Sorun varsa çözümde olmalı. Sorunu dillendirenler çözüm de önermeli. Çiftçi perişan. Aldığı pahalı sattığı ucuz. Çiftçi borç içinde. Sorun çeşitli yollarla dile getirmeye çalışıyor, çiftçi yollara dökülüyor. Muhalefet partileri sorunu dillendiriyor. Mitingler yapılıyor.  Anladık sorun var. Peki, çözüm nedir? Sürekli sorunu dillendirip çözüm önermiyorsak bizde sorunun bir parçası oluruz. Sorun çiftçinin tarım girdilerini pahalıya alması;  Sorun düşük faizle kredi bulamaması; Sorun çiftçiyi destekleyen bir bankanın olmaması. Sorun ürününü değer fiyatla satamaması; Bunların tümünü biliyoruz. Peki, çözüm ne? ÇÖZÜM: ÜRETİCİ KÖYLÜLERİN DEMOKRATİK KOOPERATİFLERDE ÖRGÜTLENMESİDİR. Neden demokratik kooperatifler diyorum? Güdümlü devlet kooperatifleri olan Tarım Kredi ve Tarım Satış Kooperatifleri, sorunun çözümüne çare olamıyor da ondan. Neymiş efendim? Sorun çiftçinin örgütsüz olmasıymış. Muhalefet Partileri, çiftçinin kurtuluşunun örgütlenmek olduğunu çözüm olarak önerecekler. Çiftçi Demokratik Kooperatiflerde örgütlenecek. İl Birlikleri ve Merkez Birliği güçlendirilecek. Kooperatifler tarım girdilerini temin edip çiftçilere dağıtacak, ürünlerini pazarlanmasını sağlayacak ve gerekli işleme paketleme depolama tesisleri kuracak. KOOPERATİFLER ATATÜRK DÖNEMİNDE ALTIN YILLARINI YAŞADI Kooperatifler, 70’li ve 80’li yıllarda çok güçlüydüler. O dönemde, hem Köy-Koop Manisa Birlik Başkanlığı yapıyordum hem de Ankara’da Köy-Koop Merkez Birliğinde yönetim kurulu üyesiydim. Emsallerinin yarı fiyatına traktör dağıttığımızı, Kooperatif Ürünlerini Pazarladığımızı Mağazalarımızın olduğunu sıkıntılı günlerde mazot dağıttığımızı bilen yaşıtlarım vardır diye düşünüyorum. Köylere gittiğimde, dağıttığımız traktörlerin çalışmaya devam ettiklerini görüyorum. O yıllarda köylerde zeytin yağı sıkma ve zeytin salamura tesislerimiz, tavukçuluk kooperatiflerimiz, halı tezgahlarımız salça fabrikalarımız, tüketim mağazalarımız vardı. Kooperatifler Atatürk döneminde Altın yıllarını yaşadı. Ecevit Döneminde Gümüş dönemini yaşadı. Ecevit Döneminde Köy İşleri Kooperatifler Bakanlığı vardı. Kooperatifler Bankasının kurulması dillendiriliyordu. *** Muhalefet partilerine bir çağrı yapmak istiyorum. Dilerim bu çağrım kendilerine ulaşır: Çiftçinin sorunlarının çözümü için, demokratik kooperatiflerde örgütlenmeleri gerektiğini altını çizerek söyleyin lütfen. Sadece sorunu ortaya koymak yetmiyor. Çözüm önermek gerekiyor. Kooperatifçiliğin güçlü olduğu yıllarda parlamentoda kooperatifçi milletvekilleri olurdu. Gençleşen Parlamentoda o yılları hatırlayanlar araştıranlar var mıdır bilemiyorum. Olsa gönüllerinde, eylemlerinde ve söylemlerinde kooperatifçilik olurdu mutlaka… *** Tüm Büyükşehir uygulamasına geçilen illerde olduğu gibi Manisa’da da Köyler mahalleye dönüştürüldü. Köyün adının mahalleye dönüşmesi onların yaşam biçimini hiç değiştirmedi ki. Mahalleye dönüştürülen köylerde çiftçilik yine devam ediyor, yine sorunlar yaşanıyor. Yapılması gereken iş, Belediyelerin çiftçilerimize destek olmasıdır. Tek tek çiftçilerle temas kurulamayacağına göre, Belediyelerimiz de çiftçilerin Köy Kalkınma ve Diğer Tarımsal Amaçlı Kooperatiflerde örgütlenmelerine yardımcı olmaları gerekir. Belediye Meclislerinde Kooperatifçilik Komisyonları kurulmalı. İlgili Daireler kooperatifçiliğin gelişmesi için çalışmalı. Fazla etkin olmayan Köy-Koop Manisa Birliği etkin hale getirilmeli. Dediklerimi yapacak bilgi ve deneyim birikimi Manisa’da ve ilçelerimizde var. Kooperatifleri kurmanın ve çalıştırmanın zor olmayacağını düşünüyorum…