Yazımın başlığından da anlaşıldığı gibi, bugün turizm üzerine yazmaya çalışacağım. Aslında yazımın tam başlığı “Manisa’nın Turizm Seferberliği ve Markalaşma Projesi” olmalıydı. Neden mi?  Manisa Valisi Sayın Halil İbrahim Daşöz projesine bu adı verdiği için. Sayın Daşöz’ün projesini yazacağım bugün. Her gün yazsam, her gün konuşsam bıkmadan usanmadan yazıp konuşacağım konu olur turizm. Vali deyince benim aklıma, toplantılara katılan, kısa protokol konuşmaları yapan, kente gelenleri makamında konuk eden, açılış ve temel atma benzeri törenlere katılan, çevresinde hep birilerinin koşuştuğu, hep birilerinin bir şeyler istediği birileri gelir. Sayın Daşöz’ün bildiğim vali tanımının dışında olduğunu görünce önce şaşırdım. Daha yakından izlemeye başladım. Tanıdıkça da ilgim arttı. Manisa ilk kez, önce yönettiği kenti tanımaya çalışan, bunu kısa sürede başaran, sonra “bu kent nasıl daha ileri noktalara taşıyabilirim” diyerek çalışmaya koyulan, altını çizerek söylüyorum PROJE HAZIRLAYAN ve bunu kent halkıyla paylaşan bir vali ile ilk kez karşılaşıyorum.  Proje hazırlan vali deyince, hazırladığı projelerden örnekler vermeliyim diye düşündüm. İşte size örnek: “251 Bin Dev Öğrenci Projesi” işte size bir örnek daha: “Manisa’nın Turizm Seferberliği ve Markalaşma Projesi” İki önemli konu ve ikin önemli proje. Yapılacak iş, Sayın Daşöz’ü kutlamak ve projelerin başarılı olması için katkıda bulunmaktır. Yaşadığı kenti seven, bir Manisalı olarak, gücüm yettiğince, Sayın Daşöz’ün projelerine katkıda bulunmaya çalışacağım. Bunu yapanların sayısı artsın istiyorum. İşte bu nedenle, Sayın Daşöz’ün projelerini yazacağım, konuşacağım. Yazmak konuşmak yetmez elbet, görev alıp çalışmak gerek… Değerli Manisalılar,  “251 Dev Öğrenci Projesi” kentimiz için, kentimizin geleceği için önemli bir proje. “Manisa’nın Turizm Seferberliği ve Markalaşma Projesi” de öyle. Ne olur ilgisiz kalmayalım. İlgi göstermezsek, bilemeyiz. Bilmezsek katkıda bulunamayız. İlgileneceğiz, bileceğiz ve katkıda bulunacağız. Manisa Valisi Sayın Daşöz “İnanırsak, çalışırsak başarabiliriz” diyor. Manisa turizmde hak ettiği olması gerektiği yerde değil. Ancak, görkemli geçmişi, doğal güzellikleri ve değerlendirilebilecek zenginlikleri var. Bu açık gerçeği görür ve inanırsak ve çalışırsak, birlikte başarabiliriz. Ben başaracağımıza inanıyorum. Konuştuğum Manisalıların da inandığını görüyorum. O zaman çalışmalıyız. Hemen şimdi çalışmaya başlamalıyız. Çalışmak istediğimizde, kişi ve kurumlar olarak bu kent için yapacağımız çok işin olduğunu görürüz. Bu kentin insanı için, “aidiyet duygusu zayıf” “dedikodu yapmayı sever” “ birbirlerinin yükselmesini istemezler” gibi, rahatsız olmamız gereken söylemler var. Bu söylemlerin asılsız ve gerçek dışı olduğunu göstermeliyiz. Kentimizi sevdiğimizi, birlikte çalışabileceğimizi, yardımseverliğimizi göstermeliyiz. Manisa’da yönettiği kenti seven, proje üreten ve kent halkıyla birlikte çalışmak isteyen bir Vali var. Bunun kıymetini bilelim.  Turizm konusuna giremeden, yazım uzayıp gitti. Sadece bugün yazmayacağımı  turizmi hep yazıp konuşacağımı yazın başında belirtmiştim.  Yazımı,  “İnanırsak, Çalışırsak, Birlikte Başarabiliriz” diyerek noktalamak istiyorum. İNANANALIM, ÇALIŞALIM BAŞARALIM.