Mustafa ATALAY
Köşe Yazarı
Mustafa ATALAY
 

OKULLAR TATİL!

Değerli dostlar, geçtiğimiz Cuma günü 2024-2025 eğitim öğretim yılının birinci dönemi sona erdi. Öğretmenlerimizle birlikte öğrencilerimiz de 15 günlük dinlenme molası aldılar. Bu süreçte bazı öğrencilerimiz eksiklerini tamamlama çalışması içinde iken büyük çoğunluğu da “Ohh, tatil. Şöyle bir gezip tozalım, kafamıza göre takılalım!” anlayışında. *** Yirmi milyon dolaylarında öğrencimiz var. Bu öğrencilerimiz, 15 gün boyunca okula gitmeyecekler. Dediğim gibi bazıları eksiklerini tamamlamak için ders çalışacaklar, kurslara gidecekler, tekrar yapacaklar; ama büyük çoğunluğu da günlerini gün edecekler. Okuldaki rahatlıkları, vurdumduymazlıkları bu tatilde de sürecek. Bakınız değerli yol ve düşünce arkadaşımız Mustafa KIZIKLI gönüldaşımızın sosyal medyada paylaştığı çok anlamlı bir paylaşım var. O paylaşımı birlikte okuyalım ve değerlendirelim. *** Sayın Öğrenci Velilerimiz; Bilindiği üzere karneler verildi ve okullar iki haftalık ara tatile girdi. Fakat eğitimde süreklilik olmazsa olmazdır. Çocuklarınızın bu tatil sürecinde bocalamamaları, eğitimden kopmamaları için evinizde onlara okul ortamı oluşturun. Çocuklarınız okuldaki davranışlarını evlerinde de sergileyebilsinler. Örneğin ayakkabı izlerini duvara çıkarabilsinler. Evinizdeki masalara, dolaplara kazıyarak sevgililerinin adlarını yazabilsinler. Girip çıktıkları her odanın ışıklarını açık bırakabilsinler. Odaların kapılarını rahatça çarpabilsinler. Tuvaleti kirli bırakabilsinler. Yedikleri, içtikleri her şeyin kabuklarını, artıklarını gelişi güzel atsınlar. Evinizdeki cihazlara zarar verebilsinler. Yüksek sesle bağırıp garip garip sesler çıkarabilsinler. Tuvalette sigara içebilsinler. En yaratıcı ve ahlaksız küfürleri edebilsinler. *** Liseli kız çocuklarınız evde de makyaj yapabilsinler. Yaşıtı olan oğlanlarla lanlı lunlu konuşup alttan üstten küfür edebilsinler. Onlara bir şeyler anlatmaya çalışırken veya sofrada yemek yerken sosyal medyada, instagramda, facebookta gezinebilsinler, mesajlaşsınlar, oyun oynasınlar, saçma sapan videolar izlesinler; ama siz sakın müdahale etmeyin, sabırlı olun, telefonlarını ellerinden almaya kalkışmayın. Çocuğunuz tüm bunları yaparken oldukça sakin davranın. Onlara sakın kızmayın, bağırmayın. Hele hele sakın vurmaya kalkmayın. Alimallah çocuğunuzun psikolojisi bozulur!.. Şurada 15 gün bir veya iki çocuğa katlanacak, idare edeceksiniz. Sonra yine okullarına gidip orada yapacaklar bunları. Aylar boyu onlarca çocuk idare etmeyeceksiniz, az sabır. Bakın psikoloji önemli. Bozulursa düzelmez. Sonra anne baba olarak çocuğumun psikolojisi bozuldu, diye birbirinizden şikayetçi olmayın. Sizlerin çelik gibi sinirleriniz olduğundan psikolojinizin bozulması mümkün değildir, sakin olun. Sevgili veliler! Güzel bir tatil geçirmeniz dileğiyle iyi tatiller… HER ŞEYİ HAZIR BULDUKLARI İÇİN ÇOK RAHATLAR Değerli gönüldaşımız, yol ve düşünce arkadaşımız Mustafa KIZIKLI’nın paylaşımı böyle. Evimizdeki, çevremizdeki çocuklara bir kez daha bakalım. Davranışlarını, alışkanlıklarını, yaptıklarını, yapmadıklarını iyi gözlemleyelim. Her şeyi hazır buldukları için çok rahatlar. Her şeye çok kolay ulaştıkları için aşırı rahatlar. Eldekilerin değerini ve önemini anlamıyorlar. O kadar rahat ve sorumsuz davranıyorlar ki hiçbir şey umurlarında değil. Varsa yoksa kendileri. Her şeyin kendi istedikleri gibi olmasını istiyorlar.  Şimdiki çocuklar ve gençler öyle bir duruma getirildi ki gelecekleri hiç iç açıcı değil. Bir akademisyenin önemli bir paylaşımı dikkatimi çekti. *** Şöyle diyor: “Çocuklar, evin efendisi gibi oldular. Konfor içinde kişilik gelişmez. Konfor içinde psikolojik sağlamlık oluşmaz. Psikolojik sağlamlığı olan bir çocuk yetiştirmek istiyorsak onu yalnızca hayatın konforlu, hoş yönlerine değil, hayatın gerçekleriyle de yüzleştirmemiz gerekiyor. Bunu yapmadığımız zaman, bu şuna benziyor; çocuğu sera çiçeği gibi büyütüyorsun, dışarı çıkardığında ilk fırtınada yıkılıyor.” HERKES AYNAYA İYİ BAKSIN Sevgili veliler, durumunuzu ve davranışlarınızı bir kez daha gözden geçirin. Neyi yanlış neyi doğru yaptığınızı tartıya koyun. Artıları ve eksileri değerlendirin. Herkes aynaya iyi baksın. O ayna da yetiştirdiğiniz çocuklarınızdır. Sözün Özü: Aşırı vericilik, kime uygulanırsa uygulansın, o kişiye iyilik değil kötülüktür. Dr. Nil KESKİN
Ekleme Tarihi: 21 January 2025 - Tuesday

OKULLAR TATİL!

Değerli dostlar, geçtiğimiz Cuma günü 2024-2025 eğitim öğretim yılının birinci dönemi sona erdi. Öğretmenlerimizle birlikte öğrencilerimiz de 15 günlük dinlenme molası aldılar. Bu süreçte bazı öğrencilerimiz eksiklerini tamamlama çalışması içinde iken büyük çoğunluğu da “Ohh, tatil. Şöyle bir gezip tozalım, kafamıza göre takılalım!” anlayışında.

***

Yirmi milyon dolaylarında öğrencimiz var. Bu öğrencilerimiz, 15 gün boyunca okula gitmeyecekler. Dediğim gibi bazıları eksiklerini tamamlamak için ders çalışacaklar, kurslara gidecekler, tekrar yapacaklar; ama büyük çoğunluğu da günlerini gün edecekler. Okuldaki rahatlıkları, vurdumduymazlıkları bu tatilde de sürecek. Bakınız değerli yol ve düşünce arkadaşımız Mustafa KIZIKLI gönüldaşımızın sosyal medyada paylaştığı çok anlamlı bir paylaşım var. O paylaşımı birlikte okuyalım ve değerlendirelim.

***

Sayın Öğrenci Velilerimiz; Bilindiği üzere karneler verildi ve okullar iki haftalık ara tatile girdi. Fakat eğitimde süreklilik olmazsa olmazdır. Çocuklarınızın bu tatil sürecinde bocalamamaları, eğitimden kopmamaları için evinizde onlara okul ortamı oluşturun. Çocuklarınız okuldaki davranışlarını evlerinde de sergileyebilsinler. Örneğin ayakkabı izlerini duvara çıkarabilsinler. Evinizdeki masalara, dolaplara kazıyarak sevgililerinin adlarını yazabilsinler. Girip çıktıkları her odanın ışıklarını açık bırakabilsinler. Odaların kapılarını rahatça çarpabilsinler. Tuvaleti kirli bırakabilsinler. Yedikleri, içtikleri her şeyin kabuklarını, artıklarını gelişi güzel atsınlar. Evinizdeki cihazlara zarar verebilsinler. Yüksek sesle bağırıp garip garip sesler çıkarabilsinler. Tuvalette sigara içebilsinler. En yaratıcı ve ahlaksız küfürleri edebilsinler.

***

Liseli kız çocuklarınız evde de makyaj yapabilsinler. Yaşıtı olan oğlanlarla lanlı lunlu konuşup alttan üstten küfür edebilsinler. Onlara bir şeyler anlatmaya çalışırken veya sofrada yemek yerken sosyal medyada, instagramda, facebookta gezinebilsinler, mesajlaşsınlar, oyun oynasınlar, saçma sapan videolar izlesinler; ama siz sakın müdahale etmeyin, sabırlı olun, telefonlarını ellerinden almaya kalkışmayın. Çocuğunuz tüm bunları yaparken oldukça sakin davranın. Onlara sakın kızmayın, bağırmayın. Hele hele sakın vurmaya kalkmayın. Alimallah çocuğunuzun psikolojisi bozulur!.. Şurada 15 gün bir veya iki çocuğa katlanacak, idare edeceksiniz. Sonra yine okullarına gidip orada yapacaklar bunları. Aylar boyu onlarca çocuk idare etmeyeceksiniz, az sabır. Bakın psikoloji önemli. Bozulursa düzelmez. Sonra anne baba olarak çocuğumun psikolojisi bozuldu, diye birbirinizden şikayetçi olmayın. Sizlerin çelik gibi sinirleriniz olduğundan psikolojinizin bozulması mümkün değildir, sakin olun. Sevgili veliler! Güzel bir tatil geçirmeniz dileğiyle iyi tatiller…

HER ŞEYİ HAZIR BULDUKLARI İÇİN ÇOK RAHATLAR

Değerli gönüldaşımız, yol ve düşünce arkadaşımız Mustafa KIZIKLI’nın paylaşımı böyle. Evimizdeki, çevremizdeki çocuklara bir kez daha bakalım. Davranışlarını, alışkanlıklarını, yaptıklarını, yapmadıklarını iyi gözlemleyelim. Her şeyi hazır buldukları için çok rahatlar. Her şeye çok kolay ulaştıkları için aşırı rahatlar. Eldekilerin değerini ve önemini anlamıyorlar. O kadar rahat ve sorumsuz davranıyorlar ki hiçbir şey umurlarında değil. Varsa yoksa kendileri. Her şeyin kendi istedikleri gibi olmasını istiyorlar.  Şimdiki çocuklar ve gençler öyle bir duruma getirildi ki gelecekleri hiç iç açıcı değil. Bir akademisyenin önemli bir paylaşımı dikkatimi çekti.

***

Şöyle diyor: “Çocuklar, evin efendisi gibi oldular. Konfor içinde kişilik gelişmez. Konfor içinde psikolojik sağlamlık oluşmaz. Psikolojik sağlamlığı olan bir çocuk yetiştirmek istiyorsak onu yalnızca hayatın konforlu, hoş yönlerine değil, hayatın gerçekleriyle de yüzleştirmemiz gerekiyor. Bunu yapmadığımız zaman, bu şuna benziyor; çocuğu sera çiçeği gibi büyütüyorsun, dışarı çıkardığında ilk fırtınada yıkılıyor.”

HERKES AYNAYA İYİ BAKSIN

Sevgili veliler, durumunuzu ve davranışlarınızı bir kez daha gözden geçirin. Neyi yanlış neyi doğru yaptığınızı tartıya koyun. Artıları ve eksileri değerlendirin. Herkes aynaya iyi baksın. O ayna da yetiştirdiğiniz çocuklarınızdır.

Sözün Özü:

Aşırı vericilik, kime uygulanırsa uygulansın, o kişiye iyilik değil kötülüktür. Dr. Nil KESKİN

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.