Sevgili okurlar; Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Gürcistan’da, 8 Ekim'de Tiflis'te Gürcistan Başkanı, İrakli Garibaşvili' ile düzenlenen ortak basın toplantısında, "Güney Kafkasya'da barış zamanının geldiğini" açıklıyor! Cumhurbaşkanı Aliyev, Azerbaycan ve Gürcistan'ın her zaman birbirlerinin toprak bütünlüğünü desteklediğini belirterek, Azerbaycan'ın net olan bir ilkeli tutumu mevcuttur. Ülkelerin toprak bütünlüğü, uluslararası hukukun temel bir ilkesidir ve toprak bütünlüğünün ihlali tarafımızdan kabul edilemez olduğu.” Belirtiyor. "Gürcistan ile tüm uluslararası kuruluşlarda, halklarımızın çıkarlarını yansıtan bütün konularda birbirimizi destekliyoruz ve iş birliğimizi devam ettiriyoruz" diyor. *** Cumhurbaşkanı Aliyev, Azerbaycan ile Ermenistan arasında barış anlaşmasına varılması halinde, Güney Kafkasya'da yeni bir siyasi durumun ortaya çıkacağını söylerken, "Güney Kafkasya'da barış henüz tam olarak sağlanmadı. Bunun gerçekleşme zamanı geldi. Gürcistan ile ülkelerimizin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini sürekli olarak destekledik. Azerbaycan ile Ermenistan arasında barış anlaşmasına varılırsa, Güney Kafkasya'da yeni bir siyasi durum ortaya çıkabilir, bölgemizde üç boyutlu bir formatta işbirliğine başlayabiliriz”. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ulaşım, enerji güvenliği, ticaret ve karşılıklı yatırım dâhil olmak üzere birçok alanda işbirliğinin başlatılmasının çok başarılı olabileceğini” vurguluyor. “Bu şansı kullanmamak büyük bir hata olur" diyor. *** Gürcistan Başkanı Iraki Garibaşvili, bu konuda ülkesinin Azerbaycan ve Ermenistan'ın barış anlaşması imzalayacağına dair büyük umutları olduğunu söyleyerek, "Geleceğe bakışımız net" diyor. "Uluslararası konuları da tartıştık. Durum şimdi gergin görünse de, Ben Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'e söyledim, biz her zaman Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini destekliyoruz. Gürcistan hala bu konuda arabuluculuk yapmaya ve bir dostluk formatı sunmaya hazır. Güney Kafkasya'nın her iki ülkesi de sorunlarını çözmelidir." açıklamasını yapıyor. *** 10 Ekim 2023'de Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patruşev’i kabulünde, Azerbaycan'a yaptıkları ziyarette ikili ilişkiler ve bölgesel güvenlik konularını görüşmüşler. Azerbaycan Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya bakıldığında, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, “Azerbaycan ile Rusya arasında İşbirliği Deklarasyonu'nun imzalanmasından bu yana geçen süre boyunca ikili ilişkilerin "gerçekten müttefik olduklarını gösterdiğini" söylediği ve “ bunun tüm alanlara yansıdığını” belirttiği açıklanıyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı, bölgesel güvenlik, ekonomik ilişkiler, ulaşım ve diğer alanlarda işbirliğinin güçlenmeye devam edeceğine olan güvenini belirtiyor. Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patruşev, İşbirliği Deklarasyonu'nun imzalanmasının ardından Azerbaycan ile Rusya arasındaki ilişkilerin genişletilmesine de vurgu yaparak, Açıklama Raporunda, toplantıda küresel ve bölgesel konuların yanı sıra uluslararası örgütler çerçevesinde işbirliği ve bölgesel işbirliği konularının ele alındığı belirtiyor.  *** Azerbaycan Cumhurbaşkanı, İlham Aliyev, “bölgesel meselelerin bölge ülkelerinin katılımıyla 3+3 (Avrupa, Rusya, Ermenistan + Türkiye, İran, Gürcistan) formatında çözülmesinin önemini vurguluyor ve uygun seviyelerde görüşmeler yapıldığını kaydediyor" Görüşmede, Kuzey-Güney Ulaştırma Duvarı'nın geliştirilmesinde Azerbaycan ile Rusya ve İran arasındaki işbirliği hakkında görüş alışverişinde bulunulduğu açıklanıyor. Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri'nin ziyareti, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Kafkasya görüşmelerinden sorumlu baş danışmanı Louis Bono'nun Azerbaycan ve Ermenistan'a yaptığı ziyaretin ardından gerçekleştirilmiştir. Louis Bono'nun Azerbaycan ziyaretine göre, Azerbaycan'daki ABD Büyükelçiliği, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleşmesi için ülkeler arasında diyalog yürütülmesi gerektiğini söylüyor. 9 Ekim'de Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ve ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Kafkasya Görüşmeleri Başdanışmanı Louis Bono Bakü'ye yaptıkları ziyarette bölgedeki durumlar görüşülüyor. ERMENİSTAN YALANLARINA YALANLAR KATMAYA ÇALIŞMAKTA Bu görüşülmelere bakılınca “Güllük, Gülistanlık” sanılır Güney Kafkasya, oh ne güzel. Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki normalleşme süreci ve Azerbaycan'da yaşayan Ermeni sakinlerinin topluma kazandırılması için atılan adımlar ele alınıyor. Diğer taraftan baktığımızda ise; Ermenistan yalanlarına, yalanlar katmaya ve olayları çarpıtarak Fransa gibi AB Devletlerinden “Yalan sofrasına” tuz ile biber taşımaya çalışmaktadır. Bilindiği üzere Dünya tarihine kara leke olarak geçen 1990 sonrası Karabağ’da yaşanan Azerbaycan Türkleri üzerinde oynanan vahşet ve soykırım hareketleri ile “Göçkün” olarak Tren vagonlarında yaşamaya mahkum edilen milyonlarca insanın durumu hafızalardan silinmezken, Ermenistan Fransa destekli yeni bir yalana başlıyor, “Ermenilerin Karabağ’dan mecburi göçkünlükleri” diyerek. Bir Maşallah’ta burada çekmemiz gerekiyor. Çağımızın teknoloji iletişim kanallarında canlı görüntüleriyle Ermenilerin kendi istekleri ile ayrıldıkları, ayrılırken toplu taşıma “otobüs” veya kendi özel araçları ile sağlık yardımlarını ve iaşe kumanyalarını alarak, hattata geçmişte kendileri tarafından Azerbaycan vatandaşı Karabağ ahalisine yaptıklarının utancını ifade ederek ayrıldıklarını belirttikleri gözlemlenmiştir. *** Ayrıca Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, Karabağ bölgesinde yaşayan Ermeni sakinlerinin topluma kazandırılması için yapılan çalışmaların başlatıldığını açıklıyor. Azerbaycan devleti ise "Karabağ da yaşayan sakinleri evlerini terk etmemeye ve Azerbaycan'ın çok uluslu toplumunun bir parçası olmaya" çağrı yapıyor.  Azerbaycan topraklarında kalmaya karar verenlerin haklarına saygı gösterileceğini açıklıyor. Uluslararası gözlemciler açıklamalarında, Rus Barış Birliği'nin Azerbaycan'da barışı koruma misyonunu tamamladığına inandıklarını. Sonuç olarak, bölgede çok az Ermeni kökenli insanın kendi istemi ile kaldığını ve Azerbaycan polisi tarafından güvenliklerinin sağlandığını yaşam koşullarının iyi olduğunu belirtiyorlar. Son günlerde, bölgeyi iki kez ziyaret eden BM temsilcileri, yerel halkın haklarını korunması için gerekli tüm çabaları gösterme çağrısının karşılık bulduğunu, Birleşmiş Milletler temsilcileri olarak, Karabağ'da 50 ila 100 aile olarak Ermeni'nin kaldığını tahmin ettiklerini belirtiyorlar. Yaptıkları açıklamada, "Azerbaycan'daki BM heyeti, Azerbaycan hükümetini destekleyerek, müştereklik içerisinde, yerel halktan Karabağ’a dönmek isteyenlerin Azerbaycan Yasaları kapsamında vatandaşlık istemleri olması halinde karşılık bulacağını belirterek desteklemeye hazır olduklarını" açıklıyorlar. SÖYLEMLE EYLEM FARKLI OLUYOR Aynı zamanda, 10 Ekim'de Ermenistan Başbakanı Nicolas Paşinyan, Ermenistan Devlet Televizyonu'na verdiği röportajda, Ermenistan'ın Azerbaycan ve Türkiye ile egemenlik, eşitlik ve etkileşim temelinde bölgesel iletişim kurmaya hazır olduğunu söylüyor. Söylemle eylem farklı oluyor, Nicolas Pasınyan’ın sözüne gel de güven, güvene bilirsen. Ermenistan Başbakanı Nicolas Paşinyan, 17 Ekim'de Avrupa Parlamentosu genel kuruluna davet ediliyor. Ermenistan Başbakanı Paşinyan Brüksel temasları çerçevesinde Avrupa Parlamentosu'nda bir konuşma yapıyor. Tüm uluslararası kurumların Dağlık Karabağ'daki etnik temizliği engellemekte başarısız olduğunu söyleyen Paşinyan Avrupa kurumlarına Ermenistan'a' sığınanlara yardım ettikleri için teşekkür ediyor. Rusya'yı eleştiren Paşinyan "Ermenistan Cumhuriyeti, Avrupa Birliği'nin mümkün gördüğü ölçüde Avrupa Birliği'ne yakınlaşmaya hazırdır" diyor. Paşinyan'ın konuşması AP üyeleri tarafından ayakta alkışlanıyor. Yine maşallah çekmeden geçemeyiz galiba, halen Ukrayna ve Filistin olaylarından ders çıkartmadığı anlaşılıyor. ERMENİSTAN İNKÂR EDEMİYOR Paşinyan devam ederek; “Avrupa Parlamentosu'nda konuşmak benim için büyük bir onur ve böyle bir fırsat için teşekkür ediyorum. Hükümetimiz ve Ermenistan halkı, Avrupa Parlamentosu'nu, Ermenistan Cumhuriyeti'nin ve Dağlık Karabağ Ermenilerinin başına gelen tüm sorunlarda hakikatin dilini konuşan bir organ olarak kabul etmektedir. Ayrıca hepinize bunun için teşekkür ediyorum, çünkü gerçek güçtür ve sizin oluşturduğunuz o güçten biz de her zaman payımızı aldık.” diyor.  Bu doğrudur, Ermenistan Avrupa Parlamentosu gibi kurumlardan, Azerbaycan’ın topraklarını 30 yıl boyunca işgal altında tuttuğu süre içerisinde hep destek aldı, inkâr edemiyor. *** Sözlerine devam ederek, “Demokratik Ermenistan'ın zor sınavlardan geçtiği yaygın bir söylemdir ve gerçek de budur. Ve yine de en büyük gerçek şu ki, Ermenistan'da demokrasi, sadece Ermenistan demokrasisi değil, genel olarak demokrasi de, zorlu sınavlardan geçiyor, çünkü Ermenistan Cumhuriyeti'nde ve dünyanın farklı yerlerinde meydana gelen bir dizi olay, aşağıdaki soruyu doğuruyor: Peki demokrasi güvenliği, barışı, birliği, refahı ve mutluluğu sağlayabiliyor mu? Ama buraya sormaya gelmedim, cevap vermeye geldim ve cevabım kesinlikle "Evet" Birçok kişi bugün Ermenistan'ın demokrasi yüzünden acı çektiğini söylüyor. Ancak, Ermenistan Cumhuriyeti, eğer demokratik olmasaydı, son yıllarda başına gelen sorunlar nedeniyle tamamen felç olacak, bağımsızlığını ve egemenliğini kaybedecekti.” diyor…  Bu zor durum karşısında, Ermenistan'da ifade ve toplanma özgürlüğü kısıtlanmadı, orantısız güç kullanımı yaşanmadı, hukukun üstünlüğü ilkesi küçümsenmedi.” Demokrasi ve insan haklarından söz edenlere baktığımızda Karabağ işgal edilirken, çocuklar, kadınlar yaşlı insanlar hatta ana karnını yararak bebekleri canlı, canlı parçalamak ve genç kızların derilerinin hiç yüzülmek gibi suçlar işlemeyen bir ülkenin feryadı olarak sanacağız. ERMENİSTAN’IN GERÇEK NÜFUSU NE KADAR?       Acınacak bir olay anlatımına baktığımızda Rusya’yı kastederek galiba, “Bu türden en güncel ve en trajik vaka yakın zamanda, Azerbaycan'ın uzun süredir devam ettirdiği etnik temizlik politikasının gereği olarak Dağlık Karabağ'a geniş çaplı bir saldırı gerçekleştirmesiyle yaşandı” diyor. Çok acıklı bir masal devamında, “Yüzbinlerce Ermeni’nin Dağlık Karabağ'dan Ermenistan Cumhuriyeti'ne kaçtığı dönemde, müttefiklerimiz bize yardım etmemekle kalmadı, aynı zamanda Ermenistan'da demokratik yönetimin devrilmesi için iktidar değişikliği yönünde kamuoyuna çağrılarda bulunulduğunu” söylüyor. Merak ediyorum Ermenistan’ın gerçek nüfusu ne kadar? Devam ediyor, Ancak Ermenistan Cumhuriyeti hükümeti ve halkı, Dağlık Karabağ'da etnik temizlik mağduru 100.000'den fazla Ermeni'nin kabul edilmesi ve barınması sorununu çözmek için bir araya geldi ve bunu onurlu bir şekilde yaptığımızı belirtmeliyim, bunu Ermeni halkı ve demokrasi sayesinde başardık.” diyor. Demokrasi olayını, Nicolas Paşinyan’dan pembe tablolarla anlatmasını duymak ne güzel. Sağlıklı yaşayın, sağlıcakla kalın.