Pazarın gelişi cumartesiden belliydi. Beklenen oldu. Yerel seçimler beklendiği gibi sonuçlandı. Şaşıranlar da oldu elbet. Şaşıranların başında dolar geliyordu. Önce durdu sonra geriledi ve saygı duruşuna geçti. Seçim sonuçlarına, halkın iradesine saygı duyulursa, gereği yapılırsa, dolar düşüşe geçer. Eğer, halkın iradesine saygı duyulmazsa, yasalar görmezlikten gelinirse, keyfi işlemler devam ederse, dolar çıldırmış boğa gibi harekete geçer, fiyatlar artar milletin canı yanar.
***
Türkiye Cumhuriyeti’nin eşit yurttaşları olarak, sevincimizle coşup derdimizle dertlenebiliyorsak, kol kola verip yürüyebiliyorsak, birlikte üretip hakça paylaşabiliyorsak, kentlerimizde birlik, barış kardeşlik ve dayanışma içinde yaşayabiliyorsak biz güçlü milletiz diyebiliriz. Van’daki yurttaşımızın ayağına diken battığında, ben Manisa’da acısını duyabiliyorsam, orada yapılan yanlışa buradan dur diyebiliyorsam, dünyanın en mutlu en güçlü ülkesi Türkiye olur.
***
Manisa’da halkın iradesine saygı duyulurken, doğuda duyulmuyorsa, ne huzur gelir ne de gelişme olur. Benim kürt, alevi, sünni her etnik kökenden, her inançtan dostlarım, arkadaşlarım, yoldaşlarım var onlar bana dostça kardeşçe bakıyorlar, bende onlara aynı gözle, aynı sözle, aynı duygularla yaklaşıyorum.
YÜREKLERDEN KİN VE NEFRET ATILMALI
Barış, kardeşlik, dayanışma için yüreklerden kin ve nefret atılmalı, sevgiye ve kardeşliğe yer açılmalı. Biz bunu Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda ve Cumhuriyeti kurarken yaşamadık mı? Yaşadık elbet. Çanakkale’de dedelerimiz birlikte yatıyorlar. Atatürk "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir."….. "Dünyanın bize hürmet göstermesini istiyorsak, ilk önce biz kendi benliğimize ve milliyetimize bu hürmeti; hissi, fikri ve fiili olarak bütün davranış ve hareketlerimizle gösterelim; bilelim ki millî benliğini bulmayan milletler başka milletlerin avıdır. Millî mücadeleyi yapan, doğrudan doğruya milletin kendisidir; Milletin evlatlarıdır. Millî Mücadele'de şahsî hırs değil, millî izzeti nefs, gerçek saik olmuştur." diyor Atatürk.
BU KENTTE BİRLİKTE YAŞIYORUZ
Bu topraklarda Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları olarak birlikte mutluluk içinde yaşayacağız. Bunu sağlayacak olan milletin kendisidir. Bunu yaraları kaşıyarak değil, birbirimize sahip çıkarak yapacağız. Yerel seçimlerde, oy verenler-vermeyenle, seçilenler-seçilmeyenlerle, bu kentin havasını birlikte soluyoruz. Bu kentte birlikte yaşıyoruz. Yüreğimizden varsa öfke kin ve nefreti atıp, sonuçları saygıyla karşılayıp işimize bakalım. Sevgi, hukuka saygı sorunların ilacıdır.
YAPACAK ÇOK İŞİMİZ VAR
Kitaplığımda bir anayasa kitapçığı var. Aslında her zaman cebimde taşımak isterim. Arada bir okurum da. Özellikle hepinizin bildiği, bazılarımızın sahip çıktığı, bazılarının da değiştirmek istediği Anayasamızın 2. maddesini paylaşıyorum: “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.” Uzun söze gerek yok. Yönetenler, yönetilenler bu ülkenin soran sorgulayan etkin yurttaşları bu maddeye sahip çıkarsa ve bu maddenin gereği yapılırsa, bulutlar, kuşkular dağılır ülkemizin önü açılır.
ZAMAN HIZLA GEÇİYOR. YAPACAK ÇOK İŞİMİZ VAR
“Çalışmadan, yorulmadan ve üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.” diyor Atatürk. Çok çalışacağız. Cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkacağız. Zamanın değerini bileceğiz. Şu iyi bilinsin ki, ne Atatürk’ten ne de kurduğu cumhuriyetten vazgeçeriz. Görevimiz cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmak olacaktır…
YENİ YÜZYILDA SİVİL KATILIM GÜÇLENECEK
Halk, bundan böyle karar süreçlerine katılacak. Görevi seçimden seçime oy kullanmakla sınırlı kalmayacak. Yeni yüzyılda sivil katılım güçlenecek. Benim işim sivil katılım için kolları sıvamak olacak… Zaman bazılarımıza bol gelirken, bazılarımıza yetmiyor. En kıt kaynağımız zaman çok çalışacağız. Çağdaş uygarlık düzeyine ulaşıp aşacağız. Bu güzel ülkede kardeşçe yaşayacağız, birlikte üretip hakça paylaşacağız. Bu güzel ülkenin güzel insanları bizden hizmet bekliyor. Güzel Günler Bizi Bekliyor.