Herkes her şeyden şikayet ediyor. Kimse durumundan memnun değil. Buna devlet kademesi de dahil. Hiç kimse halinden memnun değil. Devamlı bir negatiflik havası esiyor sokaklarda, caddelerde ve evlerde. Çocuklarda bu ortamda büyüyor. Onlarda şikayetçi. Oyuncak alınmadı mı, dersler çok oldu mu, gezmeğe gidilmedi mi. Yani toplumun her kademesi şikayetçi. Ama içlerinde farklı olup şükredenlerde var. Mesela bir arkadaşım var ki ne zaman görsem: Allah bu günümüzü aratmasın diyor. Adam 2008 krizinde bile bu lafı etti yahu. Ama böyle düşünmekte gerekiyor. Gelelim insanı delirten haklı eleştiri ve şikayete.
Şikayet haklı ve akılcı olmalı. Bende şikayet ediyorum. Neye mi? Haksızlığa adaletsizliğe, davranışlara, mantıksızlığa ve akla ters düşen her şeye. Ama dengeli olarak. Haklı olana hakkını vererek. Bu biraz eğitim, mantık süzgeci analitik düşünme gerektirir. Eğer bu bakış açısı ile değerlendirirseniz daha doğruya yönelmişiniz demektir. Elbette bir çok yanlış var hayatımızda. Elbette eleştireceğiz, itiraz edeceğiz. Ama daim şikayet etmek psikolojik bir sorun. Hemen her şeyden şikayet etmek doğru değildir. Unutmayalım bu millet Atatürk ünde söylediği gibi gazi bir millettir. Yok olmak üzere iken yaratılmıştır. Durmadan şikayet akla aykırı bir şey. Ama haklı ve isyan ettirici olursa o ayrı. Hele devletle halk arasındaki.
Şikayet haklı sebeplere dayandıktan sonra kutsaldır. Devlet kademesinde bu gün akılcı olarak yapılan birçok şey var ve takdire şayandır. Dedemler bu günleri görse şaşardı. Gerçekten muhasır medeniyetleri gelecekte arkada bırakabiliriz. Bu Atatürk ün tek idealidir. Olacaktır da. Ne zaman. Gereksiz yere şikayet etmedikten ve eğitimli olduktan sonra. Unutmayalım akıl olmadan vahiy olmaz. Şimdi devletin de hataları var. Hatta bu gün şu yazıyı yazarken bir gazetede bir dostumuzun demeci var. isyan etmiş. Esnafın sicili temizlensin, esnaf artık kredi alamıyor ve işi görülmüyor diye. Haklı isyan, haklı şikayet. Devlet e-haciz koyuyor vergi borçları için. Birde faizlen büyütüyor. Vergiyi almak içinde milletin malına e- haciz koyuyor. Bilgisayar sistemi üstünden. Adamı kımıldayamaz bir hale getiriyor. Ele geçirdi mi yok fiyatına satıyor. Maliyenin amacı vergi tarh ve tahsili mi, yoksa milletin malına el koymak mı? Efendim vergi borçlarını tahsil edemiyoruz. Bu şekilde de edemiyorsunuz ki. Bankadaki hesaba haciz koyuyorsunuz. 10 liralık borç için bütün paralara. Ama adam imza atmadan parayı da alamıyorsunuz. Emlağını da satamıyorsunuz. Ne maliyeye yarıyor ne de mal sahibine. Her taraf tıkanıyor. Adam evvelden fark ederse veya işler berbatlaşırsa malını kaçırıyor birinin üstüne ve hiç bir şey alamıyor devlet. Peki toplumsal uzlaşma olsa ve e-haciz uygulanmasa, eskisi gibi kişinin şartlarına göre yumuşak bir ödeme planı çıkarılsa daha güzel ve kavgasız tahsilat olmaz mı? Kişiye bir zaman tanınsa, geçmişine bakılsa, hatta maliye olarak destek olunsa-batı ülkelerindeki gibi, ki örneği var- hem kişiyi kurtarmış olur hem de tahsilat yapmaz mıyız. Bu haklı bir eleştiri ve şikayet değil mi sizce. Maliye diyecek nasıl yapacağız bunu. Uzman kadroları çalışıp bir yol bulacaklar ve toplum ile barışacaklar. Çünkü inanıyorum ki bu gün vergisini ödüyor dediğin kişilerin çoğu asıl olanı ödemiyor ve kaçınıyor. Ama bu kavgayı gerektirmez.
Toplumsal barışı ekonomik olarak sağlarsanız arkası çorap söküğü gibi gelir. Devlet milletine saygılı olursa milleti de devletine saygılı olur. Yoksa hep kavga eder kaçınır. Vermemek için direnir. Verende tam olarak vermez. O halde neden bu kavga. Çözmek gerek. Hesaplara haciz koyduk, gelin bölelim ödeyin haczi kaldıralım. Kaça böleceksiniz. 5 e mi, 10 a mı? Ya kişi 100 e bölün derse. 10 lira param var, sermaye yapacağım ve çalışacağım, 100 lira devlet borcunu o zaman rahat öderim dediğinde tamam diyecek misiniz?
İşte haklı şikayet. Haksız ve zırva olanlara bir sonraki yazımda değineceğim. Saçmalıklar olsa da haklı olduğumuz şeylerden şikayet edelim. Bir sonraki yazı haksız şikayet.
Saygılarımla...
Anasayfa
Yazarlar
Mehmet ÇELİKEL
Yazı Detayı
Bu yazı 1752+ kez okundu.
DEVLET, MİLLET VE HAKLI ŞİKAYET....
Herkes her şeyden şikayet ediyor. Kimse durumundan memnun değil. Buna devlet kademesi de dahil. Hiç kimse halinden memnun değil. Devamlı bir negatiflik havası esiyor sokaklarda, caddelerde ve evlerde. Çocuklarda bu ortamda büyüyor. Onlarda şikayetçi. Oyuncak alınmadı mı, dersler çok oldu mu, gezmeğe gidilmedi mi. Yani toplumun her kademesi şikayetçi. Ama içlerinde farklı olup şükredenlerde var. Mesela bir arkadaşım var ki ne zaman görsem: Allah bu günümüzü aratmasın diyor. Adam 2008 krizinde bile bu lafı etti yahu. Ama böyle düşünmekte gerekiyor. Gelelim insanı delirten haklı eleştiri ve şikayete.
Şikayet haklı ve akılcı olmalı. Bende şikayet ediyorum. Neye mi? Haksızlığa adaletsizliğe, davranışlara, mantıksızlığa ve akla ters düşen her şeye. Ama dengeli olarak. Haklı olana hakkını vererek. Bu biraz eğitim, mantık süzgeci analitik düşünme gerektirir. Eğer bu bakış açısı ile değerlendirirseniz daha doğruya yönelmişiniz demektir. Elbette bir çok yanlış var hayatımızda. Elbette eleştireceğiz, itiraz edeceğiz. Ama daim şikayet etmek psikolojik bir sorun. Hemen her şeyden şikayet etmek doğru değildir. Unutmayalım bu millet Atatürk ünde söylediği gibi gazi bir millettir. Yok olmak üzere iken yaratılmıştır. Durmadan şikayet akla aykırı bir şey. Ama haklı ve isyan ettirici olursa o ayrı. Hele devletle halk arasındaki.
Şikayet haklı sebeplere dayandıktan sonra kutsaldır. Devlet kademesinde bu gün akılcı olarak yapılan birçok şey var ve takdire şayandır. Dedemler bu günleri görse şaşardı. Gerçekten muhasır medeniyetleri gelecekte arkada bırakabiliriz. Bu Atatürk ün tek idealidir. Olacaktır da. Ne zaman. Gereksiz yere şikayet etmedikten ve eğitimli olduktan sonra. Unutmayalım akıl olmadan vahiy olmaz. Şimdi devletin de hataları var. Hatta bu gün şu yazıyı yazarken bir gazetede bir dostumuzun demeci var. isyan etmiş. Esnafın sicili temizlensin, esnaf artık kredi alamıyor ve işi görülmüyor diye. Haklı isyan, haklı şikayet. Devlet e-haciz koyuyor vergi borçları için. Birde faizlen büyütüyor. Vergiyi almak içinde milletin malına e- haciz koyuyor. Bilgisayar sistemi üstünden. Adamı kımıldayamaz bir hale getiriyor. Ele geçirdi mi yok fiyatına satıyor. Maliyenin amacı vergi tarh ve tahsili mi, yoksa milletin malına el koymak mı? Efendim vergi borçlarını tahsil edemiyoruz. Bu şekilde de edemiyorsunuz ki. Bankadaki hesaba haciz koyuyorsunuz. 10 liralık borç için bütün paralara. Ama adam imza atmadan parayı da alamıyorsunuz. Emlağını da satamıyorsunuz. Ne maliyeye yarıyor ne de mal sahibine. Her taraf tıkanıyor. Adam evvelden fark ederse veya işler berbatlaşırsa malını kaçırıyor birinin üstüne ve hiç bir şey alamıyor devlet. Peki toplumsal uzlaşma olsa ve e-haciz uygulanmasa, eskisi gibi kişinin şartlarına göre yumuşak bir ödeme planı çıkarılsa daha güzel ve kavgasız tahsilat olmaz mı? Kişiye bir zaman tanınsa, geçmişine bakılsa, hatta maliye olarak destek olunsa-batı ülkelerindeki gibi, ki örneği var- hem kişiyi kurtarmış olur hem de tahsilat yapmaz mıyız. Bu haklı bir eleştiri ve şikayet değil mi sizce. Maliye diyecek nasıl yapacağız bunu. Uzman kadroları çalışıp bir yol bulacaklar ve toplum ile barışacaklar. Çünkü inanıyorum ki bu gün vergisini ödüyor dediğin kişilerin çoğu asıl olanı ödemiyor ve kaçınıyor. Ama bu kavgayı gerektirmez.
Toplumsal barışı ekonomik olarak sağlarsanız arkası çorap söküğü gibi gelir. Devlet milletine saygılı olursa milleti de devletine saygılı olur. Yoksa hep kavga eder kaçınır. Vermemek için direnir. Verende tam olarak vermez. O halde neden bu kavga. Çözmek gerek. Hesaplara haciz koyduk, gelin bölelim ödeyin haczi kaldıralım. Kaça böleceksiniz. 5 e mi, 10 a mı? Ya kişi 100 e bölün derse. 10 lira param var, sermaye yapacağım ve çalışacağım, 100 lira devlet borcunu o zaman rahat öderim dediğinde tamam diyecek misiniz?
İşte haklı şikayet. Haksız ve zırva olanlara bir sonraki yazımda değineceğim. Saçmalıklar olsa da haklı olduğumuz şeylerden şikayet edelim. Bir sonraki yazı haksız şikayet.
Saygılarımla...
Ekleme
Tarihi: 22 Haziran 2016 - Çarşamba
DEVLET, MİLLET VE HAKLI ŞİKAYET....
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.