Mustafa PALA
Köşe Yazarı
Mustafa PALA
 

YENİ YILDAN BEKLENTİLER

Yeni yıldan ortak beklenti huzur ve istikrardır. Yeni yıldan beklenti akan kanın durmasıdır. Yeni yıldan beklenti terör ve şehit haberlerinin olmamasıdır. Yeni yıldan beklenti uzlaşma kültürünün yaşantımıza girmesidir. Kitap okuyanların azaldığı ortamda meydan okuyanlar çoğalır dedik ya. Yeni yıldan beklenti meydan okuyanların yerine kitap okuyanların çoğalmasıdır. Yeni yıldan beklenti, duyarsız yurttaşlar yerine soran sorgulayan araştıran yurttaşların çoğalmasıdır. Yeni yıldan beklenti barış kardeşlik ve dayanışmanın güçlenmesidir. Yeni yıldan beklenti yurtta barışın dünyada barışın hayata geçmesidir. Yeni yıldan beklenti, bizi yönetenlerin aklını başına alarak, günü kurtarma çalışmaları yerine gelecek planlarını kotarmalar mutlu ve aydınlık bir geleceğin önünü açmalarıdır. 2016 yılı sonunda yaşanan sorunlar 2017 yılını da etkileyecektir mutlaka. Bundan hiç kuşkunuz olmasın. Bize düşen, olumsuz etkiyi hasarsız kazasız belasız atlatarak mutlu günlerin büyük ve güçlü Türkiye’nin geleceğini planlamaktır. Terör, savaş, giderek artan işsizlik, kapanan işyerleri fabrikalar, uzun süren mahkemeler, dolan hapishaneler ve OHAL, kalitesi giderek düşen eğitim, büyüyen tedirginlik, umutsuzluk 2016’da kalsa diyorum. 2017 umutla güzelliklerle gelse diyorum. Yakın geçmişte askerler içerdeydi şimdi askerleri içeri atanlar içerde. Keşke, bu böyle devam etmese, ülkemiz yararsız çekişmelerin kısır döngüsüne düşmese. Kimse kimseye kumpas kurmasa, kumpaslar tarihin çöplüğünde yok olup gitse. Kin ve nefreti yüreklerimize yük etmesek, yüreklerimizde sevgiye yer kalsa.   31 Aralık’ın 1 Ocak’tan hiçbir farkının olmadığını biliriz bilmesin de, yine 31 Ocak’ı eskimiş sayıp 1 Ocak’a anlamlar yükleriz oysa anlamlı olan 1 Ocak değil, anlamlı olan 1 Ocak’a anlamlar yükleyen insanın kendisidir. Anlamlı olan insandır. Haydi, bırakalım kısır çekişmeleri, el ele verelim, demokrasimizi güçlendirelim. Ortaçağ karanlığını değil, bilimin aydınlığını getirelim ülkemize. Biz bunu yaparız. Ulusal Kurtuluş savaşında yaptığımız gibi yaparız. Çanakkale’de yaptığımız gibi yaparız.   1 Ocak’ta insanlar, gelecekten beklentilerini geçirirler akıllarından, yaptıkları hataları yinelememe kararı alırlar. Yaşamlarına çeki düzen vereceklerini düşünürler. Bence liderler, kendilerine “Ben nerede hata yaptım?” sorusunu yöneltmeliler. Ve bu soruya açık yüreklilikle yanıt verip ona göre politikalarını yeniden gözden geçirmeliler. Burası önemli liderin görevi günü kurtarmak değil, aydınlık geleceği kurmaktır. Liderin görevi kendisini ve çevresini korumak değil, ülkenin bütününü yurttaşların tümünü kucaklamaktır. Zaman ayrışma değil, birleşme zamanıdır. Ayrışanlar değil, birleşenler kazanacaktır. Bundan hiç kuşkunuz olmasın. Birleşenler kazanacaktır… 2017’de hepimiz barış dersek barış olur. Bunu inanarak söylüyorum. Türkiye iktidarıyla muhalefetiyle yürekten barış desin toplumsal barış olur. Ancak iktidar ve muhalefetin söylemlerine bakınca umutsuzluğa düşüyor insan. 2017’de uzlaşma kapısını aralayalım. Uzlaşma kültürünü ülkemize getirelim. Manisa için, yeni bir düşünce platformu oluşturmalıyız. Düşünce Platformu Düşünce Atölyesi şeklinde çalışmalı. Geçtiğimiz yıllarda, Manisa Düşünce Atölyesi’ni toplamış ve bazı çalışma kozaları oluşturmuştuk. Ancak, ülkemizin hızlı değişen gündemi nedeniyle toplantıları sürdürememiştik. Bıraktığımız yerden, Manisa Düşünce Atölyesi Çalışmasına başlamalıyız diye düşünmekteyim. Yeni yılınız kutlu olsun…    
Ekleme Tarihi: 27 Aralık 2016 - Salı
Mustafa PALA

YENİ YILDAN BEKLENTİLER

Yeni yıldan ortak beklenti huzur ve istikrardır.
Yeni yıldan beklenti akan kanın durmasıdır.
Yeni yıldan beklenti terör ve şehit haberlerinin olmamasıdır.
Yeni yıldan beklenti uzlaşma kültürünün yaşantımıza girmesidir.
Kitap okuyanların azaldığı ortamda meydan okuyanlar çoğalır dedik ya.
Yeni yıldan beklenti meydan okuyanların yerine kitap okuyanların çoğalmasıdır.
Yeni yıldan beklenti, duyarsız yurttaşlar yerine soran sorgulayan araştıran yurttaşların çoğalmasıdır.
Yeni yıldan beklenti barış kardeşlik ve dayanışmanın güçlenmesidir.
Yeni yıldan beklenti yurtta barışın dünyada barışın hayata geçmesidir.
Yeni yıldan beklenti, bizi yönetenlerin aklını başına alarak, günü kurtarma çalışmaları yerine gelecek planlarını kotarmalar mutlu ve aydınlık bir geleceğin önünü açmalarıdır.

2016 yılı sonunda yaşanan sorunlar 2017 yılını da etkileyecektir mutlaka.
Bundan hiç kuşkunuz olmasın.
Bize düşen, olumsuz etkiyi hasarsız kazasız belasız atlatarak mutlu günlerin büyük ve güçlü Türkiye’nin geleceğini planlamaktır.

Terör, savaş, giderek artan işsizlik, kapanan işyerleri fabrikalar, uzun süren mahkemeler, dolan hapishaneler ve OHAL, kalitesi giderek düşen eğitim, büyüyen tedirginlik, umutsuzluk 2016’da kalsa diyorum.
2017 umutla güzelliklerle gelse diyorum.

Yakın geçmişte askerler içerdeydi şimdi askerleri içeri atanlar içerde. Keşke, bu böyle devam etmese, ülkemiz yararsız çekişmelerin kısır döngüsüne düşmese. Kimse kimseye kumpas kurmasa, kumpaslar tarihin çöplüğünde yok olup gitse. Kin ve nefreti yüreklerimize yük etmesek, yüreklerimizde sevgiye yer kalsa.
 
31 Aralık’ın 1 Ocak’tan hiçbir farkının olmadığını biliriz bilmesin de, yine 31 Ocak’ı eskimiş sayıp 1 Ocak’a anlamlar yükleriz oysa anlamlı olan 1 Ocak değil, anlamlı olan 1 Ocak’a anlamlar yükleyen insanın kendisidir. Anlamlı olan insandır. Haydi, bırakalım kısır çekişmeleri, el ele verelim, demokrasimizi güçlendirelim. Ortaçağ karanlığını değil, bilimin aydınlığını getirelim ülkemize. Biz bunu yaparız. Ulusal Kurtuluş savaşında yaptığımız gibi yaparız. Çanakkale’de yaptığımız gibi yaparız.
 
1 Ocak’ta insanlar, gelecekten beklentilerini geçirirler akıllarından, yaptıkları hataları yinelememe kararı alırlar. Yaşamlarına çeki düzen vereceklerini düşünürler. Bence liderler, kendilerine “Ben nerede hata yaptım?” sorusunu yöneltmeliler. Ve bu soruya açık yüreklilikle yanıt verip ona göre politikalarını yeniden gözden geçirmeliler. Burası önemli liderin görevi günü kurtarmak değil, aydınlık geleceği kurmaktır. Liderin görevi kendisini ve çevresini korumak değil, ülkenin bütününü yurttaşların tümünü kucaklamaktır. Zaman ayrışma değil, birleşme zamanıdır. Ayrışanlar değil, birleşenler kazanacaktır. Bundan hiç kuşkunuz olmasın. Birleşenler kazanacaktır…

2017’de hepimiz barış dersek barış olur. Bunu inanarak söylüyorum. Türkiye iktidarıyla muhalefetiyle yürekten barış desin toplumsal barış olur. Ancak iktidar ve muhalefetin söylemlerine bakınca umutsuzluğa düşüyor insan. 2017’de uzlaşma kapısını aralayalım. Uzlaşma kültürünü ülkemize getirelim.

Manisa için, yeni bir düşünce platformu oluşturmalıyız. Düşünce Platformu Düşünce Atölyesi şeklinde çalışmalı. Geçtiğimiz yıllarda, Manisa Düşünce Atölyesi’ni toplamış ve bazı çalışma kozaları oluşturmuştuk. Ancak, ülkemizin hızlı değişen gündemi nedeniyle toplantıları sürdürememiştik. Bıraktığımız yerden, Manisa Düşünce Atölyesi Çalışmasına başlamalıyız diye düşünmekteyim.
Yeni yılınız kutlu olsun…
 
 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.