SEYFETTİN AYAKYAY
Köşe Yazarı
SEYFETTİN AYAKYAY
 

SURİYE’DE ELLER HAVADA

Sayın okurlar; 14 yıldır bölgesel ve uluslararası güçlerin güdümselliyi, etnik nüfusu iç savaş alanı haline getirerek bir iç savaş sırasında Suriye'de iktidarda kalmak için Beşar Esad’ı yaşatarak verdiği dramatik mücadeleye nihayet son verildi. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad Pazar günü ülkeyi terk etti haberi duyurulunca, Rusya tarafından sığınma hakkı tanındığı haber ajanslar da yerini almış oldu. BEKLENEN UMUTLARI YOK OLUYORDU Suriye halkı 2000 yılına umutla başlamıştı. Beşar Esad iktidara geldiğindeki, Suriye devlet başkanlığı yapısı olan imajı ilk aylarında olduğu gibi sürmemişti. 2010 yılından itibaren pembe tablo son bulmuştu, sonrası büyük bir tezat oluşturmaya yönelmişti. O zamanlar pek çok kişi, babası ülkeyi 30 yıl boyunca demir yumrukla yönettikten sonra Beşar Esad’ın genç bir reformcu olacağını Suriye halkı umuyordu. Batı'da eğitim gören 34 yaşındaki göz doktoru, teknolojik olarak bilgili, yumuşak bir tavrı olan biri gibi görünüme sahipti, Suriye halkı bu görünüme aldanmıştı.  *** Babası Hafız Esad, Beşar Esad’ın ağabeyi Basil’i varis olarak yetiştirmişti, ancak Basil’i 1994'te Şam'da bir araba kazasında öldü. Beşar Esad, askeri eğitim aldığı Londra'dan memleketine geri getirildi ve bir gün yönetebilme yetkisini teyit etmek için polis memuru rütbesine yükseltildi. Hafız Esad 2000 yılında öldüğünde, parlamento cumhurbaşkanı için yaş sınırını hızla 40'tan 34'e indirdi. Beşar Esad'ın yükselişi, tek aday olduğu ulusal bir oylama ile doğrulandı. “ARAP’IN YÜZÜ, ŞAM’IN ŞEKERİ” Bölgesinde “Arap Baharı” sert  esiyordu. Ancak Mart 2011'de Esad, yönetimine karşı başlayan protestolar başlamıştı. Halkın isyanı tam anlamıyla bir iç savaşa dönüşürken, Esad müttefikleri İran ve Rusya destekleriyle, muhaliflerin elindeki şehirleri havaya uçurmak için ordusunu konuşlandırırken, Suriye’de “askeri Üs” oluşturmaya başladılar. Uluslararası insan hakları grupları ve savcılar, işkence ve yargısız öldürmelerin Suriye hükümeti tarafından kontrol edilen tecrit birimlerinde yaygın olarak kullanıldığını savunuyorlardı. *** Esad hükümetinin Suriye'nin büyük bir kısmının kontrolünü yeniden ele geçirmesi, kuzeybatı bölgesini muhalif grupların kontrolü altına ve kuzeydoğu bölgesini PKK/PYD kontrolü altında bırakması,  Hizbullah’ı barındırması nedeniyle çatışma son yıllarda donmuş gibi görünüyordu. Esad yönetimi, Batı yaptırımlarının şoku altında kalsa da, Vatikan ile uzlaşmaya başlamış ve ülkeyi yönetmeye devam etmişti. Suriye’de iç savaş, yaklaşık yarım milyon insanı öldürdü ve ülkenin savaş öncesi 23 milyonluk nüfusun yarısı yerinden, yurtlarından edilerek, sığınmacı olarak çanlarının bedeliyle sefalet içinde göçe tabi tutulmuş oldu. Göçe tabi tutulanların onda biri, Avrupa hayali ile denizlerde kayboldu.  ARAP DÜNYASI Arap dünyası iki kampa bölünmüş: biri ABD müttefiki, Suudi Arabistan ve Mısır gibi Sünni liderliğindeki ülkeler, diğeri ise Suriye, Hizbullah ve Filistinli militanlarla bağları olan Şii liderliğindeki bir İran. Arap Birliği geçtiğimiz yıl üyelikten çıkarttığı, Suriye'nin üyeliğini geri verdi ve Mayıs ayında Suudi Arabistan'ın 12 yıl önce Şam ile bağlarını koparmasından bu yana ülkeye ilk büyükelçisini atadığını duyurdu. BİR YANDAN YUMUŞAMA GÖRÜNTÜSÜ SERGİLENİYORDU Ancak Suriye'nin kuzeybatısındaki muhalif grupların Kasım ayı sonlarında beklenmedik bir saldırı başlatmasıyla jeolojik durum hızla değişmeye başladı. Hükümet güçleri hızla çökerken veya çekilirken, Vatikan müttefikleri, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşın yanı sıra İran destekli Hizbullah ve Hamas silahlı grupları ve İsrail gibi bir yıldır devam eden diğer çatışmalara da dahil olması nedeniyle güç yoluyla müdahale etmekten kaçındılar. ONLARCA YILLIK AİLE YÖNETİMİ SONA ERDİ Şam'ın kontrolünü ele geçiren isyancıların hızlı saldırısının ardından Suriye hükümetinin devrilmesinden bu yana Esad ailesinin ülkedeki 50 yıllık yönetiminin sona ermesini kutlamak için sokaklara döküldü. Suriye devlet televizyonu, Devlet Başkanı Beşar Esad'ın iktidardan devrildiğini ve tüm mahkumların serbest bırakıldığını söylüyor. Şam'ın zaferi için Operasyon Karargahı olarak bilinen grubun bir üyesi tarafından okunan bir bildiride, tüm isyancılara ve vatandaşlara "özgür Suriye devleti" kurumlarını koruma çağrısı yapıldı. BAŞKENTTE ŞENLİKLER BAŞLADI Şam’ın merkezinde halk, Milli Savunma Bakanlığı'nın bulunduğu Amavi Meydanı'na toplandı. Esad, hükümetinden önceki zamana dayanan ve devrimciler tarafından kabul edilen “ üç yıldızlı bir Suriye bayrağı “ sallıyorlar.  Suriyeliler cumhurbaşkanlığı sarayına baskın düzenleyerek devrilen cumhurbaşkanının portrelerini yırtarak, heykellerini de deviriyorlar. Devrik hükümet yanlısı bir Suriye gazetesi olan “El Suriye” gazetesi, "Suriye için yeni bir sayfayla karşı karşıyayız" diye yazdı. Allah'a şükür daha fazla kan dökülmedi. Suriye'nin tüm Suriyeliler için olacağına inanıyor ve güveniyoruz" diyor. *** Gazete, özeleştiri yaparak “daha önce hükümet açıklamaları yayınlayan medya çalışanlarının kınanmaması gerektiğini de sözlerine ekliyor. "Sadece talimatları takip ettik ve bize gönderdikleri haberleri yayınladık.” diyor. Artık, “kimin eli, kimin cebinde değil” Suriyeliler def çalıp oynayarak, yurtlarına akın akın dönüş yapıyorlar. Haydi “gözünüz aydın.” Sağlıklı yaşayın, sağlıcakla kalın.
Ekleme Tarihi: 09 Aralık 2024 - Pazartesi
SEYFETTİN AYAKYAY

SURİYE’DE ELLER HAVADA

Sayın okurlar;

14 yıldır bölgesel ve uluslararası güçlerin güdümselliyi, etnik nüfusu iç savaş alanı haline getirerek bir iç savaş sırasında Suriye'de iktidarda kalmak için Beşar Esad’ı yaşatarak verdiği dramatik mücadeleye nihayet son verildi. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad Pazar günü ülkeyi terk etti haberi duyurulunca, Rusya tarafından sığınma hakkı tanındığı haber ajanslar da yerini almış oldu.

BEKLENEN UMUTLARI YOK OLUYORDU

Suriye halkı 2000 yılına umutla başlamıştı. Beşar Esad iktidara geldiğindeki, Suriye devlet başkanlığı yapısı olan imajı ilk aylarında olduğu gibi sürmemişti. 2010 yılından itibaren pembe tablo son bulmuştu, sonrası büyük bir tezat oluşturmaya yönelmişti. O zamanlar pek çok kişi, babası ülkeyi 30 yıl boyunca demir yumrukla yönettikten sonra Beşar Esad’ın genç bir reformcu olacağını Suriye halkı umuyordu. Batı'da eğitim gören 34 yaşındaki göz doktoru, teknolojik olarak bilgili, yumuşak bir tavrı olan biri gibi görünüme sahipti, Suriye halkı bu görünüme aldanmıştı. 

***

Babası Hafız Esad, Beşar Esad’ın ağabeyi Basil’i varis olarak yetiştirmişti, ancak Basil’i 1994'te Şam'da bir araba kazasında öldü. Beşar Esad, askeri eğitim aldığı Londra'dan memleketine geri getirildi ve bir gün yönetebilme yetkisini teyit etmek için polis memuru rütbesine yükseltildi. Hafız Esad 2000 yılında öldüğünde, parlamento cumhurbaşkanı için yaş sınırını hızla 40'tan 34'e indirdi. Beşar Esad'ın yükselişi, tek aday olduğu ulusal bir oylama ile doğrulandı.

“ARAP’IN YÜZÜ, ŞAM’IN ŞEKERİ”

Bölgesinde “Arap Baharı” sert  esiyordu. Ancak Mart 2011'de Esad, yönetimine karşı başlayan protestolar başlamıştı. Halkın isyanı tam anlamıyla bir iç savaşa dönüşürken, Esad müttefikleri İran ve Rusya destekleriyle, muhaliflerin elindeki şehirleri havaya uçurmak için ordusunu konuşlandırırken, Suriye’de “askeri Üs” oluşturmaya başladılar. Uluslararası insan hakları grupları ve savcılar, işkence ve yargısız öldürmelerin Suriye hükümeti tarafından kontrol edilen tecrit birimlerinde yaygın olarak kullanıldığını savunuyorlardı.

***

Esad hükümetinin Suriye'nin büyük bir kısmının kontrolünü yeniden ele geçirmesi, kuzeybatı bölgesini muhalif grupların kontrolü altına ve kuzeydoğu bölgesini PKK/PYD kontrolü altında bırakması,  Hizbullah’ı barındırması nedeniyle çatışma son yıllarda donmuş gibi görünüyordu. Esad yönetimi, Batı yaptırımlarının şoku altında kalsa da, Vatikan ile uzlaşmaya başlamış ve ülkeyi yönetmeye devam etmişti. Suriye’de iç savaş, yaklaşık yarım milyon insanı öldürdü ve ülkenin savaş öncesi 23 milyonluk nüfusun yarısı yerinden, yurtlarından edilerek, sığınmacı olarak çanlarının bedeliyle sefalet içinde göçe tabi tutulmuş oldu. Göçe tabi tutulanların onda biri, Avrupa hayali ile denizlerde kayboldu.

 ARAP DÜNYASI

Arap dünyası iki kampa bölünmüş: biri ABD müttefiki, Suudi Arabistan ve Mısır gibi Sünni liderliğindeki ülkeler, diğeri ise Suriye, Hizbullah ve Filistinli militanlarla bağları olan Şii liderliğindeki bir İran. Arap Birliği geçtiğimiz yıl üyelikten çıkarttığı, Suriye'nin üyeliğini geri verdi ve Mayıs ayında Suudi Arabistan'ın 12 yıl önce Şam ile bağlarını koparmasından bu yana ülkeye ilk büyükelçisini atadığını duyurdu.

BİR YANDAN YUMUŞAMA GÖRÜNTÜSÜ SERGİLENİYORDU

Ancak Suriye'nin kuzeybatısındaki muhalif grupların Kasım ayı sonlarında beklenmedik bir saldırı başlatmasıyla jeolojik durum hızla değişmeye başladı. Hükümet güçleri hızla çökerken veya çekilirken, Vatikan müttefikleri, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşın yanı sıra İran destekli Hizbullah ve Hamas silahlı grupları ve İsrail gibi bir yıldır devam eden diğer çatışmalara da dahil olması nedeniyle güç yoluyla müdahale etmekten kaçındılar.

ONLARCA YILLIK AİLE YÖNETİMİ SONA ERDİ

Şam'ın kontrolünü ele geçiren isyancıların hızlı saldırısının ardından Suriye hükümetinin devrilmesinden bu yana Esad ailesinin ülkedeki 50 yıllık yönetiminin sona ermesini kutlamak için sokaklara döküldü. Suriye devlet televizyonu, Devlet Başkanı Beşar Esad'ın iktidardan devrildiğini ve tüm mahkumların serbest bırakıldığını söylüyor. Şam'ın zaferi için Operasyon Karargahı olarak bilinen grubun bir üyesi tarafından okunan bir bildiride, tüm isyancılara ve vatandaşlara "özgür Suriye devleti" kurumlarını koruma çağrısı yapıldı.

BAŞKENTTE ŞENLİKLER BAŞLADI

Şam’ın merkezinde halk, Milli Savunma Bakanlığı'nın bulunduğu Amavi Meydanı'na toplandı. Esad, hükümetinden önceki zamana dayanan ve devrimciler tarafından kabul edilen “ üç yıldızlı bir Suriye bayrağı “ sallıyorlar.  Suriyeliler cumhurbaşkanlığı sarayına baskın düzenleyerek devrilen cumhurbaşkanının portrelerini yırtarak, heykellerini de deviriyorlar. Devrik hükümet yanlısı bir Suriye gazetesi olan “El Suriye” gazetesi, "Suriye için yeni bir sayfayla karşı karşıyayız" diye yazdı. Allah'a şükür daha fazla kan dökülmedi. Suriye'nin tüm Suriyeliler için olacağına inanıyor ve güveniyoruz" diyor.

***

Gazete, özeleştiri yaparak “daha önce hükümet açıklamaları yayınlayan medya çalışanlarının kınanmaması gerektiğini de sözlerine ekliyor. "Sadece talimatları takip ettik ve bize gönderdikleri haberleri yayınladık.” diyor. Artık, “kimin eli, kimin cebinde değil” Suriyeliler def çalıp oynayarak, yurtlarına akın akın dönüş yapıyorlar. Haydi “gözünüz aydın.” Sağlıklı yaşayın, sağlıcakla kalın.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.