Mehmet ÇELİKEL
Köşe Yazarı
Mehmet ÇELİKEL
 

9:05 DEN SONSUZLUĞA: FİKİRLER ÖLMEZ...

Bir On Kasım daha geçti. Ama kalbimizde bir yara, her daim özlüyoruz. En önemli ve anlaşılması gereken şey arkada bırakılan miras. Öyle bir miras bıraktı ki bizi geleceğe taşıyacak fikirlerle dolu. Bu nedenle fikirler ölmez. Bu birkaç yıl evvel on kasımda Koç Holdingin kullandığı çok güzel bir deyimdi. Çok şey anlatıyordu. Daha sonrada Öğretmenler Günü'nü kutladık ve yine hatırladık. En değer verdiği kesimdi. Onlarsız yapamıyordu. Mustafa Kemal Atatürk.   Kurtuluş Savaşı bitmiş ülkenin imarı tekrardan yapılacak. Öyle ki her konuda geriyiz. Okuma yazma oranı diye Bir şey yok. Erkeklerde yüzde 2.5, kadınlarda binde 5. Sağlık sorunları var. sıtma Anadolu da kol geziyor. Okul diye Bir şey yok. Lise yalnızca büyük illerde var. İzmir ve İstanbul'da. Halk zaten yorgun ve aç. Sanayi yok ve tarım geri. O günlerde Atatürk öğretmenlere bir konuşmasında şunları söylüyor: Efendiler aramızda bulunan yiğit komutanların kazandığı savaş bazı şeylere zemin hazırlamıştır. Esas savaşı cehaleti yenerek sizler kazanacaksınız.   Öğretmenler onun baş tacı idi. Ekonomi nasıl önemli ise cehaleti yenmek ona göre hepsinden önemli idi. Çünkü açık beyinler her zaman yaratıcı olur ve ülkenin inşaasın da çok büyük faydalar sağlardı. Cahil toplumların büyük devletlerin oyuncağı olacağını çok iyi biliyordu. Bugün çevrenizdeki cahil toplumlara baktınız mı gerçekleri görürsünüz. Cumhuriyetin bize kandırdığı en önemli devrim bence cehaleti yenmek olmuştur. Cahil olmayan bir toplum ekonomiyi de siyaseti de doğru ile yanlışı da bilir. Cumhuriyetin ilanında bu güne birçok okul ve üniversite açıldı ki bu gerçekten fikrin ölmediğini ve yaşadığını gösterir. Hani Haldun Taner in bir esrine verdiği isim gibi: Ölürse ten ölür, canlar ölesi değil. Aynen böyle işte. Fikirleri ve devrimleri yenilenerek devam ediyor.   Ey yükselen yeni nesil, Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltip yaşatacak olan sizlersiniz. Bunun içinde öğretmenlere çok görev düşüyor ve çok çalışmaları gerekiyor. Modern çağa uygun kafaların yetişmesi için ve çağdaş bir toplum olabilmemiz için çok çalışmak ve üretmek şart. Atatürk birde bir büyük devrim yaratmıştır. O da Harf Devrimidir. Hala bugün bile buna karşı çıkan garip kafalar var. İnsanımızın zaten kökünde var olan runik alfabe olan Göktürkçeyi ve ne olduğunu biliyordu. Asıl olan bu gün batı dünyasının kullandığı Latin harflerini oturtmaktı ki şöyle demişti: Bu iş ya altı ayda olur yada hiç. Oldu da. Bir gün Falih Rıfkı Atay'a der: Bugün gazetenin bir yüzünü de Latin harfleri ile basın der. Falih Rıfkı ise: Aman paşam elimizde yeterli hurufat yok ve eksiğimiz var der. Atatürk: Olursa olsun zamanla düzeltirsiniz der. İşte önemli olan bir işe kalkışmak. Hatalar zamanla düzeltilir. Bu cehaleti yenme savaşını da Latin harflerine dönerek daha hızlı kazandı. Türkleri yüzyıllardır kullandığı alfabe runik bir alfabe olan Göktürk alfabesidir ve Latin harfleri gibidir. Sizin yerinizde olsan internetten bakarım. Ben inceledim çünkü. Fikirleri ölmeyecek ve öğretmenler o fikirleri asırlarca aktaracak. Eğer Türkiye Cumhuriyeti'ni sonsuza kadar yaşatmak istiyorsanız o fikirler değer verin ve hep yaşatın. Çünkü onun fikirleri asla ölmez. Yeter ki anlaşılıp anlatılsın. Tüm öğretmenlerimize başarılar dilerim. Saygılarımla...  
Ekleme Tarihi: 26 Kasım 2017 - Pazar
Mehmet ÇELİKEL

9:05 DEN SONSUZLUĞA: FİKİRLER ÖLMEZ...

Bir On Kasım daha geçti. Ama kalbimizde bir yara, her daim özlüyoruz. En önemli ve anlaşılması gereken şey arkada bırakılan miras. Öyle bir miras bıraktı ki bizi geleceğe taşıyacak fikirlerle dolu. Bu nedenle fikirler ölmez. Bu birkaç yıl evvel on kasımda Koç Holdingin kullandığı çok güzel bir deyimdi. Çok şey anlatıyordu. Daha sonrada Öğretmenler Günü'nü kutladık ve yine hatırladık. En değer verdiği kesimdi. Onlarsız yapamıyordu. Mustafa Kemal Atatürk.
 
Kurtuluş Savaşı bitmiş ülkenin imarı tekrardan yapılacak. Öyle ki her konuda geriyiz. Okuma yazma oranı diye Bir şey yok. Erkeklerde yüzde 2.5, kadınlarda binde 5. Sağlık sorunları var. sıtma Anadolu da kol geziyor. Okul diye Bir şey yok. Lise yalnızca büyük illerde var. İzmir ve İstanbul'da. Halk zaten yorgun ve aç. Sanayi yok ve tarım geri. O günlerde Atatürk öğretmenlere bir konuşmasında şunları söylüyor: Efendiler aramızda bulunan yiğit komutanların kazandığı savaş bazı şeylere zemin hazırlamıştır. Esas savaşı cehaleti yenerek sizler kazanacaksınız.
 
Öğretmenler onun baş tacı idi. Ekonomi nasıl önemli ise cehaleti yenmek ona göre hepsinden önemli idi. Çünkü açık beyinler her zaman yaratıcı olur ve ülkenin inşaasın da çok büyük faydalar sağlardı. Cahil toplumların büyük devletlerin oyuncağı olacağını çok iyi biliyordu. Bugün çevrenizdeki cahil toplumlara baktınız mı gerçekleri görürsünüz. Cumhuriyetin bize kandırdığı en önemli devrim bence cehaleti yenmek olmuştur. Cahil olmayan bir toplum ekonomiyi de siyaseti de doğru ile yanlışı da bilir. Cumhuriyetin ilanında bu güne birçok okul ve üniversite açıldı ki bu gerçekten fikrin ölmediğini ve yaşadığını gösterir. Hani Haldun Taner in bir esrine verdiği isim gibi: Ölürse ten ölür, canlar ölesi değil. Aynen böyle işte. Fikirleri ve devrimleri yenilenerek devam ediyor.
 
Ey yükselen yeni nesil, Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltip yaşatacak olan sizlersiniz. Bunun içinde öğretmenlere çok görev düşüyor ve çok çalışmaları gerekiyor. Modern çağa uygun kafaların yetişmesi için ve çağdaş bir toplum olabilmemiz için çok çalışmak ve üretmek şart. Atatürk birde bir büyük devrim yaratmıştır. O da Harf Devrimidir. Hala bugün bile buna karşı çıkan garip kafalar var. İnsanımızın zaten kökünde var olan runik alfabe olan Göktürkçeyi ve ne olduğunu biliyordu. Asıl olan bu gün batı dünyasının kullandığı Latin harflerini oturtmaktı ki şöyle demişti: Bu iş ya altı ayda olur yada hiç. Oldu da. Bir gün Falih Rıfkı Atay'a der: Bugün gazetenin bir yüzünü de Latin harfleri ile basın der. Falih Rıfkı ise: Aman paşam elimizde yeterli hurufat yok ve eksiğimiz var der. Atatürk: Olursa olsun zamanla düzeltirsiniz der. İşte önemli olan bir işe kalkışmak. Hatalar zamanla düzeltilir. Bu cehaleti yenme savaşını da Latin harflerine dönerek daha hızlı kazandı. Türkleri yüzyıllardır kullandığı alfabe runik bir alfabe olan Göktürk alfabesidir ve Latin harfleri gibidir. Sizin yerinizde olsan internetten bakarım. Ben inceledim çünkü.
Fikirleri ölmeyecek ve öğretmenler o fikirleri asırlarca aktaracak. Eğer Türkiye Cumhuriyeti'ni sonsuza kadar yaşatmak istiyorsanız o fikirler değer verin ve hep yaşatın. Çünkü onun fikirleri asla ölmez. Yeter ki anlaşılıp anlatılsın. Tüm öğretmenlerimize başarılar dilerim.
Saygılarımla...
 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.