Mustafa ATALAY
Köşe Yazarı
Mustafa ATALAY
 

CUMHURİYETİN KAZANIMLARI

Değerli dostlar, önümüzdeki cumartesi günü, 29 Ekim. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluşunun ve Cumhuriyetimizin ilanının 99. yılı. Kutlu Olsun. Bu haftaki yazımızda, Cumhuriyetin kazanımlarından söz etmek istiyorum. *** Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluşu ve Cumhuriyetin ilanı ile birlikte çağdaş, laik, demokratik, sosyal bir hukuk devleti anlayışı önem ve anlam kazandı. Cumhuriyetin kazandırdığı değerler, geçmişten bugüne ve geleceğe ışık tutacaktır. Cumhuriyet, egemenliğin kaynağının millete ait olduğunu kabul eden devlet şekli demektir. Cumhuriyet yönetimi bu niteliği ile şüphesiz ki demokrasi ilkesinin en gelişmiş biçimi olmuştur. *** Cumhuriyetin ilanı ile birlikte birçok temel hakka kavuştuk. Ülkemizin demokratikleşmesi yolunda en önemli adımlar atıldı. Ülkedeki her yurttaş, eşit haklara kavuştu. Kişi veya kişilere, zümreye veya topluluğa sağlanan ayrıcalıklar kaldırıldı. Seçme ve seçilme yaşına gelen her yurttaş, seçme ve seçilme hakkına kavuştu. Cumhuriyetten önce kadınların seçme ve seçilme hakkı yoktu. Özellikle 1934 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesiyle birlikte kadınlar sosyal hayatta etkin rol almaya başladı. *** Cumhuriyetle birlikte herkes tümüyle bağımsız olan mahkemelerde yargılanma, avukat tutma ve kendini savunma hakkına sahip oldu. Mahkemelerde kişilerin dil, din, ırk ve cinsiyetine bakılmaksızın karar alınır oldu. Düşünce özgürlüğü de cumhuriyetle birlikte bize verilen en temel haklardan biridir. Kişiler, görüş ve düşüncelerini istediği gibi savunma ve yayma hakkına sahip oldu. *** 1936 yılında İş Kanununda yapılan düzenleme ile kadınların çalışma hayatına girmesi sağlandı. Eğitim, sağlık ve kültür alanında yapılan yeniliklerle daha çağdaş bir ülke olmamız sağlandı. Özellikle eğitim ve kültür alanında yapılan yenilikler, büyük önem taşıyor. 3 Mart 1924'te eğitim ve öğretimin birliği anlamına gelen Tevhid-i Tedrisat kanunu çıkarılarak eğitimin tek bir kurum tarafından denetlenmesi sağlandı. Böylece eğitime verilen önem arttı ve bu alandaki gelişmeler hız kazandı. Eğitim daha çağdaş bir düzeye getirildi. *** Bir ülkenin gelişmesi ve kalkınması, iyi bir refah düzeyine erişebilmesi için eğitimin çok önemli olduğunu vurgulayan Atatürk 1928'de, ülkedeki eğitim düzeyini arttırmak ve hatta ülkede eğitimsiz tek bir yurttaş bırakmamak için herkesin anlayacağı, basitleştirilmiş bir alfabe olan Latin harflerinden oluşan Yeni Türk Alfabesini ülkemize kazandı. *** Burada şu konuya da açıklık getirmekte yarar var. “Alfabe değişimi ile bir gecede cahil kaldık.” söylemi. Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçilirken resmi kayıtlara göre erkeklerin yüzde 7'si, kadınların da binde 4'ü okuma yazma biliyorlardı. 40 bin köyün 35 bininde okul yoktu. Bu okuma yazma bilenlerin çoğu da ecnebi, yabancı kökenlilerdi. Millet Mekteplerinin açılmasından sonraki ilk 5 yılda okuma yazma oranı yüzde 48'in üzerine çıkartıldı. *** Cumhuriyet döneminin iz bırakan Milli Eğitim Bakanlarından Mustafa Necati önderliğinde en ücra köye kadar Millet Mektepleri açıldı. Bu Millet Mektepleri, ister bir köy odası isterse muhtarın evi olsun mutlaka okul olarak kullanıldı. Bu okullaşma resmi olarak 1 Ocak 1929 da başlar, 1935’e kadar sürer. Yine bu süreçte 1933’te kız çocuklarına mesleki eğitim vermek amacıyla Kız Teknik Öğretim Müdürlüğü oluşturuldu. Daha nice kazanımlar, daha nice yenilikler… *** Cumhuriyetimizin yüz yıllık kazanımlarıyla önümüzde uzanan nice yüz yıllık yeni dönemler göz önünde bulundurulduğunda, ülkemiz daha huzurlu, gelişmiş ve çağdaş bir geleceğe ulaşacaktır. Cumhuriyetle birlikte insan varlığı değer ve önem kazandı. İnsana verilen bu önem ve değerle çağdaş uygarlık düzeyine ulaşma çabaları arttı; insan hak ve özgürlükleri, hayatın birçok alanında görülmeye başladı. *** Çocuklarımız ve her gelecek kuşak bilmelidir ki bu topraklarda kurulan Cumhuriyet yönetimi, Atatürk'ün önderliğinde bir ölüm kalım savaşından sonra gerçekleştirildi. Bu büyük başarının arkasında binlerce şehidin, binlerce gazinin emeği, kanı, canı, alın teri ve mücadelesi var. Bu bakımdan kurulan bu büyük eserin her yönü ile gelişmesi, geliştirilmesi, doğabilecek her türlü tehlikeden titizlikle korunması gerekiyor. *** Bizler, Türk çocukları olarak bu kazanımlardan dolayı Ulu Önder Atatürk'e ve onun silah arkadaşlarına minnettarız, şükran borçluyuz. Şüphesiz ki Cumhuriyet çocukları, bu görevin bilinci içinde kendilerine bırakılan emaneti koruyacaklar, Türkiye Cumhuriyeti'ni, Büyük Önder'in çizdiği yolda sonsuza dek yaşatacaklardır. *** Yaşasın Cumhuriyet! Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti! Ne Mutlu “Türk’üm” Diyene! Sözün Özü: Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan yönetim biçimi, cumhuriyettir. Mustafa Kemal ATATÜRK
Ekleme Tarihi: 25 Ekim 2022 - Salı
Mustafa ATALAY

CUMHURİYETİN KAZANIMLARI

Değerli dostlar, önümüzdeki cumartesi günü, 29 Ekim. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluşunun ve Cumhuriyetimizin ilanının 99. yılı. Kutlu Olsun. Bu haftaki yazımızda, Cumhuriyetin kazanımlarından söz etmek istiyorum.

***

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluşu ve Cumhuriyetin ilanı ile birlikte çağdaş, laik, demokratik, sosyal bir hukuk devleti anlayışı önem ve anlam kazandı. Cumhuriyetin kazandırdığı değerler, geçmişten bugüne ve geleceğe ışık tutacaktır. Cumhuriyet, egemenliğin kaynağının millete ait olduğunu kabul eden devlet şekli demektir. Cumhuriyet yönetimi bu niteliği ile şüphesiz ki demokrasi ilkesinin en gelişmiş biçimi olmuştur.

***

Cumhuriyetin ilanı ile birlikte birçok temel hakka kavuştuk. Ülkemizin demokratikleşmesi yolunda en önemli adımlar atıldı. Ülkedeki her yurttaş, eşit haklara kavuştu. Kişi veya kişilere, zümreye veya topluluğa sağlanan ayrıcalıklar kaldırıldı. Seçme ve seçilme yaşına gelen her yurttaş, seçme ve seçilme hakkına kavuştu. Cumhuriyetten önce kadınların seçme ve seçilme hakkı yoktu. Özellikle 1934 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesiyle birlikte kadınlar sosyal hayatta etkin rol almaya başladı.

***

Cumhuriyetle birlikte herkes tümüyle bağımsız olan mahkemelerde yargılanma, avukat tutma ve kendini savunma hakkına sahip oldu. Mahkemelerde kişilerin dil, din, ırk ve cinsiyetine bakılmaksızın karar alınır oldu. Düşünce özgürlüğü de cumhuriyetle birlikte bize verilen en temel haklardan biridir. Kişiler, görüş ve düşüncelerini istediği gibi savunma ve yayma hakkına sahip oldu.

***

1936 yılında İş Kanununda yapılan düzenleme ile kadınların çalışma hayatına girmesi sağlandı. Eğitim, sağlık ve kültür alanında yapılan yeniliklerle daha çağdaş bir ülke olmamız sağlandı. Özellikle eğitim ve kültür alanında yapılan yenilikler, büyük önem taşıyor. 3 Mart 1924'te eğitim ve öğretimin birliği anlamına gelen Tevhid-i Tedrisat kanunu çıkarılarak eğitimin tek bir kurum tarafından denetlenmesi sağlandı. Böylece eğitime verilen önem arttı ve bu alandaki gelişmeler hız kazandı. Eğitim daha çağdaş bir düzeye getirildi.

***

Bir ülkenin gelişmesi ve kalkınması, iyi bir refah düzeyine erişebilmesi için eğitimin çok önemli olduğunu vurgulayan Atatürk 1928'de, ülkedeki eğitim düzeyini arttırmak ve hatta ülkede eğitimsiz tek bir yurttaş bırakmamak için herkesin anlayacağı, basitleştirilmiş bir alfabe olan Latin harflerinden oluşan Yeni Türk Alfabesini ülkemize kazandı.

***

Burada şu konuya da açıklık getirmekte yarar var. “Alfabe değişimi ile bir gecede cahil kaldık.” söylemi. Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçilirken resmi kayıtlara göre erkeklerin yüzde 7'si, kadınların da binde 4'ü okuma yazma biliyorlardı. 40 bin köyün 35 bininde okul yoktu. Bu okuma yazma bilenlerin çoğu da ecnebi, yabancı kökenlilerdi. Millet Mekteplerinin açılmasından sonraki ilk 5 yılda okuma yazma oranı yüzde 48'in üzerine çıkartıldı.

***

Cumhuriyet döneminin iz bırakan Milli Eğitim Bakanlarından Mustafa Necati önderliğinde en ücra köye kadar Millet Mektepleri açıldı. Bu Millet Mektepleri, ister bir köy odası isterse muhtarın evi olsun mutlaka okul olarak kullanıldı. Bu okullaşma resmi olarak 1 Ocak 1929 da başlar, 1935’e kadar sürer. Yine bu süreçte 1933’te kız çocuklarına mesleki eğitim vermek amacıyla Kız Teknik Öğretim Müdürlüğü oluşturuldu. Daha nice kazanımlar, daha nice yenilikler…

***

Cumhuriyetimizin yüz yıllık kazanımlarıyla önümüzde uzanan nice yüz yıllık yeni dönemler göz önünde bulundurulduğunda, ülkemiz daha huzurlu, gelişmiş ve çağdaş bir geleceğe ulaşacaktır. Cumhuriyetle birlikte insan varlığı değer ve önem kazandı. İnsana verilen bu önem ve değerle çağdaş uygarlık düzeyine ulaşma çabaları arttı; insan hak ve özgürlükleri, hayatın birçok alanında görülmeye başladı.

***

Çocuklarımız ve her gelecek kuşak bilmelidir ki bu topraklarda kurulan Cumhuriyet yönetimi, Atatürk'ün önderliğinde bir ölüm kalım savaşından sonra gerçekleştirildi. Bu büyük başarının arkasında binlerce şehidin, binlerce gazinin emeği, kanı, canı, alın teri ve mücadelesi var. Bu bakımdan kurulan bu büyük eserin her yönü ile gelişmesi, geliştirilmesi, doğabilecek her türlü tehlikeden titizlikle korunması gerekiyor.

***

Bizler, Türk çocukları olarak bu kazanımlardan dolayı Ulu Önder Atatürk'e ve onun silah arkadaşlarına minnettarız, şükran borçluyuz. Şüphesiz ki Cumhuriyet çocukları, bu görevin bilinci içinde kendilerine bırakılan emaneti koruyacaklar, Türkiye Cumhuriyeti'ni, Büyük Önder'in çizdiği yolda sonsuza dek yaşatacaklardır.

***

Yaşasın Cumhuriyet! Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti! Ne Mutlu “Türk’üm” Diyene!

Sözün Özü:

Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan yönetim biçimi, cumhuriyettir. Mustafa Kemal ATATÜRK

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.