Su/tarım yılı olarak adlandırdığımız takvim, normal kullandığımız takvime göre 3 ay erken başlar. 1 ekim’de başlayarak takip eden yılın 30 Eylül tarihinde tamamlanır. Her yıl ekim ayının başlaması ile beraber tamamlanan su/tarım yılına ait değerlendirmeler yapılır. Su yönetimi ve tarım politikaları için önem arz eden değerlendirmelerin başında da “yağış ve kuraklık değerlendirmesi” gelmektedir. 2021 su/tarım yılına ait yağış değerlendirmesi Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yayınlandı.
**
Ege Bölgesi’nin 1 Ekim 2020-30 Eylül 2021 dönemini kapsayan 2021 su/tarım yılı yağışlarının uzun yıllar ortalama değerlerine göre %18, bir önceki yıla göre de %5 azaldığı belirtilmektedir. Buradaki bir önceki yıla göre yağıştaki düşüş miktarı ilk bakışta az bir miktar olarak algılanabilir. Yalnız, unutmamak gerekir ki bir önceki yıl yağış miktarları zaten düşüktü. İki yıldır devam eden kurak periyot yaşıyoruz. Ege bölgenin 5 tane yağış havzası var. Kuzey Ege, Gediz, Küçük Menderes, Büyük Menderes ve Batı Akdeniz Havzası.
Ege Bölgesi’nin yağış miktarları yıllara göre çok farklılık gösterdiği gibi havzalar arasında da farklılık göstermektedir.
**
Yağış miktarında en fazla düşüş Büyük Menderes Havzasında görülmektedir. Afyon, Aydın ve Denizli illerindeki yağış miktarı uzun yıllar ortalama değerlerine göre %50’den fazla azalma göstermiş durumda. Bu illerdeki yağış azlığı Büyük Menderes Havzasındaki kuraklığın boyutunu göstermektedir. Bu havzanın kuzeyindeki Küçük Menderes havzasında ise yağış fazlalığı dikkat çekmektedir.Ege Bölge’sinde bütün illerde yağış azlığı görülürken İzmir ve çevresinde yağış miktarlarında artış gerçekleşmiştir.
**
Gediz Havzasında da yağış azlığı devam etmektedir. İki yıldır devam eden yağış azlığı ve kuraklık 2021 su ve tarım yılında da etkili olmuştur. Son yağışlar daha çok havzanın batısında önemli bir miktar bırakmıştır. Mevsim itibari ile yağışların düzenli ve topağa nüfuzu etkili olması gerekirken daha çok sağanak şeklinde gerçekleşmiştir.
Bölgemiz ve çevremizdeki havzalar önemli tarımsal ovaları barındırmaktadır. Kuraklık tarımsal faaliyetleri ve rekolteyi etkilemektedir. Suyun önemli bir bölümü yaklaşık %74’ü tarımda kullanılmaktadır. Küresel ısınma ve subtropikal kuşağın kuzeye doğru genişlemesi nedeniyle Akdeniz havzasındaki yağış karakteri ve miktarında değişiklik beklenmektedir. Daha değişik bir ifade ile yağış miktarlarında azalma ve gerçekleşecek yağışlarında şiddetli, kısa süreli ve yüksek miktarda olması beklenmektedir. Bu şekilde suya olan ihtiyaç artacaktır.
**
Su kullanımında sektörel olarak tasarruf yapmalıyız. Tarımsal alanda en iyi tasarruf damla sulamaya geçmekle olacaktır. Basınçlı sulama sistemleri olarak adlandırdığımız bu yöntemle su tasarrufunun yanında tarımsal zararlılarla mücadele etkinliğimiz de artacaktır. Her yıl ekim ayı ile beraber havzanın ve içerisinde yer aldığı kentlerin su bütçesi yapılmalıdır. Bütçesi oluşturulan suyun sektörlere tahsisi yapılmalı ve kullanıcılarla bu bilgiler paylaşılmalıdır. Özellikle tarımda ürün seçimi mevcut suya göre yapılmalıdır.