Menemeni şampiyon yaptıktan sonra Manisaspor'da göreve başladı. İnanın futbol ilgilendiğim bir konu değildir. Ben Beşiktaş'lı olmama rağmen ne maçlarını seyrederim ne de futbolcularının adını bilirim. O nedenle Taner Manisaspor'a geldiği zamanda neden geldiği konusunda bir bilgim yoktu. Menemen den başarı ile ayrıldı ve sanırım yılın antrenörü unvanı da almıştı. Hatta kendi kendime sordum ne işi var Manisaspor'da diye. Şimdi burada ele alacağım konunun futbolla uzaktan yakından alakası yok. İmanla ve inançla alakası var. Ekonomi ile de pek çok alakası var. Top yuvarlakmış dört köşemiş beni enterese etmiyor. Ama yoklukta bu başarı enterese ediyor. Para yok, moral çok nasıl oluyorda oluyor.
İlk önce parasızlıktan transfer yapamadı. Abdullah Mergen ki kendisini takdir ederim bu konuda beraber savaştılar Taner ile, başkan oldu ama kulübün borcu çoktu. Ve kadroyu da dik tutmak gerekiyordu. İşte sanki bir sihirli değnek sallandı üzerlerinden. Başladılar galibiyet üzerine galibiyet almaya. Birinciliğe yerleşip öyle gittiler. Ara transferde yapamadılar. Para yok ki. Devam dediler ve dünkü noktaya kadar geldiler. Bir iki hafta ikinciliği gördüler sonra tekrar ilk sıraya yerleştiler. Bir maç kalmış ki onu da herhalde etten duvar olur bırakmazlar. Gerilimi biraz bertaraf ettiler. Hala parasızlar mı? Evet. Futbolcular maç parası bile alamıyorlar imiş. Borçlular durmadan arıyorlar imiş. Sağlam ve yakın kaynaklardan duydum bunları. Ben inanın ligin ikinci yarısından sonra takip etmeye başladım. Sırf Manisaspor'u. İlginç gelmeye başladı bana. Aç açına top oynayanlar grubu. Bir ara Büyükşehir Belediye Başkanı yardım talebinde bulundu. Hop ikinciliğe düştüler. Hatta Manisaspor başkanı ile Belediye Başkanı tartıştı. Demek ki dedim para bu bunlara gereksiz. Neden? İmanla ve inanarak oynuyorlar dedim. Sizce de öyle değil mi? Parayı kafaya takmıyorlar. Ortaya da alakasız bir tablo çıkıyor.
Buradan hisseler çıkarılabilir. Demek ki para her sorunu çözmüyor. Alırsın parayı uyuşursun ve inancın da yoksa yok olursun. Belki şimdi aynı şeyleri söylüyorsun diyeceksiniz ama bizim atalarımız da bu Cumhuriyeti para ile değil savaşarak imanla kurdular. Para insanı şımartıyor mu acaba. Başarının ve asıl işin önüne mi geçiyor. Bence geçiyor. Nasıl? İşinden önce parayı düşünürsen. Asıl amacının işin ve hedefin olduğunu unutur, para ön planda dersen. Her konuda bu böyledir. Basit ama can alıcı bir konu. Bu insanlar her türlü parasal sorunu ve eleştirileri göz ardı ederek hedefe doğru koştular ve beyinlerini kullandılar. Taner ile her konuştuğumda asla kaygılı değildi. Hep hedefe doğru koştu. Başkanda öyle. Türlü eleştirilere hedef oldular. Herkes dedikodu üretti. Yok hoca gidecekmiş, yok başkan istifa edecekmiş. Ama öyle olmadı. İnsanlar alemin işini düşünürken onlar kendi işlerini düşündüler. Futbolculara ne demeli? Motive olup topu oynadılar. Zafere bir kala bu başarı hepsinin. Buradan çıkacak çok ders var. Oturun tahlil edin. Asla da bu adamları eleştirmeyin. Ben bu konuda kiminle konuştuysam çoğu başaramazlar demişti. Ama başardılar ve dilleri gırtlağa kaçırdılar. Abdullah Mergen, Taner Taşkın ve ekibi bundan sonrasını da götürürler. Kimse bulaşmasın ve ben yaparım demesin. Onlar yaptılar. Herkesin gözünü dışarı fırlata fırlata. İnanıyorum ki yalnız Manisa değil bütün ülkede bunu izliyordur. Başta eleştirenler şimdi yaşa var ol diyor ama bu kişiler neden başında destek vermedi. Bunu kendilerine sorsunlar. Ben başaracaklarına inanıyorum. Teşekkürler Taner Hoca, başkan ve tüm gayret verenler. Haftaya bu işi sonuçlandırın. Utanan utanır, seven zaten destekçidir. Varsın ekonomisi bozuk olsun. O da düzelir. Bu başarıda fakirlik zenginlikten çok daha heybetli gözüküyor.
Saygılarımla...