2021 yılının meteorolojik değerlendirmeleri ve iklim raporları dünyada ve ülkemizde yayınlandı. Dünya Meteoroloji Teşkilatı’nın (WMO) raporuna göre 2021 yılı en sıcak 7 yıl içerisinde yer aldı ve sıcaklık verilerinin değerlendirilmesine göre ortalama küresel sıcaklığın sanayi öncesindeki dönemden 1 santigrat dereceden fazla olduğunu açıkladı. Aynı değerlendirmeler ülkemizde Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) tarafından yapılmakta ve her yılbaşında yayınlanmaktadır. Geçtiğimiz günlerde yayınlanan “ Türkiye 2021 İklim Raporu” na göre 2021 yılı Türkiye’de en sıcak 4. yıl olarak gerçekleşti. Rapora göre: “2021 yılı Türkiye ortalama sıcaklığı 14.9°C ile 1981–2010 ortalaması olan 13.5°C’nin 1.4°C üzerinde gerçekleşmiştir. Türkiye ortalama sıcaklıklarında 1998 yılından bu yana (2011 yılı hariç) pozitif sıcaklık farkları mevcuttur. En sıcak yıl 15.5°C ile 2010 yılı olup, 2021 yılı ise 14.9°C ile en sıcak 4. yıl olmuştur.” Son yıllarda yaşanan sıcaklık artışları dikkat çekiyor. 1998 yılından itibaren sıcaklık değerleri sürekli artış gösteriyor. 2021 yılı La Nina soğutucu etkisine rağmen 4. sıcak yıl oldu. Aylık sıcaklık değerlendirmesine göre ise sadece mart, eylül ve ekim aylarında ortalama değerlerin altında, diğer ayların tamamında uzun yıllar ortalama değerlerinin üzerinde gerçekleşti. Aylık sıcaklık artışları en fazla mayıs ayında oldu. Bu ayda 2.6°C’lik sıcaklık artışı dikkat çekiyor. Bu sıcaklık artışı ile mayıs ayı geçmiş yılların en sıcak ayı olarak kayıtlara geçti. *** Bölgemizde de 2021 yılında sıcaklık rekorları kırıldı. Günlük en yüksek sıcaklık değerlerinde ocak ayında artış görüldü. Manisa, Salihli ve İzmir’de ocak ayında yeni maksimum değerler kaydedildi. Ocak ayı bitkilerin soğuklama ihtiyacı açısından önemli. Aralık-ocak-şubat aylarında uyku döneminde olan üzüm bağları, erik ve kiraz ağaçları soğuklama sürelerini bu dönemde tamamlıyor. Kış mevsimi içerisindeki sıcak periyotlar bitkilerde strese neden oluyor. Strese giren bitkinin veriminde ise düşüş oluyor. Sıcaklık dalgalanmaları olarak adlandırdığımız bu olayda son yıllarda artış var. Üzüm bağlarında mahsulden sonra mart ayındaki uyanmaya kadar olan süre soğuklama ihtiyacı için yeterli oluyor. Bu süre zarfında soğuklama süresini tamamlayabiliyor ama sıcaklık dalgalanmalarından olumsuz etkileniyor. Kış mevsiminde görülen yeni ekstrem sıcaklık değerlerinden sonra yaz aylarındaki sıcaklık artışları da dikkat çekti. Temmuz ayının son haftası ile ağustos ayının ilk haftası en sıcak periyot oldu. Bu dönemdeki orman yangınlarında artış var. Yüksek sıcaklıkla beraber nem oranındaki düşüş ve kuru hava ormanların güneye bakan yamaçlarında fön etkisinin de artması ile orman yangınları için büyük risk oluşturuyor. Geçtiğimiz yıl Akdeniz ve Ege Bölgesi’nin güneyinde etkili olan orman yangınlarının büyük bir bölümü bu dönemde görüldü. Yine bu dönemde Manisa ve Akhisar’da en yüksek sıcaklık rekorları kırıldı. Yayınlanan yeni iklim raporu bölgemiz için önemli bilgiler içeriyor. İklim raporunu incelemeye önümüzdeki haftalarda devam edeceğiz. Yağış durumunu ve meteorolojik afetlerdeki artışı değerlendireceğiz.