Manisa büyükşehir oldu ama daha çok yol var katedilecek. Mesela bu yazıda Merkezefendi Devlet Hastanesi'nden söz edelim biraz. Başımızdan geçenler ve bizzat yaşadıklarımız her şekilde bizi şaşırttı. Kadrolar harika ama hastane eksi puan. Neden mi? Yavaş yavaş anlatalım.
Hastane tam bir çorba. Yani bazı bölümler eski çocuk hastanesi tarafında ve bazı bölümlerde eski SSK hastanesi tarafında. Efendim bazı doktorlara çocuk hastanesi tarafında, bazılarınada SSK tarafında bakılıyorsunuz. Yani Moris Şinasi, Merkez Efendi ve Celal Bayar'ın Kardiyoloji Bölümü birbirine girmiş vaziyette. Hastalar, Doktorlar ve müstahden birbirine girmiş durumda. Sonuçta sıkıntılı bir durum sözkonusu.
Şöyle ki 95 yaşındaki babaannemize heyet raporu almaya kalktık. Kayalara tosladık. 8 ila 10 bölüm dolaşacak. Göz ve KBB yani kulak burun boğaz eski SSK tarafı. Doktoru çocuk hastanesi tarafında. Hadi karşıya götürdük. Poliklinikte KBB doktoru 95 yaşında kadını 40 dakika kapısında bekletti. Haliyle doktor odyometri testi dedi. Eyvah, karşı bina 3. kat ve asansör yok. Babaanne nasıl çıkacak? Doktora sorduk. Tutun 3 kişi çıkarırsınız dedi. Bende sigorta attı. Soluğu başhekimlikte aldım. Orada bir sekreter ve doktor vardı ki pırlanta gibi insanlar. KBB doktoruna bak birde ötekilerine. Herneyse birisi sarıldı telefona Merkezefendi Hastanesi'nin Organize Sanayi'deki polikliniğini aradı. Orada odyometre testi varmış. Randevu aldık ve oraya gittik. Şehrin öteki ucu. Araban yoksa başka felaket zaten. Gittik. Harika bir bina. Süper modern bir klinik. Hatta üstüne 2 kat daha yapılsaymış ufak bir hastane olurmuş. Ama doktor yok. Güvenlikçi ile konuştum. Tayin etmiyorlar, kimse gelmek istemiyor ve yılbaşından sonra büyük ihtimalle burası kapanacak dedi. Al bakalım. Yepyeni bir tesisin dibine kibrit suyu. Yazık ki ne yazık. Neyse testi yaptılar ve süper ilgilendiler. Sonra diğer işleri yaptırmak için geri döndük. Bu arada Kadın doğum ile ilgili eski bir raporu arşivden çıkarmak için Celal Bayar'ın yeni yerine gittik. Rapor yok. Neden mi? Efendim 2005 yılında olan bir sel baskınında birçok rapor kayıp. Kurtulanlar da haşat. E bilgisayar da yok mu? O zaman bilgisayarda kayıt yokmuş. Evyah. Evde kopyaları yoksa yandın çıralar gibi. Sonuçta insanların yardımı ve kendi gayretimizle işlerin çoğunu tamamladık.
Bunlar başımızdan geçenlerdi. Ama asıl konu hastanenin hali. Yol yapmayı, geçit yapmayı, parklar yapmayı biliyoruzda neden yanında 18-20 dönüm arazisi olan köhnemiş bir hastane binasını yenileyemiyoruz. Yoksa o arsa için başka planlar mı var? Birilerine mi lazım? İnsan ister istemez düşünüyor. Kamu için hele hastanenin aciliyeti yüksektir. Muhteşem bir yer yapılabilir. Milyon sayıda insana hizmet eder. Ağaçları bile kesmeye gerek yok. Makinesi var. Söküp başka yere dikiyor. Giriş ve çıkış kolay olur çünkü ana cadde üzerinde. Kısacası acil olarak uygulamaya koymak gerek çünkü tüm insanlar, çalışan ve hastalar zor durumda ama aldıran pek yok gibi. Ayrıca çalışır. Ama bu iş beklemez. Hemen uygulamaya koymak gerek. İnanmayanın gidip bir gününü orada geçirmesi yeter. Fotoğraf gibi sorunları görür.
Sağlık insan için en önemli şeydir ve sağlıkla oyun olmaz. Bugün hastaneler adam almıyor. O nedenle halka hizmet hakka hizmet ise acilen bu konu için önlem alınması lazım. Ama özel hastanelerin işine gelmiyor ve yeni hastanenin yapılması onların işlerini düşüreceği kanısı varsa buda yakışık almaz. Böyle düşünmek hainliktir. Hiç kimseye yakışmaz ve öyle düşünen kişiye de faydası asla olmaz. Zaten o tip insanların düşüncelerini asla kale bile almam, hiç ilgilenmem. Sağlık ile insanları ve devleti soyan tipler. Bir an önce yeni hastanemize kavuşmak dileğiyle. Saygılarımla.