Satırlarla değil, dizelerle anlatayım istedim derdimi.
Köşe yazım yerine, iki şiirimi paylaşıyorum köşemin okuyucusu dostlarla.
Arada bir şiir yazmak ve paylaşmak güzel oluyor. Yazdıklarımı beğenen dostlar olunca da yeni şiirler çıkıyor ortaya.
İşte size aynı gün yazılan iki şiir:
SİPİL’İN ZİRVESİNDE
sipil’in zirvesinden
kuzeye
gediz ovasına bakıyorum
gediz ağlıyor
ben ağlıyorum
sipil’in zirvesinden
doğuya
yükselen dumanlara bakıyorum
çöplük yanıyor
ben yanıyorum
sipil’in zirvesinden
kuzey bayıya
taşa dönüşen niobe’ye bakıyorum
taşlaşmış yürekler geliyor aklıma
kahroluyorum
sipil’in zirvesinde susuyorum
sesinizi duyuramıyorum
sipil’in zirvesinde ağlıyorum
sipil’in zirvesinden
görüyorum
pelops atlı arabasını sürüyor batıya doğru
fildişi omuzlu yiğit
uygarlık ekiyor
fildişi omuzlu yiğit pelops
gitti gidiyor batıya doğru
uygarlık ekiyor
sipil’in zirvesinden
bakıyorum
yanıyorum
ağlıyorum
üşüyorum
yorum
yorum
bi yorum yapamıyorum
sipil’in zirvesinde
yalnız başıma ağlıyorum…
YALNIZ ADAM
eskiden,
çok eskiden de değil
anımsadığıma göre
tek katlı bahçeli
şirin bir manisa evi vardı bu sokakta
şimdiyse üzerime çullanan
koca bir apartman…
eskiden ağaçlar vardı
şimdi beton
eskiden pencerelerde saksılar vardı
saksılarda çiçekler açardı
şimdi tüm pencereler kapalı
eskiden güleç yüzlü komşular vardı
selamlaştığım
şimdikileri tanımam
eskiden köylüydüm
sokaklarda çoğalırdım
şimdi kentliyim
kalabalıklar içinde yalnız
yalnız kaldım…
Anasayfa
Yazarlar
Mustafa PALA
Yazı Detayı
Bu yazı 1240+ kez okundu.
İKİ ŞİİR
Satırlarla değil, dizelerle anlatayım istedim derdimi.
Köşe yazım yerine, iki şiirimi paylaşıyorum köşemin okuyucusu dostlarla.
Arada bir şiir yazmak ve paylaşmak güzel oluyor. Yazdıklarımı beğenen dostlar olunca da yeni şiirler çıkıyor ortaya.
İşte size aynı gün yazılan iki şiir:
SİPİL’İN ZİRVESİNDE
sipil’in zirvesinden
kuzeye
gediz ovasına bakıyorum
gediz ağlıyor
ben ağlıyorum
sipil’in zirvesinden
doğuya
yükselen dumanlara bakıyorum
çöplük yanıyor
ben yanıyorum
sipil’in zirvesinden
kuzey bayıya
taşa dönüşen niobe’ye bakıyorum
taşlaşmış yürekler geliyor aklıma
kahroluyorum
sipil’in zirvesinde susuyorum
sesinizi duyuramıyorum
sipil’in zirvesinde ağlıyorum
sipil’in zirvesinden
görüyorum
pelops atlı arabasını sürüyor batıya doğru
fildişi omuzlu yiğit
uygarlık ekiyor
fildişi omuzlu yiğit pelops
gitti gidiyor batıya doğru
uygarlık ekiyor
sipil’in zirvesinden
bakıyorum
yanıyorum
ağlıyorum
üşüyorum
yorum
yorum
bi yorum yapamıyorum
sipil’in zirvesinde
yalnız başıma ağlıyorum…
YALNIZ ADAM
eskiden,
çok eskiden de değil
anımsadığıma göre
tek katlı bahçeli
şirin bir manisa evi vardı bu sokakta
şimdiyse üzerime çullanan
koca bir apartman…
eskiden ağaçlar vardı
şimdi beton
eskiden pencerelerde saksılar vardı
saksılarda çiçekler açardı
şimdi tüm pencereler kapalı
eskiden güleç yüzlü komşular vardı
selamlaştığım
şimdikileri tanımam
eskiden köylüydüm
sokaklarda çoğalırdım
şimdi kentliyim
kalabalıklar içinde yalnız
yalnız kaldım…
Ekleme
Tarihi: 24 Nisan 2012 - Salı
İKİ ŞİİR
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.