Merhaba kıymetli okurlarım, bu makalem de mütevazı insanların yaşamlarını konu alacağım, kıymet verip okuma zahmetinde bulunduğunuz için çok teşekkür ederim.
Farklı farklı düşüncelere göre mütevazılık için cahillikten ileri geldiği söylenirken, aslında tam aksine kendine güveni ifade ettiğini ortaya koymakta.
Mütevazılığın filozofları ve edebiyatçıları en çok etkileyen yönü, anlaşılmasının güç olmasıdır. Böbürlenmenin karşıtı anlamındaki mütevazılık, hakkında gerçekten böbürlenemeyeceğiniz bir şeydir. Diğer insanların mütevazı olduğunu söylemek sorun değildir, ancak 'mütevazıyım' demek genellikle bir şakadır. Çünkü bu durumu dillendirmek bile mütevazılıktan uzak bir davranıştır. Bu, gözden uzak tutulması gereken türden bir şeydir, çünkü öz farkındalık onu bozar. Eğer sizde varsa, farkına varmazsınız; sahip olduğunuzu düşünüyorsanız, gerçekten yoktur. Dile düşürmeden onu yaşıyor ve yaşatıyor olmalısınız zaten.
Mütevazı bir insanı anlamak zor olur hele hele bu zamanda ama o insanı iyi anlarsanız nasıl bir güzel alçak gönle sahip olduğunu da anlamış olursunuz. Bu devir de olmayan ama olması her insanda olması gereken bir özelliktir aslında mütevazı olmak.
Cehalet olarak görüp mütevazılık görüşünü reddedenler, bazı alternatifler ortaya koyuyor. Bu kişiler mütevazı olanın herhangi bir konuda cahil olmadığını söylüyor. Bazıları mütevazı insanın tüm insanların ahlaki eşitliğini net bir şekilde anladığını; bazıları da mütevazılığın kendinizi diğer insanlardan daha yüksek bir standartta tutmak anlamına geldiğini ifade ediyor. Bazıları da mütevazı kişinin kendini daha büyük sosyal veya manevi dünyada gördüğünü söylüyor. Tüm farklılıklarına rağmen bu görüşlerde, bir şeyi bilmek konusunda tevazu söz konusudur. Mütevazı insan hiçbir konuda cahil değildir, bunun yerine özel bir şey hakkında doğru olanı yapar. Bu teoriler, mütevazı bir kişinin tam olarak neyi bildiği konusunda farklılaşabilirse de hepsi mütevazılığın cehaletle hiçbir ilgisi olmadığı konusunda hemfikirdir." İnce düşünmek incitse de inceltmemek, kırmamak bilse de karşısındaki insana hissettirmeden aktarıp anlatabilmek gönülleri yıkmadan yıkılmış gönülleri yapabilmek bir mütevazı insanın işidir.
Herkesin eksiği olabilir insanların eksiklerini giderirken veya kırmamak için görmezden gelirken en hassas davranış biçimdir mütevazı olabilmek. Her yaş bize yeni şeyler katarken yeni doğmuş bir çocuk misali her yılın bize daha bilmediğimiz neler katacağını biliyor olmakta mütevazılığa bir örnektir. İster bilim adamı olun ister bir yönetici ama emin olun ben bilirim demek insanın kendisine verdiği en büyük manevi zararlardandır. Adeta bir fanus içine kapatmaktır kendisini, dış gerçek dünyadan kopmuştuk sosyal hale gelmişliktir.
Hayat boyu hiç ummadığımız insanlardan bile öğreneceğimiz o kadar çok şey var ki. Her okulu bitirebilirsiniz ama yaşamınız boyunca hayat okulunuz hiç bitmeyecektir. Yaptığınız güzel işler gösterişsiz ve iddiasız sadece faaliyet olarak olursa insanların gönüllünde daha çok yer edecektir ve toplum her zaman sizi farklı bir noktaya taşıyacaktır.
Mütevazılığın modasının geçtiği gibi bir yanılsama ya da kelimenin çok iyi olmayan şeyleri şirin göstermek için kullanıldığına dikkat çekiyor düşüncesinde olanlar olabilir. Şuna emin olan modası geçmeyecek tek şey alçak gönüllü ve mütevazı olmaktır. Bir insan alçaldıkça yükselir.
Sevgi ve saygılarımla sağlıcakla kalın.