Dünya, Coronavirüsün insanoğluna verdiği ölümcül hastalığın çaresini hala bulamadı. Can almaya devam eden virüs, tüm ülkelerin ve insanların korkulu rüyası olmaya devam ediyor.
Gelişmiş ülkeler bu tür salgınları oturmuş sistemleri ve yönetim biçimleriyle aşmayı başardı bazıları da başarma aşamasına geldi. Halk da ülke yönetiminin virüsle aldığı kararları sorgulamadan ve eksiksiz yerine getirdi.
SAHİ BİZ NE YAPIYORUZ?
Gelişmiş ülkeler halkıyla bütünleşerek bu kadar önlemler almaya çalışırken ve halk da bu önlemlere harfiyen uyarken sahi biz ne yapıyoruz? Yani bu salgında bile birliktelik ve aklıselim olamayacaksak biz neyi bekliyoruz? Savaş çıkmasını mı? Her birimizin ayrı telden çaldığı bir ortamda virüsle mücadelenin ne kadar etkisi olabilir ki. Tabipler odasının " Ölüyoruz Tükeniyoruz" sloganıyla ortaya çıktığı ve ölen hekimlere dikkat çekmek istediklerini beyan ettikleri bir açıklama yapması bazı çevreleri neden rahatsız etti?
ODALARIN VE SİYASETİN ORTAK NOKTASI MİLLET OLMALI
Evet, ülkemizde yıllardır odalar ve iktidarlar arasında sürekli atışmalar oluyor. Aynı görüşten olmayan (ki olmak zorunda değil) oda olsun, sivil toplum kuruluşları olsun, dernekler olsun çoğu zaman görüş ayrılıklarından dolayı iktidarlarla ters düşüyor. Ne siyasetin ne de odaların halkın lehine olan bir durumda keyfi uygulamalara gitmeye hakları yoktur. Siyaset uygulayıcı bir merci olduğu için odaları, dernekleri, STK'ları dinlemek ve onlarla birlikte bir çözüm yolu bulmak zorundadır. Salgın bu kadar ölümcül boyutlara ulaşmışken siyasi ve politik düşünmek, sadece bize zarar vermekten öteye geçemez. Odalar da ülkeyi yönetenler de kendi egolarından vazgeçmeli ve bu salgını atlatmanın bir yolunu bulmalıdırlar. Aksi durumda hem canını hiçe sayan sağlık çalışanlarımız hem de vatandaşımız hayatını kaybedecektir.
DEVLET BAHÇELİ'NİN SÖZLERİ ORTAMI GERİYOR
Böyle bir hassas dönmeden geçerken ağızdan çıkan cümleler bizi daha fazla çıkmazlara sürüklüyor. Mesela Bahçeli'nin " Tabipler odası derhal kapatılsın" çağrısı ülke olarak şu an en çok ihtiyaç duyduğumuz doktorlardan oluşan bir odayı temsil etmektedir. İyi de tüm doktorların Bahçeli'nin bu sözlerine karşılık topluca istifa ettiklerini düşünelim o zaman halimiz ne olur bir düşünün. Bahçeli, odalara ve sağlık çalışanlarına bu açıklamayı yapacağına, hükümetin bir ortağı olarak tabipler odasını çağırıp, isteklerini dinlemek ve çözüm bulmak olacaktır.
Şu an en çok birlikte aklıselim hareket etmeye ihtiyacımız var. Kimsenin kendi egosunu tatmin etmek için bu halkın sağlığıyla oynamaya hakkı yok. Evet, siyasi olarak herkesin bir görüşü ve fikri var. Ama halkın sağlığı söz konusu olunca hep birlikte ne yapabiliriz düşüncesinden başka hiçbir şeye ihtiyacımız yok.
HERKES ÜZERİNE DÜŞENİ YAPSIN YETER
Halk olarak bizler hep odaları ve siyasileri eleştiriyoruz. Peki, bizler çok mu masumuz? Takılmayan maskeler, uygun mesafe kuralları, kalabalık ortamlar, düğünler, kafeler, kahvehaneler dolup taşan insanlarla dolu. Adamın eşi virüsten yoğun bakımda kendisi dışarıda kahvehanelerde cirit atıyor. Hiç önemsemiyoruz ama ne zaman aileden bir yakalanıyor vay anam çığlıklar yükselmeye başlıyor.
İktidar yönetimi ele almalı ve bakanlık direksiyonun başında olmalıdır. Bu salgın hakkında faydalı en ufak bir görüşü olanı dinlenmelidir. Odaları özellikle bu konunun uzmanı olduğu için fikirlerini dinleyip çözümler aramalıdır. Odalara gelince, kendi siyasi düşünce ve fikirlerini bir kenara koymalı ve iktidarla tüm çalışmalarını, fikirlerini paylaşmalıdır. Bu halk için ne gerekiyorsa elinden gelenin fazlasını yapmanın gayreti içinde olmalıdır.
Sağlıklı günlere kavuşmak dileğiyle...