Sevgili okurlar; 3.cü Dünya savaşı kapılara dayanmış olmasına rağmen “1 EYLÜL Dünya Barış Günü” insanların yüreğinde barışa olan umutlarını yinede filizlendirecek mi? Bilemiyorum. Bölgemiz ve Güney Kafkasya Emperyalist güçlerin satranç sahnelerinin sergilendiği bir alana çevrilmektedir. Güney Kafkasya’da Erivan’ın Brüksel ile yakınlaşması yeniden kendisini ateş çemberinin içine atanma konumuna taşımaktadır. Gaflet içinde bir Ermenistan devleti görülmektedir. ***               Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, değerlendirmesinde, Avrupa Birliğinin (AB) Ermenistan ordusuna 10 milyon euro askeri yardım kararının arkasında AB'nin yıkıcı etkisini Güney Kafkasya bölgesine doğru genişletme yönündeki jeopolitik hesabı olduğunu söylemişti.  Zaharov, "Bir zamanlar AB’nin en azından sözde barışçıl, istikrarlı bir durum için çabaladığı, barışçıl hedefler adına bir şeyleri güçlendirmeye çalıştığı zamanlar vardı. Artık neler olduğunu, hangi kararların alındığını, hangi belgelerin imzalandığını görüyorsunuz. AB askerileşmeye, çatışmaya doğru bir yol izlemiştir ve kendi vatandaşlarının değil, ABD ve NATO'nun çıkarlarına hizmet etmektedir" diyor. V. PUTİN ise, AB’nin barışçıl temelini kaybettiğini ve kullanabileceği barışçıl bir potansiyele sahip olmadığını dile getiriyor. Vlademir Putin’in yakın zamanda İlham Aliyev ile Azerbaycan (Bakü'de) gerçekleştirdiği görüşme sonrası yaptığı açıklamaya bakarsak, “Azerbaycan ile Ermenistan arasında bir barış anlaşmasının imzalanmasına katkı sağlarsak mutluluk duyarız” diyor. Ayrıca “AB yıkıcı etkisini bölgeye yaymak için Ermenistan ordusuna yardımlar gönderiyor” diyerek endişelerini dile getirmiş oluyor. ***               Ermanistan ne demişti ne yapıyor; Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, 19 Mart 2024 te yaptığı açıklamada, “Bazı stratejik topraklarının iadesi konusunda Bakü ile uzlaşılamaması halinde savaşın gündeme gelebileceğini” söylemişti.  Buyurun beyler buyurun! Ermenistan'ın bu teklifi 30 Ağustos'ta yaptığını anlatan Paşinyan, "Barış anlaşmasının son taslağında 17 madde var. Giriş bölümü de dahil olmak üzere bunların 13'ü üzerinde tamamen mutabık kalınmıştır. Diğer 3 madde ise birden fazla cümleden oluşuyor. Ve bu maddelerin çoğunun özünde de mutabık kalınmıştır. Biz şunu öneriyoruz: Mutabık kalınan tüm maddeleri ve ifadeleri alıp bir barış anlaşması olarak imzalayalım" diyor. beraberinde, “ Azerbaycan ile imzalanan ateşkes anlaşmasından çekilme niyetinde olmadıklarına işaret ederek, bölgesel bağlantıların Rusya'daki bazı ortakların, anlaşmanın mantığını aykırı “ olduğuna değiniyor. Ancak; Bağımsız Devletler Topluluğu ülkesi (Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Belarus ve Ermenistan) tarafından kurulan hükümetler arası askerî ittifakın  (KGAÖ)  Üyeliklerini her düzeyde dondurduklarını belirten Paşinyan, "Bu safhada, bu kararı yeterli buluyoruz." diyor. Artık terk edilmişliğe koşma buna denir. Paşinyan, "KGAÖ'den çıkış için bir tarih veya zaman veremem. Askeri üsse ilişkin de bugün bir sorunumuz yok" diye açıklıyor. Ermenistan olarak “Azerbaycan sınırındaki Rus varlığına da artık ihtiyaç duyulmadığını” dile getiriyor. *** Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan  “Azerbaycan ile Ermenistan arasında kapsamlı bir barış anlaşması imzalanana kadar 'saldırmazlık anlaşması' imzalamayı önerdiğini “ açıklıyor. İyi güzel, artık gerçeklerle, yüzleşme zamanı gelmedi mi? Azerbaycan’ın  “Garbı Azerbaycan toprağı olan 1915 – 1925 tarihleri arasında İrevan, Gümrü, Göyçe Şöreyel  bölgelerinden Türkiye’ye ve birçok ülkeye dağılan o zamanın Beş Milyon Muhacir insanların  durumları ne olacak? İravan’a, Gümrü’ye veya terk etmek zorunda bırakıldıkları, öz topraklarına dönebilecekler mi? Döne bilmeleri gerçekleştiğinde,  barış o zaman gelmiş olur. *** Ermenistan’ın, artık AB’ne ait bir iki devletin satrancının ön saflarında (Piyon) olarak yer almak yerine, Asya ve Güney Kafkasya da, satrancın ortalarında yer alması gerektiğinin algılanması önem taşır. Belarus ve Ermenistan arasındaki ilişkiler bir süredir gergin seyrediyor; Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko'nun geçtiğimiz günlerde bir röportaj sırasında "Ermenilere kimin ihtiyacı var" demişti. Sözlerinin ardından Çarşamba günü Ermenistan'ın başkenti Erivan'daki Belarus büyükelçiliği önünde bir protesto düzenlenmişti ve  Lukaşenko'nun sözleri üzerine elçiliğin önünde toplanan Ermeniler, elçilik duvarlarına ve kapılarına yumurtalar atmışlardı. Belarus lideri, Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Rus devlet televizyonuna verdiği bir röportajda bazı eski Sovyetler Birliği ülkelerinin " Ermenistan’ı kastederek, “Karşılığında bir şey sunmadan Rusya'dan bir şeyler talep ettiğini" belirtmişti.  Lukaşenko ayrıca, "Bizden başka Ermenilere kimin ihtiyacı var? Hiç kimsenin. Bırakın [Ermeniler] ekonomilerini geliştirsinler ve kendi kaynaklarıyla kendi kararlarını alsınlar. Yarın bir gün [Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel] Macron iktidarda olmayacak ve herkes Ermenistan'ı unutacak" ifadelerini kullanmıştı. Doğu söze ne denir. *** Umudumuz Dünya Barış Gününün 1 Eylüle değil, Umudun ışığının yetiştiği sonsuzluğa kadar sürmesi. Sağlıklı yaşayın, sağlıcakla kalın.