48’i sanayiye ait. 2007 yılından sonra uygulanan yeni enerji politikalarının OSB’lerde de uygulanabilmesi için teşvikler getirildi. Ülkemizde birçok organize sanayi bölgesinde fabrikaların çatısına güneş panelleri kuruldu. Birçok fabrika kendi elektriğini kendi üretir hâle geldi. Hatta ürettiği fazla elektriği devlete dolayısı ile elektrik dağıtım şirketlerine satma imkânı getirildi. Böylece sanayi üretimindeki en büyük maliyetlerden biri olan enerji gideri önemli ölçüde düştüğü gibi fazla elektriği satarak yeni kazanç kapısı açıldı. En önemlisi de küresel ısınmanın nedeni olan karbon salınımının da azaltılması hatta sıfırlanmasının önü açılmış oldu.

Organize sanayi bölgelerinde, güneş enerjisine dayalı enerji üretim tesisi, sanayi parselinin en fazla yüzde 25'ine kadar yapılabiliyordu. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan "Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" Resmi Gazete'de 31.3.2022 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe girdi. Böylece, organize sanayi bölgelerinde "güneş enerjisine dayalı enerji üretim tesislerinin sanayi parselinin en fazla yüzde 25'ine kadar yapılabileceği"ne ilişkin sınırlama kaldırıldı.

***

Ülkemizdeki yenilenebilir enerji sektöründeki teşvikler ve yatırımlar uygulamaya geçtikten sonra 15 yıl geçti. Bu alandaki yatırım maliyetleri oldukça düştü. En çok maliyet düşüşü güneş enerjisi alanında oldu. Eskiden doğalgaza dayalı santral kurmak daha avantajlı iken, günümüzde güneş panelleri kurmak daha ekonomik hale geldi. Üretim maliyeti açısından da güneş enerjisi eskiden beri zaten daha avantajlıydı. Geçmişe dönük bu 15 yıllık sürece baktığımızda birçok OSB enerji üretimindeki teşvik ve kolaylıklardan yararlanarak yenilenebilir enerjiye yatırım yaptı. Güneş enerjisi, bu yatırımların başında geliyor. Manisa merkez ve ilçelerindeki organize sanayi bölgeleri (OSB) önemli bir üretim potansiyeline sahip.  Aynı zamanda bölgemiz önemli bir güneş enerjisi potansiyeline sahip. Hem yeterli üretim için gerekli olan enerjinin ekonomik olması hem de arıtma tesislerinin ihtiyacı olan enerjinin sağlanması için güneş enerjisi yatırımları bizlere önemli fırsatlar sunuyor. Gelecekte etkileri daha çok artacak olan küresel ısınmanın azaltılması ve daha temiz ve yaşanabilir bir çevrenin oluşturulması için vakit geçirmeden bu imkânlardan yararlanmamız gerekiyor.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.