Mehmet ÇELİKEL
Köşe Yazarı
Mehmet ÇELİKEL
 

MANİSA'NIN OBRUK OBRUK YOLLARI...

Bir zaman olmasın ki yollar kazılmasın. Bir hat döşeniyor birde bakıyorsunuz ki başka bir hat daha döşeniyor. Tapu dairesinin önünde işler bitmedi hala. Bir gün kapalı bir gün yine kazılıyor. 1. Anafartalar Mahallesi kazıldı, fiber hatlar döşendi ve günlerce tozu gitmedi. Belediye gelipte bir su tutmadı ve her taraf toz içinde kaldı. Şükür ki yağmurlar temizledi.   Şehircilik siyasetle olmuyor. Öncelikle bir planlama dahilinde olması gerek. Mesela nasıl olabilir? Mesela siz bir mahalleyi bir kere kazıp yol kenarına taşlar döşersiniz ve tüm kablolar buradan geçer veya değiştirilir. Kapak taşları. Hatlar mı değişecek. Kapakları kaldırırsınız ve yenisini koyar eskisini alırsınız. Tekrar taşları kapak gibi kapatırsınız. Peki bir soru: Bu taşlar çökmez mi ki? Adam gibi yapmazsanız çöker. Bu konularda medeniyet konuşur. Avrupa'yı sevmem ama bu konularda adamlar bir numara. Hele kanalizasyon işlerinde örnek alınacak yönleri var.   Alt yapı elbette şehirlerin en önemli sorunları ama genellikle belediyeler bu konuya ciddi eğilmezler. Çünkü yapılan iş göz önünde değildir ve unutulur. Bu nedenle İzmir'de Yüksel Çakmur zamanında Alsancak semtinin su boruları ve kanalizasyonları değiştirildikten sonra meydanda eski çıkanlar sergilendi. Yeni konulanları da koydular ve yazdılar: Bunları kullanıyordunuz. Şimdi böyle oldu. Gelen geçen herkes gördü. Anladı.   Yeraltına yatırım en gerekli iştir. Kabul ama ha bire bir yerler kazılıyorsa sonunda halk isyanları oynuyor. Dün otobüsle eve dönerken şoförde isyanları oynuyordu. 75. Yıl Mahallesi'ni kazmışlar ve otursun diye üstün körü kapatmışlar. Adam ben günde 15 kez geçiyorum ne alt takım kaldı ne de lastik dedi. Ama haklı. Nasıl bulduysan öyle bırak diyor halk. Halka rağmen politika olmaz. Kazarken kimseye sormuyorsunuz. Bilmem hangi firmanın kablosu geçecek te neden sorulmayacak. Eğer başına buyruk işler yapılırsa halk elbette tepki verecektir.   Manisa şehri büyüyor ve tabi ki sorunlarda büyüyecek. Köklü çözümler gerekir. Özellikle yollar ve alt yapıda. Arıtmaların sayıları artıyor. Çok güzel ama bunlara giden kanalları da düşünmek gerek. Yolların bakımı şart. Mesela yollarımızda çizgi problemi var. bazı yolların çizgileri silinmiş. Bazılarında hiç yok. Canım ne önemi var demeyin. O çizgiler arabaların rotası. Bizde beyaz çizgi kullanılıyor ama sarı çizgiler özellikle parlak olanlar çok daha iyidir. Kullanıcının gözüne girer ve etkiler. Bunlar bilinen konular. Kavşak çizgilerini ve yönlendirici yazıları yere yazmak çok daha iyidir. Çünkü kullanıcı önüne bakar. Havaya bakmaz.   Diyeceksiniz ki yine eleştirdin. İyi ama çevremde bu konulara karşı çok tepki var. Tanıdık, dost, arkadaşlar hepsi çok şikayetçi. Kazmalardan değil. Kazdıktan sonra eski haline dönememesinden. Bu nedenle ben de o kişilerin şikayetlerini burada yansıtıyorum ki eksiklik giderilsin ve tedbir alınsın. Zaten şehrin trafiği her geçen gün sorun oluyor, birde kazıp yolları kapattınız mı bir felaket.   Mesela bir örnek. Bu gibi işler şehirlerde yazın yapılır. Çünkü şehirler tatil dolayısıyla sakin olur ve yollar dolu değildir. İzmir bu tip işleri gerçekten de yaz aylarında yapar. Üstüne üstlük günler daha uzundur. Kış aylarının çamuru yağmuru zaten problemdir. Böyle düşünüp yaparlar. Sanki öylesi daha iyi. Birde hatırlatayım ki gündüz vakti çöp almak yanlış bir işlem. Özellikle şehir içinde. Çöpler güneş battıktan sonra alınır. Trafik sakin olur. Dikkat edilmesi gereken bir durum. Saygılarımla...    
Ekleme Tarihi: 26 Mart 2017 - Pazar
Mehmet ÇELİKEL

MANİSA'NIN OBRUK OBRUK YOLLARI...

Bir zaman olmasın ki yollar kazılmasın. Bir hat döşeniyor birde bakıyorsunuz ki başka bir hat daha döşeniyor. Tapu dairesinin önünde işler bitmedi hala. Bir gün kapalı bir gün yine kazılıyor. 1. Anafartalar Mahallesi kazıldı, fiber hatlar döşendi ve günlerce tozu gitmedi. Belediye gelipte bir su tutmadı ve her taraf toz içinde kaldı. Şükür ki yağmurlar temizledi.
 
Şehircilik siyasetle olmuyor. Öncelikle bir planlama dahilinde olması gerek. Mesela nasıl olabilir? Mesela siz bir mahalleyi bir kere kazıp yol kenarına taşlar döşersiniz ve tüm kablolar buradan geçer veya değiştirilir. Kapak taşları. Hatlar mı değişecek. Kapakları kaldırırsınız ve yenisini koyar eskisini alırsınız. Tekrar taşları kapak gibi kapatırsınız. Peki bir soru: Bu taşlar çökmez mi ki? Adam gibi yapmazsanız çöker. Bu konularda medeniyet konuşur. Avrupa'yı sevmem ama bu konularda adamlar bir numara. Hele kanalizasyon işlerinde örnek alınacak yönleri var.
 
Alt yapı elbette şehirlerin en önemli sorunları ama genellikle belediyeler bu konuya ciddi eğilmezler. Çünkü yapılan iş göz önünde değildir ve unutulur. Bu nedenle İzmir'de Yüksel Çakmur zamanında Alsancak semtinin su boruları ve kanalizasyonları değiştirildikten sonra meydanda eski çıkanlar sergilendi. Yeni konulanları da koydular ve yazdılar: Bunları kullanıyordunuz. Şimdi böyle oldu. Gelen geçen herkes gördü. Anladı.
 
Yeraltına yatırım en gerekli iştir. Kabul ama ha bire bir yerler kazılıyorsa sonunda halk isyanları oynuyor. Dün otobüsle eve dönerken şoförde isyanları oynuyordu. 75. Yıl Mahallesi'ni kazmışlar ve otursun diye üstün körü kapatmışlar. Adam ben günde 15 kez geçiyorum ne alt takım kaldı ne de lastik dedi. Ama haklı. Nasıl bulduysan öyle bırak diyor halk. Halka rağmen politika olmaz. Kazarken kimseye sormuyorsunuz. Bilmem hangi firmanın kablosu geçecek te neden sorulmayacak. Eğer başına buyruk işler yapılırsa halk elbette tepki verecektir.
 
Manisa şehri büyüyor ve tabi ki sorunlarda büyüyecek. Köklü çözümler gerekir. Özellikle yollar ve alt yapıda. Arıtmaların sayıları artıyor. Çok güzel ama bunlara giden kanalları da düşünmek gerek. Yolların bakımı şart. Mesela yollarımızda çizgi problemi var. bazı yolların çizgileri silinmiş. Bazılarında hiç yok. Canım ne önemi var demeyin. O çizgiler arabaların rotası. Bizde beyaz çizgi kullanılıyor ama sarı çizgiler özellikle parlak olanlar çok daha iyidir. Kullanıcının gözüne girer ve etkiler. Bunlar bilinen konular. Kavşak çizgilerini ve yönlendirici yazıları yere yazmak çok daha iyidir. Çünkü kullanıcı önüne bakar. Havaya bakmaz.
 
Diyeceksiniz ki yine eleştirdin. İyi ama çevremde bu konulara karşı çok tepki var. Tanıdık, dost, arkadaşlar hepsi çok şikayetçi. Kazmalardan değil. Kazdıktan sonra eski haline dönememesinden. Bu nedenle ben de o kişilerin şikayetlerini burada yansıtıyorum ki eksiklik giderilsin ve tedbir alınsın. Zaten şehrin trafiği her geçen gün sorun oluyor, birde kazıp yolları kapattınız mı bir felaket.
 
Mesela bir örnek. Bu gibi işler şehirlerde yazın yapılır. Çünkü şehirler tatil dolayısıyla sakin olur ve yollar dolu değildir. İzmir bu tip işleri gerçekten de yaz aylarında yapar. Üstüne üstlük günler daha uzundur. Kış aylarının çamuru yağmuru zaten problemdir. Böyle düşünüp yaparlar. Sanki öylesi daha iyi. Birde hatırlatayım ki gündüz vakti çöp almak yanlış bir işlem. Özellikle şehir içinde. Çöpler güneş battıktan sonra alınır. Trafik sakin olur. Dikkat edilmesi gereken bir durum.
Saygılarımla...
 
 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.