Değerli dostlar, daha önceki yazılarımda belirttiğim gibi sanal dünyada o kadar ilginç, farklı ve yararlı bilgiler ve yazılar var ki bunları okumak ve bunlardan yararlanmak gerçekten çok güzel.
Yine bu hafta da sanal ortamdan alıntıladığım ilginç bir bilgiyi paylaşacağım.
Amerika’daki George Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi müdürü, yaşlı kişilerin beyinlerinin yaygın olarak inanıldığından çok daha esnek olduğunu savunuyor. Bu yaşta, beynin sağ ve sol yarım kürelerinin etkileşimi uyumlu hale gelir ve bu da yaratıcılığı genişletir. Bu yüzden 60 yaş üstü insanlarda yaratıcı çalışmalara başlayan birçok kişilik bulabilirsiniz.
Bu yaşta beyin, gençlikteki kadar hızlı değildir; ancak esneklik kazanır. Bu nedenle yaşla birlikte doğru kararları verme olasılığı artar ve olumsuz duygulardan etkilenme azalır. İnsan düşünsel etkililiğin ve etkinliğin zirvesi, beynin tüm gücüyle çalışmaya başladığı 70’li yaşlarda gerçekleşir. Zamanla nöronlar arasında sinyallerin hızlı geçişini kolaylaştıran bir madde olan beyindeki Miyelin oranı artar. Bu nedenle düşünsel yetenekler ortalamaya göre yüzde 300 oranında artar. Ve bu Miyelin maddesinin etkin üretiminin zirvesi 60 ila 80 yaşları arasında olması. Ayrıca ilginç olan, 60 yıl sonra bir kişinin aynı anda 2 yarım küre kullanabilmesi. Bu durum, çok daha karmaşık sorunları çözmeyi sağlar.
Yine Montreal Üniversitesi'nden Profesör Monchi Uri, yaşlı bir kişinin beyninin en az enerji tüketen yolu seçtiğine, gereksiz olanı kestiğine ve sorunu çözmek için yalnızca doğru seçenekleri bıraktığına inanıyor.
Farklı yaş gruplarının katıldığı bir çalışma yapılmış.
Bu çalışmada 60 yaş üstü olanlar, daha doğru kararlar verirken gençlerin kafası oldukça karışık çıkmış.
Bu belirlemelerden sonra 60-80 yaş aralığındaki beyinlerin özellikleri şöyle sıralanıyor.
***
Çevremizdekilerin dediği gibi beyindeki nöronlar ölmez. Bir kişi zihinsel çalışma yapmazsa aralarındaki bağlantılar kolayca ortadan kalkar.
Bilginin yoğunluğundan dolayı dikkat dağınıklığı ve unutkanlık ortaya çıkar. Bu nedenle tüm hayatınızı gereksiz ve önemsiz şeylere odaklamanıza gerek yoktur.
Bir kişi, 60 yaşından itibaren karar verirken gençler gibi aynı anda bir yarım küreyi değil, ikisini birden kullanır.
Sonuç: Bir kişi sağlıklı bir yaşam biçimi sürdürüyorsa, hareket ediyorsa, uygulanabilir bir tam fiziksel ve tam zihinsel etkinliğe sahipse düşünsel yetenekler yaşla birlikte azalmıyor, büyüyor; hatta 80’li 90’lı yaşlarda zirveye ulaşıyor.
Bu yüzden yaşlılıktan korkulmamalı. İnsanlar kendilerini düşünsel olarak geliştirmeye çalışmalı.
Örneğin yeni el sanatları öğrenmeli, müzikle uğraşmalı, müzik aletleri çalmayı öğrenmeli, resim yapmalı, dans etmeli!
***
Hayata ilgi gösterilmeli, yeni arkadaşlar edinmeli, tanıştığı kişilerle iletişim kurmalı ve bu iletişimi geliştirmeli, gelecek için yeni planlar yapmalı, elden geldiğince gezmeli, gezilere katılmalı.
Yaşamın farklı alanlarına da girilmeli; açık alanlara, mağazalara, kafelere, konserlere gitmeli.
İnsan kendini soyutlar, tek başına kalıp bir yere kapanırsa bunun gibi durumlar herkes için yıkıcı olur. İnsan, düşünsel yaşamalı; çünkü tüm güzel şeyler hala önümüzde.
Yine benzer konu üzerinden Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan başka bir araştırma çok ilginç bulgulara ulaşmış.
Ancak o ilginç bulguları haftaya bırakalım.
Gerçekten çok güzel ve ilginç bilgiler.
Haftaya görüşmek üzere…
Sözün Özü
Yaşlanmadan akıllanmayı çok isterdim. Bernard Shaw