Siyasi partiler ve siyasi partileri destekleyenler görsel medyadan ya da sosyal medyadan paylaşım yaparken bundan sonra iki defa düşünmeli. Başka bir parti için söylediğiniz eylemleri, bir gün kendi partinizin de yaptığını görürseniz ne kadar yanlış bir yolda olduğunuzu anlarsınız.
***
Yani bundan sonra kimse başka partiler hakkında atıp tutmasın. Çünkü yarın kimin kiminle olacağı hiç belli değil. Önceden atılmış naralar, hakaretler, küfürler, Mecliste yapılan kavgalar siyasi çıkarlar ve iktidar olma hırsı devreye girince hepsi bir anda unutuluyor.
***
Daha düne kadar AK Parti’li siyasiler 6’lı masa ve için terör örgütleriyle kol kola olduklarını ve HDP ile görüştüklerini iddia ediyorlardı. Ama çok geçmeden geçtiğimiz hafta AK Parti kurmayları da HDP ile bir araya geldi ve mecliste görüştüler. Benim iki tarafında görüşmelerine bir diyeceğim yok. Madem HDP meclise girmiş, madem yasal bir parti o zaman tüm siyasi partiler görüşebilir. Önemli olan görüşmeleri değil, asıl önemli olan HDP’nin terör örgütü PKK’ya nasıl baktığı ve terör örgütünü destekleyip desteklemediğidir.
KİMSE YÜZDE 10 OYU OLAN BİR PARTİYE UZAK OLMAK İSTEMEZ
Siyasetin doğası budur. Eğer belli bir görüşü ve ideolojileri savunuyorsanız sizi takip eden belli bir taraftarınız illaki olacaktır. HDP’nin oyu son anketlerde yüzde 10’un üzerinde gösteriliyor. Bu hiç de küçümsenmeyecek bir oy oranı. Düşünsenize yüzde 10 oyun yüzde 7 sini hangi parti tarafına giderse seçimi muhtemelen o taraf kazanır. Çünkü son seçimlerde fark nerdeyse yüzde 1-2 idi. Bu anlamda daha önce çözüm sürecini gündeme getiren AK Parti, istediğini alamamış ve süreç buzdolabına kaldırılmıştı. Yüzde 10 oyun hesabını yapan özellikle iktidar partisi neden başka bir senaryo üretmesin? Her iki tarafta yani hem iktidar cephesi hem de muhalefet cephesi HDP gibi bir partiden oy koparacaktır. Ama hangi partinin daha fazla oy koparacağı seçim yaklaşırken HDP ile olan ikili ilişkileri belirleyecektir. Evet şu an kimse HDP ile aynı karede gözükmek istemiyor ama seçimler yaklaşınca işin rengi değişecek.
HÜKÜMET KESENİN AĞZINI AÇMAK ZORUNDA
Yaklaşan seçimler, kaybetme korkusu, AK Parti’nin belediye seçimlerinde büyük illeri kaybetmesi, ekonomik veriler, enflasyonun düşürülememesi, döviz kurunun yükselmesi gibi sebepler iktidar partisinin endişelenmesine sebep oluyor. Hal böyle olunca AK Parti’ye en büyük koz olan ekonomik vaatler ve yardımlar geliyor. Olmaz çıkmaz denilen EYT bir anda gündeme geliyor. KYK borçlarının faizleri siliniyor. 2000 TL altında icralık dosyalar siliniyor. Vergi affı yapılandırma gündeme geliyor. Bunları arttırmak mümkün. Demem o ki, AK Parti bu seçimleri diğer seçimlerden çok daha fazla önemsiyor. 6’lı masanın bazı konularda birbiriyle ters düşse de hala birlikte hareket etmesi ve dağılmaması iktidar partisini düşündürüyor. AK Parti’nin sürekli 6’lı masaya Cumhurbaşkanı adayını açıkla ısrarı bu yüzden. Bu durumu çok iyi analiz eden 6’lı masa hala Cumhurbaşkanı adayını açıklamaması stratejik bir hamle olarak değerlendiriliyor.
TOGG VE EKONOMİK VİZYON
Her ne kadar bu seçimler zor olsa da AK Parti’nin avantajları çok fazla. Sonuçta şu an için tek başına iktidar. Evet tüm dengeleri değiştirecek donelere sahip mi? Bence evet. Son yapılan icraatlar AK Parti’nin hala güçlü ve iddialı olduğunu gösteriyor. 61 yıllık rüyamız olan yerli otomobil TOGG nihayet banttan indi. Hakta büyük yankı uyandırması ve bir heyecan getirmesi hükümet adına artı bir puan demektir. EYT geçer, asgari ücrete güzel bir zam verilir, vergi cezalarında yapılandırma yapılır, ÖTV’siz araç alımı da meclisten geçer, enflasyon da tek haneli rakamlara çekilebilirse AK Parti’nin şansı yine eskisi kadar olabilir.
Saygılar