İlkbahar yaklaşıyor. Ramazan ve bayramlar kapıda. Sınavlarda öyle. Eğitimde ve işlerde depremin freni hissediliyor. Bir felaket yaşadık ve yaraların sarılması çok zaman alacak. Öyle hemen değil. Ancak bu arada ekonomimiz ne durumda olacak. Bunu irdelemek gerek çünkü bazı beklentiler artık değişti ve sorunlar doğabilir.
***
Tarımsal ürünün yüzde 20’si deprem bölgesinden sağlanıyordu. Yani yıkım gören illerden elde edilen tarımsal ürün. Mesela ben yıllar önce bir gerçek yaşamıştım. Adana havalimanında yanımdaki biri ile sohbet etmiştim. Adam kabzımaldı ve Ödemiş ten geliyordu. Gaziantep’ten soğan almaya geldiğini ve 4 kamyon aldığını söyledi. Soğanın merkezi imiş. Tabi başka ürünlerde mevcut. Mesela Maraş ta bağlar ve pamuk var. Çukurova’da da öyle. Diyarbakır mercimek diyarı. Bir arkadaşımın 700 dönüm mercimek tarlası vardı. Malatya kayısı cenneti. Saymakla bitmez. Ama hepsi dur dedi.
BATIYA GÖÇ VAR
Peki yıkım oldu ama toprak duruyor. Ama insanlar durmuyor batıya göç var. Bu üretimi kimle ve nasıl yapacaksınız. İnsanlar can derdinde. Çok zor bir durum ve ele alınması gerek. Yüzde 20’lik bir tarımsal üretim kaybı büyük rakam. Yollar zarar gördü. Evler yıkıldı. Kalacak yer yok. Depolardan bazıları yıkıldı. Kısacası hızlı düşünülmesi gerekiyor. Buna çiftçi borçları dâhil. Özellikle tarımsal kredi borçları. Ötelemekle olmaz. Silinmesi gerek. Ekonomik destek bir yerde.
TURİZMDEN HAYIR BEKLEMEYİN
Turizmden bir hayır beklemeyin. Gaziantep, Urfa ve Mardin yeni yıldızı parlayan yerler. Göbeklitepe başta olmak üzere Zeugma, Hatti ve Balıklıgöl bu yerlerde ve çok turist çekiyor. Hem yerli hem de yabancı. Bunun ekonomiye etkisi fazla. Özellikle Mardin 17 medeniyet eskitmiş bir şehir. Sümerlileri merak eden buraya geliyor. Ama şimdi turizmin durmasıyla bölge halkı dâhil birçok iş etkilenecek. Zaten yıkımın yaralarını sarmak öncelikli ama gelir kaybı da oluştu. Aynı şeyi Antalya ve civarı içinde söyleyebiliriz. Yapılaşmadaki basitlikten ve vurdumduymazlıktan dünyada nasibimizi aldık zaten.
BAHAR VE BAYRAMLAR ZORLU GEÇECEK
Tarım ve turizm başta olmak üzere bahar ve bayramlar zorlu geçecek. Yaz içinde aynı şey söylenebilir ama bu yaraları sarmak için merhem ve bant gerekecek. Yani ekonomik yıkıma destek ki bu çok önemli. Göç faktörü de devreye girince işler daha çatallaşacak ama bir türlü çözmek mümkün. Saygılarımla…