Son yıllarda, çevre duyarlılığının ve sürdürülebilirliğin ön plana çıkmasıyla birlikte geri dönüşüm, küresel bir gündem maddesi haline geldi. Ancak bu önemli konuda da, bazı ülkeler üzerinde oynanan oyunlar dikkat çekiyor. Ne yazık ki, geri dönüşüm kavramı, uluslararası arenada sadece çevresel değil, ekonomik ve siyasi amaçlarla da kullanılmaya başlandı.
***
Özellikle gelişmekte olan ülkeler, bu oyunun en büyük kurbanları arasında yer alıyor. Çevresel hassasiyetleri artırma bahanesiyle, bu ülkelere dayatılan geri dönüşüm politikaları ve projeleri, aslında onların kendi ekonomik çıkarlarına zarar verecek şekilde tasarlanıyor. Yabancı sermaye ve uluslararası sivil toplum kuruluşları eliyle yürütülen bu projeler, yerel ekonomilere katkı sağlamak yerine, dışa bağımlılığı artırarak, kaynak israfına neden olabiliyor.
***
Birçok ülke, geri dönüşüm sürecinin ardında gizlenen ticari ve siyasi amaçların farkına varmış durumda. Ancak küresel aktörler, bu ülkeleri baskı altına alarak, kendi çevre kirliliği sorunlarını bu ülkelere ihraç ediyor. Geri dönüşüm adına, özellikle gelişmekte olan ülkeler büyük çevresel risklerle karşı karşıya bırakılıyor. Bu ülkeler, sadece kendi atıklarıyla değil, aynı zamanda dışarıdan ithal edilen çöplerle de uğraşmak zorunda kalıyor.
***
Bu noktada, geri dönüşümün dünya genelindeki en temel amacını hatırlamamız gerekiyor: Doğal kaynakları korumak ve çevresel dengeyi sürdürülebilir kılmak. Ancak, bu amacın ticari çıkarlar ve siyasi oyunlar uğruna çarpıtıldığını görmek, küresel bir adaletsizlik yaratıyor. Gelişmiş ülkeler, kendi çevresel sorunlarını “geri dönüşüm” adı altında gelişmekte olan ülkelere ihraç ederek hem çevreyi hem de bu ülkelerin ekonomilerini tehdit ediyor.
***
Çözüm ise oldukça net: Geri dönüşüm projeleri, yerel ihtiyaçlar ve dinamikler doğrultusunda, şeffaf bir şekilde yürütülmeli. Uluslararası baskılara boyun eğmek yerine, ülkeler kendi politikalarını oluşturmalı ve çevresel sürdürülebilirliği gerçekten hedefleyen bir yaklaşımla hareket etmeli. Geri dönüşüm, bir oyun değil, herkesin sorumlulukla katkı sağlaması gereken bir süreç olmalı.