Geçmiş günlerde kitap siparişi vermiştim. Geldi ve içinden bir tanesini çok merak ettiğim için okumaya karar verdim. Andy Weir’in Marslı adlı romanı. İsmini çok duyduğum halde almamıştım. Ama bir solukta kitabın sonuna geldim. Bunun üzerine düşünüp, bu konuda yazayım dedim. Kitap Mars’ta unutulan bir adamın hikayesi ve kurtarma mücadelesini anlatıyor. Hem de bilgi veriyor. Tavsiye ederim.
*******
Enteresan olan kitapta yazanların gerçekle iniltili yani alakalı olması. Mars’a seyahatin 124 gün gibi kısa bir sürede olacağı ve nükleer enerji ile çalışan hızlandırıcı motorların kullanılacağı yazıyor. Kitabın ilk baskısı 2014. Ama geçen gün televizyonda bir kanalda bununla ilgili bir haber vardı. Aynısını söylüyor ve çalışmaların devam ettiğini yazıyordu. NASA bu konuda çok ciddi. Sonunda Mars’a gidecekler ama tüm yanlış delikleri tıkamak ve riski minimuma indirmek için bir çalışma var ve bu öpücükle olmuyor. Para sarf ediliyor. Hem de çok para.
*******
Covid bize bir şey öğretti. Artık çekişmeyi bırakın, azmayın ve bilime önem verin. Ayrının dünyası bilim üzerine yükselecek o kesin. Çocukluğumu hatırlarım; hani Apollo 11 ile Ay’a seyahat yapılmıştı. Yalan diyorlar ama Ay’daki kalan araçlar gözükebiliyor . Huble teleskobu var artık. Samanyolunun merkezindeki hareketleri bile çekiyor. Nebulaları. Karadelikleri vs. gerçekten de çok heyecanlı yıllardı. Türkiye de bile ilgi ile karşılandı. Hele Apollo 13 arızalanıp geri dönme zorluğu yaşandığında, astronotlar için tüm ülkeler ve dünya ayaklandı. Sağ salim döndüler ve anons şöyle idi: 3 tane adamı uzaya göndermek ve bir aksilik halinde onları sağ salim dünyaya geri getirmek. Öylede oldu. İşte o yıllar bilimin aşırı yükselmeye başladığı ve uzayın merak edildiği zamandı. Ben çocuktum ve gazeteden uzay araçlarının resimlerini kesip biriktiriyordum. Hatta ilkokulda ödev olarak verilmişti. Hatırlıyorum.
*******
Sonra ne oldu da uzay çalışmaları askıya alındı. Aslında mekik ile dünya çevresinde çalışmalar yapıldı ama biraz yavaş ve bekleyerek oldu. Kısacası ödenek kesildi. Siyasi bir olgu bence. 2000 li yıllarda üzerine düşülen ve bir kazanç kaynağı olan yapay zeka çalışmaları hız aldı. Yani para ve daha çok para. Kim sallar Ay ı. Ay da üs kurmak para kazandırmaz bu kadar mantığı. Ama bilgi kazandıracaktı. Biliyorsunuz bu gün evlerinizde kullandığınız teflon teknolojisi Skylab’de bulundu. Birçok keşif yapıldı ama dünyadan çıkılmadı. Hem de elde o kadar bilgi ve tecrübe varken. Mars çalışmaları süresiz ertelendi. Omega saatini bile yapmıştı.
*******
Şimdi artık uzay çalışmaları yeni fikrin şafağında. Mars’a gidilecek. Hem de 4 aylık bir sürede. Ve artık uzay çalışmaları yalnız Amerikalı astronotları kapsamıyor. Tüm dünyadan insanlar var. Ruslar ve Çinliler dahil. Bizden bile insanlar seçilebilir. Yani bilim ne siyaset dinliyor, ne milliyet. Evrensel bir düşünce şeklinde çalışıyor. Hummalı bir çalışma var ve bunda Covid’inde felsefik bir etkisi var. Dünya doldu. Yeni dünyalar keşfetmek gerek.
*******
Dünya nüfusu 8 milyarı geçti. Ekolojik kirlenmeden tutun da GDO’nun zararları her yeri sarmış. Ancak dünya ne zaman toparlandı. Kısa sürede olsa. 2020 şubat ile mayıs arasında. İnsanlar evlerine tıkıldı. Kirlilik bitti. Sanayiler, seyahatler durdu. Yalnız gıda üretildi. Havadaki oksijen arttı, kirlilik azaldı, sular birikmeye başladı. Şaka değil, sanayinin su tüketimi durdu çünkü. Sonuçta bu dünya üzerinde pozitif bir etki yaptı. Para ve servetten daha önemli bilgi, tecrübe ve üzerinde yaşadığımız dünya önem arz etmeye başladı. Bu da bazı bilim insanlarını arayışa yönlendirdi. İşte yeni olayların şafağı bu. Artık farklı düşünmek gerekiyor. Önümüzdeki 50 yıl için. Saygılarımla…